Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, Katar ziyareti sırasında Doha Büyükelçiliği tarafından düzenlenen 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Resepsiyonu’nda konuştu.
Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, Katar ziyareti sırasında Türkiye’nin Doha Büyükelçiliği’nde düzenlenen 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Resepsiyonu’na katılarak bir konuşma yaptı.
Bakan Güler konuşmasında şu ifadelere yer verdi:
“Böylesine güzide bir program vesilesiyle Doha Büyükelçiliğimizin siz kıymetli personeliyle bir arada olmaktan büyük bir memnuniyet duyduğumu ifade ediyor, sizlere Sayın Cumhurbaşkanımızın da selamlarını iletiyorum. Cumhuriyetimizin 101’inci yılını ve 29 Ekim Cumhuriyet Bayramımızı en içten duygularımla kutluyorum. Sözlerimin başında, Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını, aziz şehitlerimizi ve kahraman gazilerimizi rahmet ve şükranla yad ediyorum.
Asil milletimizin, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde istiklal ve istikbaline kastedenlere karşı verdiği destansı mücadelenin sonunda kurulan Cumhuriyetimizin 101’inci yılına ulaşmanın haklı gururunu ve heyecanını yaşıyoruz. Yurdumuzun dört bir taraftan işgal edildiği bir süreçte, 19 Mayıs 1919’da Samsun’da başlayan Millî Mücadelemiz, tarih boyunca esareti kabul etmeyen, hürriyetinden asla vazgeçmeyen aziz milletimizin büyük fedakârlığı ve muzaffer ordumuzun kahramanlığıyla eşsiz bir zafer ile sonuçlanmıştır. Bu tarihi zafer neticesinde 29 Ekim 1923’te Cumhuriyetimizin ilan edilmesi ise bağımsızlığımızın nişanesi olmasının yanı sıra Türk milletinin kayıtsız ve şartsız egemenliğini eline alması bakımından da şanlı tarihimizin dönüm noktalarından biridir.
‘ÜLKEMİZ BÖLGESİNDE VE DÜNYADAKİ ETKİSİNİ HER GEÇEN GÜN DAHA DA PEKİŞTİRMEKTEDİR’
Cumhuriyet, sadece bir yönetim biçimi değişikliği değil, tam istiklal ülküsüyle verilen Millî Mücadele’nin her alanda taçlandırılmasını hedefleyen, Türkiye’nin çağdaşlaşma yolunda attığı en büyük adım olmuştur. Sarsılmaz temeller üzerinde bina edilen Cumhuriyetimiz, geçen yüzyılda birbirinden önemli kazanımlar elde etmiştir.
Nitekim eğitimde, sağlıkta, sanatta, bilimde, teknolojide ve daha pek çok sahada hayata geçirilen yatırımlar ve kaydedilen büyük ilerlemeler, Türkiye’yi dünyada seçkin ve saygın bir konuma ulaştırmıştır. Ülkemiz, bir asır önce vatanımızı işgale girişen emperyalist güçler karşısında varlık yokluk mücadelesi verirken artık köklü tarihi, dinamik nüfusu, büyüyen ekonomisi, güçlü ordusu, her geçen gün gelişim kateden savunma sanayisi ile bölgesinde ve dünyada söz sahibi bir konumuna ulaşmıştır. Türkiye, Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde sergilediği aktif diplomasi ve sahip olduğu güçlü ordusu ile bölgesinde ve dünyadaki etkisini her geçen gün daha da pekiştirmektedir.
‘TSK, ULUSLARARASI GÜVENLİK, BARIŞ VE İSTİKRARA HAYATİ KATKILAR SUNUYOR’
Geçtiğimiz yıl Cumhuriyetimizin 100’üncü yaşını gururla geride bırakırken köklü mazimizden, kahraman ecdadımızdan ve onların ortaya koyduğu sarsılmaz iradeden aldığımız ilhamla ikinci yüzyılımıza da büyük bir şevk ve heyecan ile başladık. Millî Savunma Bakanlığı olarak bizler de ‘Türkiye Yüzyılı’ hedeflerimizi hayata geçirmek için var gücümüzle çalışıyor, ülkemizin bekası ve Cumhuriyetimizi ebedî kılmak için son bir asrın en etkili ve en yoğun faaliyetlerini gerçekleştiriyoruz.
