Konya Teknik Üniversitesi Dr. Öğretim Üyesi Hatice Ünal Ercan, TÜBİTAK’ın Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Projelerini Destekleme Programı kapsamında, atmosferdeki karbondioksit gazını, katı olarak kayaçlara sıkıştırma projesi tasarladı.
Prototipini yaptığı cihazla gazı kayaçlara sıkıştırdığını ve bu çalışmanın ilerleyen dönemlerde tesisleşebileceğini ifade eden Ercan, “Doğa aslında aktif olarak atmosferdeki ya da çeşitli fazlar halindeki karbonu alıp karbonatlar olarak depoluyor. Biz yaptığımız projede doğayı simüle ettik. Yani doğal bir süreci yapay olarak atmosferin içinden karbondioksiti alıp yer altına gömüp, karbonat mineralleri olarak depolanmasını başardık” dedi.
Konya Teknik Üniversitesi Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulu, Kimya ve Kimyasal İşleme Teknolojileri Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Hatice Ünal Ercan, TÜBİTAK’ın Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Projelerini Destekleme Programı kapsamında, ‘Karbondioksit Emisyonu Problemine Jeolojik/Mineralojik Çözüm’ başlıklı proje geliştirdi. Dr. Ercan, bu projeyle atmosferdeki karbondioksit gazının katı olarak kayaçlara gömülmesini tasarladı.
‘KARBONDİOKSİTİ, ATMOSFERDEN ALIP DEPOLUYORUZ’
Ercan, prototipini yaptığı cihazla gazı kayaçlara sıkıştırdığını ve bu çalışmanın ilerleyen dönemlerde tesisleşebileceğini ifade etti. Projesini anlatan Ercan, şunları söyledi:
“Doğa aslında aktif olarak atmosferdeki ya da çeşitli fazlar halindeki karbonu alıp karbonatlar olarak depoluyor. Biz yaptığımız projede doğayı simüle ettik. Yani doğal bir süreci yapay olarak atmosferin içinden karbondioksiti alıp yer altına gömüp, karbonat mineralleri olarak depolanmasını başardık. Proje hedefimize verilerimize göre ulaşmış durumdayız. Bizim önermiş olduğumuz ve halihazırda devam eden projemi, özellikle termik santraller, onun dışında çimento fabrikaları, döküm işletmeleri ve jeotermal enerji üreten tesislerin üretmiş olduğu karbondioksitin mevcut kayaçlar içine gömülmesi ve bertarafına yönelik en önemli proseslerden birisidir.”
‘İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ İÇİN UYGULANMASI GEREKEN YEGANE PROJE’
Türkiye’nin iklim değişikliğiyle ilgili uyması gereken protokollere bu projeyle uyabileceğini belirten Dr. Ercan, “Türkiye’nin hedeflemiş olduğu iklim değişikliğini ortadan kaldırılması yönündeki hedeflere kesinlikle karbon depolama prosesleri uygulanmadan ulaşması imkansız. Bu nedenle yapmış olduğumuz çalışmada aslında biz bu hedefe yönelik olarak Türkiye’de çeşitli litolojilerin karbon depolama potansiyellerini araştırıyoruz ve uygulamaya çalışıyoruz.
Şu an atmosferde 420 PPM (milyondaki parçacık sayısı) karbondioksit oranı var. Bilim insanlarının yaptığı çalışmalarda ise bunun optimum seviyesinin yaklaşık olarak 350 PPM’in daha uygun olduğu belirtiliyor. Tabii herhangi bir şekilde nötr karbon uygulamaları Paris Anlaşması’nda olduğu gibi mevcut karbondioksit oranını korumaya yönelik. Ama yapılan çalışmalar bunun 350 PPM’e çekilmesi durumunda insan ve diğer canlılar için çok daha uygun bir yaşam ortamı olacağı konusunda hemfikir. Bu nedenle karbon depolama proseslerini aldığımız zaman işte burada karbon depolamada negatif etki yaptığını ve atmosferdeki halihazırda bulunan 420 PPM karbondioksiti 350 PPM’e çekebilmek için uygulanması gereken yegane proje olduğunu da söyleyebilirim” diye konuştu.