Jeoloji Mühendisi Prof. Dr. Osman Bektaş, Gümüşhane’de art arda meydana gelen depremlere ilişkin, “Artık Doğu Karadeniz’de deprem tehlikesi, dünden daha fazla artmış oldu. Şu da bir gerçek ki, bir yerin deprem bölgesi olması için orada muhakkak suretle bir fayın geçmesi gerekmiyor” dedi.
Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) eski öğretim üyesi jeoloji mühendisi Prof. Dr. Osman Bektaş, Gümüşhane’nin Kelkit ilçesinde 1 gün içinde meydana gelen 4.3, 4.1 ve 3.7’lik depremlere ilişkin uyarılarda bulundu, Doğu Karadeniz’deki plajlı bölgeler, kumsal alanlar ve heyelanlı sahalarda tehlikeye dikkati çekti.
Prof. Dr. Bektaş, çevre illerden de hissedilen depremleri yorumlayarak, “Gümüşhane Kelkit yöresinde gelişen bu depremler, Kuzey Anadolu fayının kuzey kolu dediğimiz bir kolda gelişti. Kuzey Anadolu Fayı, Erzincan’ın hemen doğusunda, doğu batı doğrultusunda bir kol oluşturur. Bu fay, yine Kuzey Anadolu fayının kuzey kolu olarak isimlendirilir. Ancak uzun zamandan beri bu fay üzerinde herhangi bir büyük veya orta deprem oluşmadığı için şu anda biz orayı gelecekte orta veya büyük deprem üretebilecek potansiyeli olan bir bölge olarak görüyoruz.
İlginç olan şu, 6 Şubat Maraş depreminden sonra Erzincan, Erzurum bölgesinde Kuzeydoğu Anadolu’da sismisite arttı. Özellikle Aşkale civarında bu tür mikro depremler, 4 ve 3 büyüklüğünde depremler gelişmeye başladı. 6 Şubat’taki doğudaki sismisite bugün artık batıya geldi. Ne oldu? Bu sefer Kuzey Anadolu fayının kuzey kolu, doğuda olan depremsellik; batıya göç edince tehlike biraz daha arttı” dedi.
‘SİSMİK AKTİVİTE KELKİT’E GEÇTİ’
Doğu Karadeniz’de deprem tehlikesinin arttığını belirten Bektaş, “Uzun zamandan beri bu bölgede bu fay kırılmadığı için 6 ve 7 büyüklüğünde bir deprem olma olasılığı var. Ancak bu fayın, hızını ve deprem tekrarlama özelliğini bilmiyoruz. Ama bildiğimiz şu; aktif bir fay uzun zamandan beri deprem üretmemiş. Bir sismik boşluğa karşılık geliyor. Daha önce sismik aktivite Aşkale tarafındaydı, bu Kelkit tarafına geçti. İki taraf kırılmaya başladı.
Orta taraf da kırılabilir ama bu ne zaman, ne kadar büyüklüğünde bir deprem oluşturur, bunu bilemiyoruz. Artık Doğu Karadeniz bölümünde deprem tehlikesi dünden daha fazla artmış oldu. Şu da bir gerçek ki bir yerin deprem bölgesi olması için orada muhakkak suretle bir fayın geçmesi gerekmiyor. Trabzon bunun en güzel örneği. Doğusundan, batısından, kuzeyindeki bütün faylarda etkileniyor” diye konuştu.
‘ÖNLEMLER ALINMALI’
Karadeniz sahilindeki tehlikeye dikkati çeken Prof. Dr. Bektaş, “Karadeniz sahili, Batı Karadeniz’den, Doğu Karadeniz’e kadar 6.6 büyüklükteki deprem sarsıntısına sigortalanmıştır. Yani deprem tehlikesi haritası der ki, tüm Karadeniz sahilinde 6.6’lık bir depreme hazır olun. Ama bu sağlam zemin içindir. Özellikle Karadeniz sahilindeki plajlı bölgeler kumsal alandaki yerler veya heyelanlı sahalarda tehlike daha da büyük. Ona göre gerekli önlemlerin alınması gerekir” ifadelerini kullandı