İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Bülent Topaloğlu koordinesinde yürütülen Marmara Denizi’ndeki araştırma belgesel film oluyor
İstanbul Üniversitesi (İÜ) Su Bilimleri Fakültesi’nde görevli bilim insanları, ilk kez kullandıkları robotik su altı cihazıyla Marmara Denizi’nin derinliklerinde hassas sünger, mercan ve hidroid topluluklarını belirlemek için çalışmalarını sürdürüyor. Bu çalışmalar ise belgesel film olarak hazırlandıktan sonra ulusal ve uluslararası platformlarda yayınlanacak.
Su Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Bülent Topaloğlu koordinesinde, Doç. Dr. Nur Eda Topçu’nun da katıldığı “Kuzey Marmara Denizi Sünger, Mercan ve Hidroid Toplulukların Derin Sularda Dağılımı ve Biyoçeşitliliği” başlıklı proje kapsamında, ‘R/V Yunus-S’ isimli araştırma gemisi Kuzey Marmara Denizi’ne iki sefer gerçekleştirdi. Bu seferlere aynı üniversiteye bağlı İletişim Fakültesi’nden Doç. Dr. Özlem Arda ile Araştırma Görevlisi Esin Yüksel de eşlik etti.
Bilimsel çalışmada robotik su altı görüntüleme cihazı ROV ile 300 metreye kadar derinliklerde inceleme yapılırken, görüntü kayıtları gemide anlık olarak izlendi. ROV cihazına takılı olan robotik kol ile denizden örnekler alınırken, cihaz üzerine monte edilen ve İÜ Su Bilimleri Fakültesi tarafından imal edilen ışık ölçer ile Marmara Denizi’nin yüzeyden derine olan ışık değişimi de kayıt altına alındı. Bu çalışmada sünger ve mercan türlerinden oluşan derin deniz toplulukları tespit edildi.
Doç. Dr. Özlem Arda, bilimsel keşif ve tespitleri belgesel haline getirmeye çalıştıklarını anlattı. Arda, “Belgesel film projesinde bilimsel araştırmada elde edilen bir takım veriler ile sürece tanıklık etmekteyiz. Kayıt altına aldığımız bu çalışmada film tekniklerimizle birlikte kamuoyu ile buluşturabileceğimiz bir belgesel film ortaya çıkarmayı hedefliyoruz. Belgesel filme kaynaklık edecek olan bu proje uzun soluklu. Arşiv görüntülerin yanı sıra kendi çabalarımızda elde ettiğimiz görüntülerle birlikte Marmara Denizi’nin dibine kadar 300 metre derinliklerine kadar su altı, hem de su üstü görüntüleri bir araya getirip belgesel film olarak eser bırakmayı hedefledik. Ulusal, uluslararası çeşitli kanallarda, dijital platformlarda gösterilmesini hedeflemekteyiz” dedi.
Bilim insanlarının çalışmalarını görüntüleyen Araştırma Görevlisi Esin Yüksel, “Cihazla yaklaşık 300 metreye kadar dalıp orada hem örnekler toplanırken aynı zamanda onların çekimlerini de gerçekleştiriyoruz. Belgesel çalışması bittiğinde, çalışmanın amacını ortaya koyan ve çalışmanın kamera arkasını da bir nevi filmin içinde görebileceğimiz bir eser olacak. Literatüre de önemli bir katkı sağlayacağını düşünüyoruz” diye konuştu.