Bu kapsamda kahraman ordumuz; Sınır ötesinden başlayarak hudutlarımızın güvenliğinin sağlanmasından terör örgütlerine karşı yüksek bir azim ve kararlılıkla mücadeleye, Mavi ve Gök Vatanımızdaki hak ve menfaatlerimizin korunmasından yerli ve milli savunma sanayimizin geliştirilmesine kadar üstlendiği tüm vazifeleri büyük bir başarıyla icra etmektedir. Bölgesinin ve dünyanın saygın ordularından biri olan Türk Silahlı Kuvvetlerimiz; tüm bu faaliyetlerinin yanı sıra birçok coğrafyada kardeş, dost ve müttefik ülkelerin haklı davasına destek vermekte, uluslararası güvenlik barış ve istikrara hayati katkılar sunmaktadır. Tarihi bağlarımızın bulunduğu dost ve kardeş Katar da şanlı ordumuzun etkin faaliyet gösterdiği ülkelerden biridir.
2017 yılından itibaren Türk-Katar Birleşik Müşterek Kuvvet Komutanlığımız; burada güvenlik, eğitim ve askeri danışmanlık faaliyetlerini başarıyla sürdürmektedir. Yakın zamanda teşkil ettiğimiz Deniz ve Hava Unsur Komutanlığımız ile de bölgedeki faaliyetlerimizi, daha kapsamlı bir şekilde sürdürmeyi, dost ülke Katar ile olan iş birliğimizi daha da güçlendirmeyi hedefliyoruz. Bugün, Türkiye-Katar ilişkileri köklü bağlarımızın bir tezahürü olarak her alanda müstesna bir seviyede ilerlemektedir. Doha Büyükelçiliğimiz de sizlerin yoğun gayretleri ve verimli çalışmalarıyla, bu güçlü dostluk ve iş birliğinin gelişmesine önemli katkılar sağlamaktadır. Bu vesileyle göreve başladığı ilk günden itibaren, yaptığı verimli çalışmalarla bu sürece değerli katkılar sunan Sayın Büyükelçimize, aynı şekilde Büyükelçiliğimizin siz değerli personeline teşekkür ediyorum.
‘TÜRKİYE ZORLUKLARI FIRSATLARA DÖNÜŞTÜREBİLMİŞ BİR ÜLKEDİR’
Cumhuriyetimizin ebediyen yaşamasını arzu eden bizler için tarihimizi çok iyi bilmek, günümüzdeki gelişmeleri iyi analiz ederek faaliyetlerimizi en etkin şekilde icra etmek ve geleceğe en uygun stratejiler ile hazırlanmak hayati önemdedir. Sizlerin de yakından takip ettiği üzere başta yakın coğrafyamız olmak üzere dünyada çok boyutlu ve kaotik gelişmeler yaşanmakta, risk ve tehditlerin artmasına bağlı olarak güvenlik ve istikrar ortamı hızla değişmektedir.
Elbette ki bu kritik süreci ülkemizin sahip olduğu geniş imkan ve kabiliyetler, köklü devlet geleneğimiz ve emsalsiz bir özveriyle görev yapan donanımlı personelimizin üstün çabaları ile en güçlü şekilde atlatmak için çalışıyoruz. Unutulmamalıdır ki Türkiye, tarih boyunca karşılaştığı türlü sınamaları aşmanın ötesinde zorlukları fırsatlara dönüştürebilmiş bir ülkedir. Dolayısıyla bizlere düşen tüm bunların bilinciyle yüksek bir motivasyon ve yakın bir iş birliği içerisinde çalışmalarımızı sürdürmek, ay yıldızlı şanlı bayrağımızı bulunduğumuz her yerde en güzel şekilde temsil etmektedir. Doha Büyükelçiliğimizin siz mümtaz personelinin de burada üstlendiğiniz tarihî sorumluluğu bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da adanmışlık duygusu ile yerine getireceğinize yürekten inanıyor, görevlerinizde üstün başarılar diliyorum.
Sözlerime son verirken Türkiye-Katar arasındaki ilişkiler ve yakın iş birliğinin, önümüzdeki dönemde çok daha ileri seviyelere ulaşmasını temenni ediyorum. Bu duygu ve düşüncelerle Cumhuriyetimizin 101’inci yılını ve 29 Ekim Cumhuriyet Bayramımızı en içten duygularımla bir kez daha kutluyorum. Sizleri bir sevgiyle, saygıyla selamlıyorum. Hoşça kalın.’’