Seramik sanatçısı Beril Anılanmert’in ‘Seyir Defteri’ sergisi, İş Sanat Ankara Sanat Galerisi’nde sanatseverlerle buluşuyor.
Farklı tekniklerdeki seramik formları ile tanınan seramik sanatçısı Beril Anılanmert’in Seyir Defteri’ başlıklı sergisi Türkiye İş Bankası İktisadi Bağımsızlık Müzesi içerisinde yer alan Sanat Ankara Sanat Galerisi’nde açıldı. Anılanmert’in Seyir Defteri’nde, sanatçının önceki yıllarda açtığı pek çok sergiden örneklerin yanı sıra son zamanlarda ürettiği yeni eserleri de yer alıyor. Sergide seramik formların yanı sıra pentür karakterindeki karolar ve enstalasyonlar sanatseverlerle buluşuyor.
Sanat hayatının seyrine değinen Anılanmert, sanatla hayatını kazanmak istediğine çok erken yaşlarda karar verdiğini, küçük yaşlarda yeteneğini fark eden öğretmenlerinin ve ailesinin de teşvikinin bu yönde olduğunu söyledi. Seramik sanatını seçmesinin bir tesadüf olduğunu dile getiren Anılanmert, 1966 yılında Venedik Bienali’nde gördüğü hareketli heykeller ve üç boyutlu eserlerin ilgisini çektiğini ve bu yüzden seramik sanatını icra etmeye karar verdiğini kaydetti. Seramiğin sanatçıya kendini farklı şekillerde ifade etme özgürlüğü sunduğunu ifade eden Anılanmert, seramik sanatının izleyicisine ulaşmasının zaman aldığını dile getirdi.
‘ANKARALI SANATSEVERLERLE BULUŞACAĞIM İÇİN HEYECANLIYIM’
Anılanmert, serginin içeriği ile ilgili, “Sergi mekanına uygun eser seçimi yaptık. Üç boyutlu ve iki boyutlu 70’in üzerinde eser sergiliyorum. Uzun bir aradan sonra Ankaralı sanatseverlerle buluşacağım için heyecanlıyım. Önce eskizlerle başlarım, sonrasında bu çalışmalarımı üç boyutlu hale getiriyorum daha sonrasında atölyeye girer ve son halini şekillendirmeye başlarım. Bu şekillendirme süreci tabi ki de uzun sürüyor. İyi bir sonuç almazsam tereddüt etmeden elden geçiririm. Ta ki istediğim sonucu elde edinceye kadar” ifadelerini kullandı.
‘SANAT BİR TUTKU İŞİDİR’
Seramik sanatının zorlu bir serüven olduğunu vurgulayan Anılanmert, şunları söyledi:
“Sanat bir tutku işidir ve adanmışlık ister. Kimse sizden sanat yapmanızı talep etmiyor. Bu iş ancak tutkunuz varsa devam edebileceğiniz bir iş. Bizim en büyük sıkıntımız küçük yaşlarda çocuklara sanat eğitiminin verilmiyor olması. Sanattaki yaratıcılık önce gözlem sonra araştırma daha sonra problemi çözme gibi aşamaları gerektirir. Bu aşamalar yaratıcılığı destekler. Yaratıcılık yalnız sanatta değil bilimde, teknolojide de gerekli olan temel ögedir. Çocuklarımızın sanata küçük yaşlarda iştigal etmesi lazım.”