‘Malazgirt Savaş Alanı’nın Tespiti, Tarihi ve Arkeolojik Yüzey Araştırma Projesi’ kapsamında, dijital teknoloji ve yöntemlerle savaş alanının gün yüzüne çıkarılması için çalışılıyor.
Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın desteği, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü, Ahlat Müzesi, Muş Alparslan Üniversitesi ve Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi iş birliğiyle, 2020’de ‘Malazgirt Savaş Alanı’nın Tespiti, Tarihi ve Arkeolojik Yüzey Araştırma Projesi’ kapsamında yüzey araştırma projesi başlatıldı. Savaş alanı temasıyla ülkede ilk olan proje, kullanılan yöntemlerle uluslararası standartlarda bir yapıya dönüşüyor. Böylelikle Türklere Anadolu’nun kapılarını açan Malazgirt Savaşı’nın yapıldığı alanın tespiti amacıyla yürütülen çalışmalar, sadece saha çalışmasıyla sınırlı kalmadı. Dijital teknolojinin sonuna kadar kullandığı proje çerçevesinde savaş alanının tespiti, canlandırmaları ve animasyonlarıyla savaş gün yüzüne çıkarılıyor.
Muş Alparslan Üniversitesi Dr. Öğretim Üyesi İskender Dölek, coğrafi bilgi sistemleri, uzaktan algılama yöntemleri ve 3 boyutlu modellemelerin savaş alanı projesi kapsamında yoğun bir şekilde kullanıldığını belirtti. Proje için dijital arkeolojinin bütün olanak ve imkanlarının devreye sokulduğunu anlatan Dölek, “Malazgirt Savaş Alanı’nın Tespiti, Tarihi ve Arkeolojik Yüzey Araştırma Projesi kapsamında yürütülen çalışmalar, sadece saha çalışmalarıyla sınırlı değil, aynı zamanda dijital teknolojiler sonuna kadar kullanılarak, savaş alanının tespiti ve savaşla ilgili canlandırmaların, animasyonların yapıldığı bir projedir.
Coğrafi bilgi sistemleri, uzaktan algılama yöntemleri ve 3 boyutlu modellemeler, bu savaş alanı projesi kapsamında yoğun bir şekilde kullanılmaktadır. Aynı zamanda dijital arkeolojinin bütün olanak ve imkanlarının devreye sokulduğu bir proje olması bakımından da Türkiye’de önemli bir köşe taşı oluşturmaktadır” diye konuştu.
‘ÖNEMLİ VERİ SAĞLAMAKTA’
Yürütülen çalışmalarla, ileride yapılacak projeler için önemli veri ve çalışma metodolojisi sağlandığını belirten Dölek, “Sadece savaş alanının tespitiyle değil, aynı zamanda dijital yöntem ve metotların kullanılmasıyla, aslında sonrasında yapılacak projeler içinde önemli veri ve çalışma metodolojisi sağlamaktadır. Aynı zamanda sahada yapılan çalışmalarda tespit edilen kültür varlıkları kayıt altına alınarak, bunların dijital anlamda modellenmeleri ve arşivlenmesi de çalışmanın önemli çıktılarını oluşturmaktadır. Bu coğrafi bilgi sistemleri kullanılarak tarihi haritalarda gösterilen yerler, savaşa ait canlandırmalar, savaşa ait krokiler, gerçek zamanlı ve eş zamanlı güncel görüntüler üzerine getirilerek, koordinatlandırılarak proje kapsamında değerlendirilmesi olabilirliği tartışılmaktadır. Bu çalışmaya ayrı bir boyut katmaktadır” ifadelerini kullandı.