Gezi Davası’nda yeni gelişme: 18’er yıllık hapis cezaları Yargıtay’da bozulan Mücella Yapıcı, Yiğit Ali Ekmekçi ve Ali Hakan Altınay’ın yeniden yargılandığı davada mahkeme bozma kararına uydu.
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 28 Eylül 2023 tarihinde ceza alan 8 sanıklı davada, Osman Kavala’ya verilen ağırlaştırılmış müebbet hapis ile Can Atalay, Tayfun Kahraman, Mine Özerden ve Çiğdem Mater Utku’ya verilen 18’er yıl hapis cezalarını onamıştı. Sanıklardan Mücella Yapıcı, Yiğit Ali Ekmekçi ve Hakan Altınay’ın ise mahkumiyet kararları bozmuş ve tutuklu bulunan Yapıcı ve Altınay için adli kontrolle tahliye kararı verilmişti. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinde bozma sonrasında yapılan ilk duruşmaya, sanıklar Mücella Yapıcı, Yiğit Ali Ekmekçi ve Ali Hakan Altınay katılmazken, taraf avukatları hazır bulundu.
BERAATLERİNİ TALEP ETTİLER
Mücella Yapıcı’nın avukatı Fikret İlkiz ve Ekmekçi’nin avukatı Hasan Fehmi Demir müvekkilleri hakkında beraat kararı verilmesini istedi. Altınay’ın avukatı Tora Pekin ise, “Yargı kararıyla tarih yazılamaz. Yargının görevi suçu ve suçluları tespit ederek, hapse girmesi gerekenle girmemesi gerekeni ayırt etmekten ibarettir. Müvekkilim dahil üç sanık için verilen bozma kararı hakkında ne diyeceğimiz soruluyor; Gezi suç değildir, bu dosyanın sanıkları da suçlu değildir. Dosyada bu gerçeğin üstüne gölge düşürecek tek bir delil kırıntısı dahi yoktur ve yargıcın en önemli görevi hala bir insanın özgürlüğüyle ilgili karar almaktır” dedi.
YURT DIŞI YASAKLARI KALDIRILDI
Mahkeme heyeti, usul ve yasaya uygun olan Yargıtay’ın bozma kararına uydu. Heyet, üç sanık hakkındaki yurt dışına çıkış yasağının kaldırılmasına karar verdi.
İstanbul Emniyet Müdürlüğüne müzekkere yazılarak sanıklarla alakalı olaylara ilişkin MOBESE ve görüntü kaydının bulunup bulunmadığı hususunda bilgi istenmesine ve sanıklarla alakalı Gezi Parkı olaylarıyla ilgili ‘2911 sayılı yasaya muhalefet’ suçundan herhangi bir soruşturma yapılıp yapılmadığı, bu kapsamda kamu davasının açılıp açılmadığı hususunda bilgi istenmesine karar veren mahkeme, duruşmayı 22 Mayıs’a erteledi.
YARGITAY BOZMUŞTU
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi tutuklu sanık Osman Kavala’yı, ‘Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırmış, ‘Siyasal veya askeri casusluk’ suçundan ise beraatine hükmetmişti.
Heyet, sanıklar Can Atalay, Çiğdem Mater Utku, Ali Hakan Altınay, Mine Özerden, Tayfun Kahraman, Ayşe Mücella Yapıcı ve Yiğit Ali Ekmekçi’nin ise ‘Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüse yardım’ suçundan 18’er yıl hapisle cezalandırılmalarına ve bu suçtan tutuklanmalarına karar vermişti. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi, yerel mahkemenin kararını hukuka uygun bulmuştu.
Yargıtay’ın 28 Eylül 2023 tarihli bozma kararında, sanık Ayşe Mücella Yapıcı’nın Gezi Parkı eylemleri sürecinde yaptıkları provokatif paylaşımlar ve eylem çağrıları ile eylemcileri tahrik ederek şiddet olaylarının tırmanmasına neden olan Taksim Dayanışması’na üye olsa da sanıklar Mehmet Osman Kavala, Çiğdem Mater Utku, Mine Özerden, Şerafettin Can Atalay ve Tayfun Kahraman’ın oluşturduğu gizliliğe riayetle Gezi Parkı eylemlerinin ülkeye yayılması ile organize edilmesine yönelik toplantılara katıldığına ve oluşturulan organizasyon içinde yer aldığına dair delil elde edilemediğini vurgulanmıştı.
Anadolu Kültür A.Ş’nin Yönetim Kurulu Başkan vekilliği görevinde bulunan sanık Yiğit Ali Ekmekçi’nin, sanık Mehmet Osman Kavala’nın bazı yurt dışı görüşmelerine vesile olması dışında bir plan ve organizasyon kapsamında gerçekleştirilen Gezi Parkı olaylarına dahil olarak bu eylemlerin başlamasına ve yayılarak derinleştirilmesine yardım ettiğine yönelik delil elde edilemediğini belirtilmişti. Açık Toplum Vakfı Yönetim Kurulu Başkanlığı ile Anadolu Kültür A.Ş. Yönetim Kurulu üyeliği görevlerinde bulunan sanık Ali Hakan Altınay’ın, bir plan ve organizasyon kapsamında gerçekleştirilen Gezi Parkı olaylarına dahil olarak bu eylemlerin başlamasına ve yayılarak derinleştirilmesine yardım ettiğine yönelik delil elde edilemediği kaydedilmişti.
Bu üç sanık yönünden delil elde edilemediği gözetilmeden, ‘Hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüs etmeye yardım’ suçundan beraatleri yerine mahkumiyetlerine karar verildiği, ayrıca eylemlerinin ‘2911 sayılı Kanun’a muhalefet etme’ suçunu oluşturduğunun nazara alınmaması nedeniyle bozma kararı verilerek tahliyelerine karar verilmişti.