İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, “Afetlere hazırlık konusunda atılacak her adımda desteğimiz tamdır. Afetlere karşı dirençli bir Türkiye inşa etmek hepimizin sorumluluğudur” dedi.
Bakan Yerlikaya, Memur Sendikaları Konfederasyonu (Memur-Sen) Genel Merkezi’nde ‘Afete Hazır Türkiye: Gençlerin Gözünden Afet Politikaları’ projesinin kapanış programına katıldı. Genç Memur-Sen koordinatörlüğünde yürütülen ve Türkiye Ulusal Ajansı tarafından desteklenen proje kapsamında 7 bölgede düzenlenen çalıştayların sonuçları açıklandı. Programda Bakan Yerlikaya’nın yanı sıra; Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, Genç Memur-Sen Genel Başkanı Mesut Emre Balcı ve konfederasyon üyeleri yer aldı.
‘HAKSIZLIK KARŞISINDA HİÇ SUSMADINIZ’
Bakan Yerlikaya, Memur-Sen’in, Türkiye’nin demokrasi mücadelesindeki en önemli sivil toplum kuruluşlarından biri olduğunu belirterek, “Kamu çalışanlarının hak mücadelesiyle birlikte mazlumların ve mağdurların hakkını savunan bir vicdan hareketidir. Memur-Sen’in hamurunda fikir, düşünce, aksiyon ve erdem vardır. Zira bu mücadelenin öncüsü, göl kenarında nehirler düşleyen, her eylemle yeniden dirilen Yedi Güzel Adam’dan biri olan Mehmet Akif İnan’dır. Akif İnan sadece bir sendikacı değil. Aynı zamanda bir şair, bir gönül ve dava adamıydı. Memur-Sen, bugün 1 milyon 78 bini aşkın üyesiyle Türkiye’nin en büyük sivil toplum kuruluşu oldu. Bu çatı, ideolojik sendikacılığa karşı erdemli sendikacılığın temsil edildiği yerdir.
Sizler, ‘Emeğin ve alın terinin rengi olmaz’ diyerek ideolojik ön yargıları kırarak bu milletin iradesini, mücadelenizin mihenk taşı yaptınız. Bugünse, ‘Türkiye Yüzyılı’ hedefine giden yolda dayanışmanın, emeğin ve alın terinin en önemli temsilcilerinin başında sizler geliyorsunuz. Memur-Sen, Sayın Cumhurbaşkanımızın, ‘Dünya 5’ten büyüktür’ diyen iradesine güçlü bir şekilde omuz vermiştir. Bosna için, Buhara için, Karabağ için, Gazze için bu hareket dimdik ayaktadır ve bugün buradadır. İsrail’in yaptığı soykırım, katliamlar, insanlığın vicdanında derin yaralar açtı. Bombalanan evler, camiler, hastaneler, yerle bir edilen okullar, şehit edilen çocuklar, ne yazık ki bütün dünya seyirci kalıyor. Sizler bu haksızlık karşısında hiç susmadınız” diye konuştu.
‘GENÇLERİMİZİN DUYARLILIĞINI ARTIRMAK SON DERECE ÖNEMLİ’
Bir araya gelmelerinin amacı olan ‘Afete Hazır Türkiye: Gençlerin Gözünden Afet Politikaları’ projesinin Türkiye için büyük önem taşıdığını aktaran Yerlikaya, “Gençlerimizin bu alandaki duyarlılığını arttırmak, geleceğimiz adına son derece önemlidir. Türkiye, bir afet ülkesidir. Bu gerçeklikten hareketle afetlere karşı her zaman hazırlıklı olmak zorundayız. Gençlerimiz bu süreçte önemli bir rol üstlenmişlerdir. 7 bölgede yapılan çalıştaylar, gençlerimizin farkındalığını arttırmak açısından büyük bir imkan sağlamıştır. Aynı zamanda bu projeden elde edilecek sonuçlar bizler için de yol gösterici olacaktır. İçişleri Bakanlığı olarak her zaman gençliğimizin yanında olmaya devam edeceğiz. Afetlere hazırlık konusunda atılacak her adımda desteğimiz tamdır. Afetlere karşı dirençli bir Türkiye inşa etmek hepimizin sorumluluğudur. Bu tür projeler ülkemizin afetlerle mücadelesini daha güçlü hale getirecektir” ifadelerini kullandı.
