Isparta’da TÜBİTAK destekli proje kapsamında Türkiye ile 14 ülkeden 100’ün üzerinde çeşidin bulunduğu nane koleksiyonu bahçesi oluşturuldu. Projeyle ilaç ve kozmetik sanayisinde kullanılan mentollü nane çeşidinin Türkiye’de üretilmesini amaçladıklarını söyleyen Prof. Dr. İsa Telci, “Bu çalışmalar sonrasında ülkemizin nane konusunda dışa bağımlılıktan kurtulabileceğini söyleyebiliriz” dedi.
Isparta Uygulamalı Bilimler Üniversitesi (ISUBÜ) Ziraat Fakültesi, TÜBİTAK desteğiyle Türkiye’nin en zengin nane koleksiyonu bahçesini oluşturdu. Üniversitenin doğu yerleşkesindeki 3 dekarlık uygulama bahçesinde, Türkiye ile 14 ülkeden 100’ün üzerinde nane çeşidiyle yapılan çalışmada, çeşitlerin bölgeye adaptasyonu ve kimyasal içerikleri detaylı şekilde araştırıldı. 4 üniversiteyle yürütülen proje sayesinde, mentollü nane yağında dışa bağımlılığın önüne geçilmesi ve Türkiye’de üretiminin artırılmasının amaçlandığı belirtildi.
‘NANEYİ GENELDE BAHARAT OLARAK BİLİRİZ’
Projeyi yürüten Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. İsa Telci, nanenin sadece baharat olarak kullanılan bir bitki gibi değerlendirilmesinin doğru olmadığını, kozmetik, tıp, tarım ve sanayi alanlarında da kullanıldığını söyledi. Prof. Dr. Telci, “Naneyi genelde baharat olarak bilir ve kullanırız. Ancak nane türleri ilaç, kozmetik sanayisinde kullanımı yanında birçok patojene karşı güçlü biyolojik aktivite göstermektedir. Bu çalışmayla özellikle öncelediğimiz ana amaçlardan biri, mentol bakımından zengin çeşitleri belirlemekti” dedi. Türkiye’de yetişen nanelerin baharatlık olduğunu, mentol tipi nanelerin Türkiye florasında bulunmadığını belirten Prof. Dr. Telci, mentol kaynağı nane türlerinin ise başta Hindistan olmak üzere çeşitli ülkelerden ithal edildiğine işaret etti.
‘EN ÖNEMLİ SORUN, ÜRETİM MATERYALİ’
Prof. Dr. İsa Telci, “Nane üretimi konusunda ülke olarak ticari üretim noktasında en önemli handikaplarımızdan biri, bitki üretim materyali sorunu dediğimiz bu aşamayı tamamlamış bulunuyoruz. Diğer alanlarda kullanılan tipler de var. Özellikle ‘linalol’ ve ‘linalil asit’ dediğimiz kozmetik sanayi bakımından zengin tipler de elimizde mevcut; Türkiye’de üretimi yapılmıyor ancak yurt dışında yapılan çeşitler. Biz de bu alanda üretim yapmak isteyen sektör için önemli bir materyali belirlemiş olduk. Bu çalışmalar sonrasında ülkemizin nane konusunda dışa bağımlılıktan kurtulabileceğini söyleyebiliriz. İstatistiklere baktığımızda ‘citrus’ türlerinden sonra en fazla alımını yaptığımız tür, nane yağlarıdır. Bu nane yağları da özellikle mentol bakımından zengin olan türler. Buradaki en önemli sorun, üretim materyali. Mentol bakımından zengin çeşitlerin bulunmaması. Bu çalışma ile üretimdeki bu handikap ortadan kalkmış oldu. Üreticilerimiz için, sanayicilerimiz için üretim için gerekli materyali tamamlamış olduk” diye konuştu.
Prof. Dr. Telci, projedeki araştırmaların TÜBİTAK desteğiyle sürdürüleceğini sözlerine ekledi.