İzmir’in Seferihisar ilçesinde, kulübesinde yanarak can veren Şila’nın katili Ömer Faruk Baki’ye (57) 4 yıl hapis cezası verilen kararın gerekçesi açıklandı.
Olay, 11 Ekim 2022’de, Turabiye Mahallesi Necat Hepkon Caddesi’nde meydana geldi. Furkan Pınar’ın sahibi olduğu pitbull cinsi ‘Şila’ isimli köpek, eve 10 metre mesafedeki demir kafes içindeki ahşap kulübesinde, yanıcı madde dökülerek yakıldı. İhbar üzerine gelen itfaiye ekipleri, alevleri söndürdü. Kafesin kapısı kapalı olduğu için dışarı çıkamayan köpek yanarak öldü. Kulübe alev alev yanarken, bazı kişiler tarafından görüntülendi. Polisin yaptığı çalışmada, yangını çıkaranın Ömer Faruk Baki olduğu tespit edildi. 13 Ekim’de gözaltına alınan ve ifadesinde suçlamaları reddeden Baki, sevk edildiği adliyede tutuklandı.
CEZASININ 1 KAT ARTILMASI İSTENDİ
Soruşturmanın ardından Ömer Faruk Baki hakkında iddianame hazırlandı. İddianamede Baki’nin, Furkan Pınar’a ait köpeği kasten öldürdüğü, aynı şekilde kulübesini de yakarak hasar verip, kullanılamaz hale getirdiği belirtildi. Baki’nin ‘başkasının taşınır veya taşınmaz malını kısmen veya tamamen yıkmak, tahrip etmek, yok etmek, bozmak, kullanılamaz hale getirmek veya kirletmek’ suçundan 4 aydan 3 yıla kadar hapsi istendi. Baki’nin bu suçu yakarak, yakıcı veya patlayıcı madde kullanarak işlemesi nedeniyle verilecek cezanın 1 kat artırılması talep edildi. Baki’nin 6 yıla kadar hapisle yargılanmasının istendiği iddianame, Seferihisar 2’nci Asliye Ceza Mahkemesi’nce kabul edildi.
‘İYİ HAL’ İNDİRİMİ VE TAHLİYE
Seferihisar 2’nci Asliye Ceza Mahkemesi’nde 19 Ocak 2023’te görülen davada Baki’ye, 2 yıl hapis cezası verildi. Ardından mahkeme, sanığın duruşmadaki iyi halini gözeterek cezayı 1 yıl 8 ay hapse indirdi. 72 gün cezaevinde kalan tutuklu sanık tahliye edildi.
İTİRAZ EDİLDİ
Cumhuriyet savcısı ve Şila’nın sahibi, davaya müdahil olan Hayvan Hakları ve Etiği Derneği, Bursa, Antalya ve İzmir baroları ve Hayvanlara Adalet Derneği ile sanık avukatları ilk derece mahkemesinin kararına karşı istinafa başvurdu. Savcının istinaf gerekçesinde sanığın, sokakta yaşayan arkadaşı M.E.’ye ait eşyaları yakması sebebi ile ‘mala zarar verme’ suçunu işlediği, kulübede yangın oluşabileceğini öngörmesine rağmen yangını çıkardığı, Şila’nın ölümünde olası kastının bulunduğu ve bu sebeple üzerine atılı suçlardan ayrı ayrı cezalandırılması gerektiği belirtildi.
İstinaf başvurusunu karara bağlayan İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Ceza Dairesi de sanık Baki hakkında, M.E.’ye yönelik ‘yakarak mala zarar verme’ eylemi nedeniyle kamu davası açılması gerektiği ve bu davaların birleştirilerek yargılama yapılması gerektiğine dikkat çekti. Bu hususun eksik bırakılarak hüküm kurulduğunu belirten mahkeme, sanık hakkında ‘eksik ceza tayini’ gerekçesiyle hükmün bozulmasına ve dosyanın hükmü veren ilk ceza mahkemesine gönderilmesine oy birliğiyle karar verdi.
Seferihisar 2’nci Asliye Ceza Mahkemesi’ne iade edilen dosyada, dava tekrar görüldü. 14 Mart’taki duruşmada sanığa, Şila’nın ölümü için 2 yıl, Furkan Pınar’a ait yanan kulübe nedeniyle ‘mala zarar vermekten’ 1,5 yıl, M.E.’ye ait eşyaları yakması nedeniyle de yine ‘mala zarar vermek’ suçundan 6 ay olmak üzere toplam 4 yıl hapis cezası verildi.
