Devlet Çoksesli Korosu, 9 Mart’ta Alman Şef Jan Schumacher yönetiminde, ‘Aydınlık Gece’ isimli konserle CSO Ada Ankara Tarihi Salon’da seyirci karşısına çıkacak.
Frankfurt Goethe Üniversitesi Müzik Direktörü ve Camerata Musica Limburg Korosu Şefi Jan Schumacher yönetiminde verilecek konserde, Alman Romantik Dönem koro müziği repertuvarından oluşturulan seçkiler ile Johannes Brahms ve Franz Schubert şarkıları ağırlıkta olacak. Programda ayrıca Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın 2020’de düzenlediği 4’ncü Çoksesli Koro Eseri Beste Yarışmasında birinci olan Mesruh Savaş’ın ‘Gün Olur’ adlı eseri de seslendirilecek. Konserde, koroya piyanoda Filiz Balkız ve Gülce Sevgen eşlik edecek.
‘TÜRK-ALMAN DOSTLUĞUNU VURGULAYAN BİR KONSER’
Devlet Çoksesli Korosu Şefi Burak Onur Erdem, Jan Schumacher’in 2022 yılında Devlet Çoksesli Korosu’nun düzenlediği 6’ncı ‘Walter Strauss Masterclass’a davet edilerek genç koro şefi adaylarına eğitim verdiğini hatırlatarak, “Şimdi bir konser yapmak üzere burada. Konserin en önemli özelliklerinden bir tanesi de Türk-Alman dostluğunu vurgulayan bir konser; çünkü içerisinde bir Türkçe eserin de prömiyeri, ilk seslendirilişi var. Mesruh Savaş’ın, Orhan Veli’nin şiiri üzerine bestelediği ‘Gün Olur’ adlı eseri de seslendirilecek. Onun ilk seslendirilişi de bu konserle gerçekleşecek” dedi.
‘TÜM DÜNYAYA AÇILAN BİR TOPLULUĞUZ’
Bu konserin Almanya-Türkiye arasında bir iş birliği şeklinde tabir edilebileceğini aktaran Erdem, “Alman Büyükelçiliği ile çok yakın ilişkideyiz. Benim de Avusturya’dan koro şefliği diplomam var. Almanya ile ilişkimiz her zaman yakın. Konser, 9 Mart akşamı saat 20.00’de CSO Ada Tarihi Salon’da gerçekleşecek. Burası Devlet Çoksesli Korosu’nun evi, periyodik konserlerimizi burada yapıyoruz. Tüm müzikseverleri bekliyoruz. Bizim genelde bütün konserlerimize yabancı misyonlar gelirler; çünkü yaptığımız müzik çok sesli müzik, tüm dünyanın coğrafyalarını ilgilendiren bir müzik.
Ankara’daki bir topluluğuz ama tüm dünyaya açılan bir topluluğuz. Esasında ‘koro’ insan demek, insan sesinin ortaya koyduğu bir müzik. O yüzden herkesin ne kadar yakın hissedeceğini oradan düşünebilirsiniz. Yaptığımız birçok format var; bu acapella formatında, senfonik konserler de var. Esasında insana çok yakın bir iş yapıyoruz, insan sesi olduğu için herkes mutlaka kendisinden bir şey bulacaktır. Çünkü insanın hikayelerini anlatıyoruz” diye konuştu.
‘TÜRKİYE’YE DAVET EDİLMEK BENİM İÇİN BÜYÜK BİR ONUR’
Jan Schumacher ise “Türkiye’ye gelmek, benim için her zaman bir zevk. 2012’den bu yana belki de Türkiye’ye 10’uncu gelişim. Türkiye’ye birçok kez davet edilmek, benim için büyük bir onur. Dost canlısı insanlar; onları müzikal yaklaşımları nedeniyle çok seviyorum. Türkiye ve Almanya’nın çok ortak noktası olduğunu düşünüyorum. Bunu birlikte çalıştıkça, birlikte müzik yaptıkça ve kişisel etkileşimlerde bulununca fark ediyorsunuz. Bazen Türk öğrencilerle de çalışıyorum. Bugün bizimle birlikte bazı güzel sanatlar öğrencileri de var. Onlara açık provamızı dinleteceğiz.
Genellikle romantik eserler sergilenecek. Ayrıca programın ortasında Türk bir bestecinin eseri de sergilenecek. Bu aynı zamanda yine Türkiye ve Almanya arasındaki bağı gösteriyor. Herkesi cumartesi günü konsere davet ediyoruz” dedi. Devlet Çoksesli Korosu’nun CSO Ada Ankara Tarihi Salon’da çalışmasından mutluluk duyduğunu kaydeden Schumacher, Avrupa’da birçok koronun stüdyolarda çalışmak zorunda olduğundan belirterek, konuyla ilgili Kültür ve Turizm Bakanlığı’na teşekkür etti.