Herkese merhaba sevgili yol arkadaşlarım, bu hafta size güzel bir konudan bahsedeceğim.. Umarım hepimize şifa olur.. Konumuz arınmak….
Arınmak deyince nedense aklımıza yıkanmak, paklanmak, temizlenmek gelir.. Ama arınmak, zihinimizle başlayan ve beden ve ruhumuzla devam edip tekamülünü tamamlayan bir süreçtir…
Arınmaya ilk başta kendi ruhumuzdan başlamalıyız. Kendi evimizden ve bedenimizden.. Arınmak, fazlalıklarımızdan kurtulmaktır… Gereksiz gördüğümüz şeyleri hayatımızdan çıkarmaktır.. Arınmak, içsel ve bedensel yolculuğumuzun başlangıcıdır..
Arınmak için ilk başta evimizdeki fazlalıklardan kurtulmamız lazım.. Her eşyanın ve her nesnesinin bir enerjisi vardır. İster, iyi bir enerji ve ister kötü bir enerji… Evde hatıra diye biriktirdiğimiz her şey, bizi onlara bağımlı yapar. İlk başta arınmak ve geçmiş yüklerimizden kurtulmak için evdeki atılması gereken, vakti gelmiş her şeyi atın.. Yada verin.. Bu bir hastalıktır. Düşünsenize ne kadar çok var dimi? Anısı var diye sakladığımız ya da onu dıdının dıdısı, falanca günde bilmem ne de vermiştir… Atın rahatlayın.
BEDENİNİZİ KÖTÜ ALIŞKANLIKLARDAN ARINDIRIN
İkinci arınmamız, bedenimizdeki kötü şeylerden arınma… Sağlıksız ve dengesiz beslenme, kötü alışkanlıklar (alkol, sigara vs..) Bunlardan da arının… Evet zor, belki hemen olmayacak şeyler.. Ama farkındalığınızı fark ettiğinizde olay başlar. Siz gerçekten niyet edin, ilk adımı atın, gerisi zaten gelir.. Uğraşın, çabalayın ve bedeninizi kötü alışkanlıklardan arındırın. Diğer arınma ise, ruhumuzda yaşadığımız arınmadır ki, inanın bu daha da zordur.
Kötü negatif düşünmek, sürekli olumsuzu çağırmak, affetmemek, geçmiş takıntısı, gelecek kaygısı, sağlık anksiyete gibi bir çok duygudan arınmalıyız. Özellikle geçmiş hatalardan ders çıkarmalı, aynı hatayı bir daha yapmamalı, geleceğe umutla bakmalıyız. Umut Allahtan, ümitsizlik şeytandandır. Geçmişte affedemediğimiz bütün insanları düşünüp, onları affetmeliyiz. Gerçekten affedersek onun getirdiği yorucu duygulardan, kin ve öfke gibi yıpratıcı duygulardan da kurtulmuş oluruz. Geçmişte affedemediğimiz olaylar ve haksızlıklar karşısında da affedici olmalıyız ki, ruhumuz kötü hislerden arınsın.
Bu ruhsal arınmayla ve affetmekle ilgili yada gelecek kaygısı gibi konularda değişik meditasyon yada terapileri her yerde bulabilir yada eğitimleri satın alabilirsiniz.
SİZİ YORAN İNSANLARDAN UZAK DURUN
En son arınma ise, insanlardan arınma.. Bunu yapmakta hiç kolay değil. Özellikle hayatınızda enerjinizi düşüren, sürekli sizi eleştiren (kendi yapamıyor dur), kıskanan, egosu yüksek ve narsist, bencil insanlar varsa bu olay daha da zordur. Eğer bu insanlar dost, arkadaş ise direk böyle insanlardan kaçın. Eğer bu insanlar ailenizdeyse, onları hayatınızdan çıkaramıyorsanız mesafe koyun.. Ama ne yapın edin, kendinizi arındırın.. Bu tür insanlar sizi yorar. Sizin düşünce ve fikirlerinizi ve benliğinizi farkınızda olmadan ele geçirir..
Haydi sizle bir test yapalım:
Hayatınızda değer verdiğiniz 6 insanın ismini yazın.. Hep sizle olan vakit geçirdiğiniz.
Sonra hepsine 1-10 arası değer verin, enerji değerleri bunlar… Hayat enerjisine göre puanlandırın. Sonra hepsini toplayıp 6’ya bölün. İşte çıkan sonuç sizin enerjiniz… Gördünüz mü size döndü… O yüzden arının…
TELEFON REHBERİNİZDEKİ FAZLALIKTAN ARININ
En son arınmamız ise, sosyal medya arınması…
Telefonlarımızda veya tablet, cihazlarımızda ne kadar çok gereksiz bilgi ve insan var dimi? Ne kadar çok insanı kaydetmiştik rehbere!! Çoğunu da Allah bilir hiç aramadınız! . Aramadınız, sormadınız. E niye duruyor o zaman.. Hayatınızı, ruhunuzu, evinizi bedeninizi temizlediniz.
Şimdi de sosyal medya hayatınızı temizleyin….. İnanın çok rahatlayacaksınız. Gereksiz gruplar, gereksiz konuşamadığınız bütün platformlardaki kayıtlı kişiler, telefon rehberindeki fazlalıklardan arının…
Aynı Ney’in yolculuğundaki gibi kamıştan Ney’e dönmeden önce kabuklarından sıyrılması, fazlalıklarından arınması gibi… Kamışlıktan çıkan kamış parçası ilk başta kabuklarından arınıyordu. Fazlalıklardan kurtuluyordu. İçi temizleniyordu. Daha sonra içi oyulmaya ve delikleri açılmaya başlıyordu. Sonra acı çekiyordu…. Çünkü bir usta onun deliklerini açıyor. Pişmesini sağlıyordu. Acı çeken, ağlayan ney pişiyor ve bir neyzenin hu sesiyle nefes buluyordu.
Evet sevgili dostlar, Ney’in yolculuğunda olduğu gibi bu arınma yolculuğu acılı sancılı hatta zorlu olabilir…
Ama acılarla pişerken olgunlaşır büyürüz. Zahmet olmadan rahmet olmaz demiş Mevlana…. Bu Arınma yolculuğuna başlamadan siz yeter ki, kendinizin farkındalığını yaşayın ve değişimi isteyin…
“Değişim içten dışa olursa sağlıklıdır,” demişti bir hocam… O zaman sağlıklı uzun ömürlü, kalıcı olur…. Arınmak için kendinizden başlayın ve özünüzü dinleyin…. Ne yansırsa, onu görürsün unutmayın!! su gibi olun dostlar eyvallah!!!!