Davayla ilgili gerekçeli karar da açıklandı. Şila’nın ölümüyle ilgili verilen cezanın gerekçesi şöyle açıklandı:
“Sanığın üzerine atılı bir ev hayvanını veya evcil hayvanı kasten öldürmek suçundan eylemine uyan 5199 Sayılı Yasanın 28 A-2 maddesi gereğince suçun işleniş biçimi, suçun işlenmesinde kullanılan araçlar, failin saiki ve amacı, suç yeri ve zamanı, suç konusunun önem ve değeri, meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığı ile kasta dayalı kusurunun seviyesi nazara alınarak, takdiren ve teşdiden hapis cezası ile cezalandırılmıştır” denildi.
SANIĞA İNDİRİM YOK
Sanığın suç işleme eğilimi, pişmanlığının bulunmaması ve yargılama sürecindeki tutum ve davranışları dikkate alınarak hakkında indirim yapılmadığı belirtildi. Sanık hakkında hükmolunan hürriyeti bağlayıcı ceza miktarına göre yasal koşullar oluşmaması nedeniyle, suçun başka cezalara çevrilmediği de belirtildi. Sanık hakkında adli sicil bilgileri karşısında ileride suç işlemeyeceği hususunda olumlu kanaat oluşmadığından hükmün açıklanması geri bırakılması ve ertelenmesine ilişkin hükümlerin de uygulanmadığı kaydedildi.
Sanığın, M.E.’ye yönelik mala zarar verme suçunun işlediğinin sabit görüldüğü, suçun işleniş biçimi, sanığın amaç ve saiki ile kasta dayalı kusurunun ağırlığı, meydana gelen zararın boyutu gözetilerek takdiren alt sınırdan hüküm kurularak hapis cezasıyla cezalandırıldığı belirtildi. Suçu ise yakarak gerçekleştirdiği gerekçesiyle yarı oranında arttırıldığı belirtildi.
Yine Furkan Pınar’a ait kulübenin yakılmasında da mala zarar verme suçunun sabit görüldüğü, sanığın amaç ve saiki ile kasta dayalı kusurunun ağırlığı, yanan kulübe içerisinde köpeğin bulunması ve kulübenin yakınında elektrik trafosunun bulunması dikkate alınıp meydana gelen zararın boyutu gözetilerek takdiren ve teşdiden hapis cezası ile cezalandırıldığı belirtildi.
Gerekçeli karar ayrıca, “Sanığın yakarak mala zarar verme ve bir ev hayvanını veya evcil hayvanı kasten öldürme suçunu islediğinin yapılan yargılama neticesinde tüm dosya kapsamından sabit olduğu, neticeten hükmolunan ceza miktarı, katılanın zararının giderilmemiş olması göz önüne alındığında kaçma ihtimalinin bulunduğu, tutuklama tedbirinin bu aşamada ulaşılmak istenen aşama için elverişli, gerekli ve hakkaniyete uygun olduğu, tutuklama sebebinin de ayrıca varsayıldığı, tutuklama tedbirinin ölçülü olduğu anlaşılmaktadır. Sanığın üzerine atılı yakarak mala zarar verme ve bir ev hayvanını veya evcil hayvanı kasten öldürme suçundan hükmen tutuklanmasına karar verilmiştir. İzah edilen tüm delil ve değerlendirmeler sonucunda, varılan hukuki ve vicdanı kanaate göre hüküm tesis edilmiştir” denildi.
‘MÜCADELE ETMEYE DEVAM EDECEĞİZ’
Davanın müdahil avukatlarından Melike Özdemir Ballı, “Bu dosya bakımından failin cezaevinde geçirdiği süre, kaçma şüphesi gözetilerek tutuklu yargılanması ve ardından hükmen tutuklanması, indirim uygulanmaması, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmemesi önemliydi. Ancak verilen cezaların ve kanunun yeterli olduğunu kesinlikle düşünmüyoruz.
Failler caydırıcı bir yaptırımla karşılaşmıyor ve cezasızlık politikaları sonucunda ıslah olmuyorlar. Böylece hem mevcut hem de olası faililer cesaretleniyor ve şiddet maalesef artarak devam ediyor. Tüm tür hayvanların hak ve özgürlüklerinin tanınması ve korunması, cezaların artırılarak faillerin hak ettikleri cezaları almalarının sağlanması şart. Bizler herkes için eşit adil ve özgür bir dünyayı inşa etmek adına bu yolda mücadele etmeye devam edeceğiz” dedi.