Dünya Sağlık Örgütü’ne göre 45-59 yaş arası orta yaş, 60-74 yaş arası yaşlılık, 75-89 yaş arası ileri yaşlılık, 90 ve üstü ise ihtiyarlık olarak nitelendirilmiştir.
Yaşlı hastalarda birçok hastalık sıklığı artış gösterdiği gibi epilepsi (sara hastalığı) de artmaktadır. Toplumda her 1000 kişiden 6’sında epilepsi gözlenmektedir. Hastalığın sıklığı 20 yaş ve daha küçük gençlerde %1 iken, 70’li yaşlarda %3’tür. Hatta, epilepsi yaşlılıkta demans ve inme sonrasında üçüncü sıklıkta görülen nörolojik bir tablodur. Huzurevinde epilepsi ilaçları kullanımı %10 civarındadır.
İlerleyen yaşla birlikte epilepsi nedenleri de farklılık göstermektedir. Yaşlılarda nöbetlerin en sık nedeni serebrovasküler hastalıktır. Özellikle beyin damar tıkanıklığı ve beyin kanamaları en sık sebeplerdir. Beyin tümörleri, hipertansiyon, Alzheimer, demans ve diğer beyni etkileyen hastalıklarda epilepsiye neden olmaktadır. Ayrıca; sistemik enfeksiyonlar, ateş, antibiyotikler, alkol kullanımı ve kan değerlerinde ani bozulmalar nöbet geçirmeye neden olmaktadır.
Yaşlılarda birçok klinik tablo epilepsiye işaret eder;
- -Kasılma
- -Bayılma
- -Ani şuur değişikliği
- -Halüsinasyon görme
- -El ve ayaklarda ani uyuşma ve istemsiz atmalar
- -Korku atakları
- -Düşmeler
- -Dalgınlık veya donmalar
- -Ani unutkalık atakları
- -Bilinçte ani bozulmalar
Hastalığın tanısı nöroloji hekimlerince konulmaktadır. Beyin MR, kan tahlilleri ve EEG ile hasta değerlendirilmektedir. Birçok hastalık epilepsi ile bulgu verdiğinden hastalar detaylı olarak değerlendirilmelidir.
Epilepsi nöbetlerinin yaşlılarda tekrarlama olasılığı oldukça yüksektir. Her nöbet sırasında ve sonrasında oluşabilecek komplikasyonlar gençlere göre daha fazladır. Bu sebeple; tedavi mutlaka hızlı bir şekilde başlanmalıdır. Epilepsi tedavisinde hasta odaklı seçim yapılmalıdır. Hastaların ilk tedavi ile nöbetleri sıklıkla kontrol altına alınmaktadır.
Sonuç olarak; yaşlılar yakınları tarafından takip edilmeli ve olası semptomlar değerlendirilerek hastalara medikal tedavi sağlanmalıdır.
Sağlıklı günlere…