‘FEDA EDECEK TEK BİR ÇOCUĞUMUZ YOK’
Ardından bakanlık çalışmalarına değinen Yerlikaya, şehir eşkıyaları ve uyuşturucu tacirlerine göz açtırmadıklarını belirterek, şunları kaydetti:
“Türkiye’mizi daha güvenli, daha huzurlu bir ülke haline getirmek için büyük bir gayretle, canla başla çalışmaya devam ediyoruz. Suçun oluşmasını önlemek, sadece kolluk güçlerimizle sınırlı bir süreç değildir. Böyle düşünürsek önümüzdeki sorunu çok basite indirgemiş oluruz. Oysa önleyicilik faaliyetinde bireysel ve toplumsal birçok faktör devreye girer. Ülkemizin dört bir yanında pırıl pırıl gençlerimiz var. Aydınlık geleceğimiz olan çocuklarımız var. Siber dünyada birçok unsur çocuklarımızı ve gençlerimizi tehdit ediyor. O karanlık dehlizlerde siber zorbalar fırsat kolluyor. Kötülüğe karşı, suç ve suç odaklarına karşı, önleyici gücümüzü geliştirebilmemiz için milletçe topyekun bir mücadele vermek zorundayız. Güvenlik güçlerimizle, sivil toplum kuruluşlarımızla, üniversitelerimizle, medyamızla, kanaat önderlerimizle, okullarımızla, ailelerimizle topyekun bir mücadeleden söz ediyorum. Bizim terör örgütlerine, zehir tacirlerine, sapkın akımlara kaptıracak, feda edecek tek bir çocuğumuz, gencimiz, insanımız yok.”
‘DİNAMİK GÜCÜMÜZ OLMANIZ BİZİ GURURLANDIRIYOR’
Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, son yıllarda dünya genelinde ve Türkiye’de yaşanan afetlerde ciddi artışlar gözlendiğini belirterek, “Sadece sayısı artmıyor, yıkıcılığı da bu anlamda herkesin dikkatini çekiyor. Dünyada yaşanan depremler, yangınlar nedeniyle 10 binlerce kişi ölüyor. Salgınlar, hastalıklar, sağlık sistemlerinin çöküşü tedarikçilerinin zarar görüşü gibi ciddi korkunç tablolar yaşanıyor. Bununla birlikte bütün dünyada artan savaşlar, iç çatışmalar da büyük yıkımlara neden oluyor. Gazze’de yaşanan İsrail’in insanlık dışı saldırılarını, 42 bin insanın hayatını kaybettiği soykırımı, insanlar ekrandan izliyor ve savaş coğrafyaya doğru yayılmaya çalışılıyor. Gazze’de taş üstünde taş kalmadı neredeyse.
Önlemlerin alınması konusunda insanların hazırlıklı olması ve hazırlık düzeyini arttırması önem arz ediyor. Kimilerinin ‘Sosyal sorumluluk’ dediği; vatana, millete karşı yükümlülük olarak gördüğümüz çalışmalarda gövdemizi taşın altına koymayı, varlık nedenimiz olarak görüyoruz. Onun için Memur-Sen ailesi, bu konuda her zaman farkını ortaya koydu. Genç Memur-Sen ailesi olarak, Memur-Sen’in bu anlamda genç, dinamik gücü olmanız bizi gururlandırıyor, yükümüzü hafifletiyor. Ülke adına da gelecek adına da ufkumuzu aydınlatıyor” ifadelerini kullandı.