Türkiye Kültür Yolu Festivalleri’ne ilişkin Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, “Her yıl en az 5 şehri katarak, mesela önümüzdeki sene 15 şehri dahil etmek istiyoruz. 2028’de 35 şehirde Kültür Yolu Festivali gerçekleştirmek istiyoruz” dedi.
Bakan Ersoy, 16 Eylül-1 Ekim tarihleri arasında Ankara’da düzenlenecek olan ‘Başkent Kültür Yolu Festivali’ kapsamında CSO Ada Ankara’da basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. Bakan Ersoy, Türkiye Kültür Yolu Festivalleri’nin bu sene başkent ayağı ile devam ettiğini ve 11 şehirde düzenlendiğini belirterek, “Bu seneki yolculuğumuz 5 Ağustos’ta Kapadokya-Nevşehir’de başlamıştı. Sonrasında Trabzon, Erzurum ve Çanakkale festivallere katıldı.
Bu 4 şehirdeki festivaller hafta sonu itibariyle tamamlandı. İlk gelen rakamlar oldukça sevindirici. Vatandaşlarımız festivallere çok yoğun bir şekilde katılıyor. İlk etapta bu 4 şehirde 1700’den fazla etkinlik 4 binden fazla sanatçımızın katılımıyla gerçekleşti. 4.7 milyon sanatsever bu etkinliklere katılma şansını yakaladı. Gastroantep ve Başkent Kültür Yolu Festivali ile etkinliklerimiz devam ediyor. Daha sonra Konya Mistik, İstanbul, Diyarbakır, İzmir ve Antalya festivalleriyle sürece devam edeceğiz” dedi.
‘ÖNÜMÜZDEKİ YIL 8 AYLIK BİR MARATONDAN BAHSEDİYOR OLACAĞIZ’
Kültür Yolu Festivalleri’ni çok daha hızlı yaygınlaştırmak istediklerini belirten Ersoy, “Her yıl en az 5 şehri katarak, mesela önümüzdeki sene 15 şehri dahil etmek istiyoruz. 2028’de 35 şehirde Kültür Yolu Festivali gerçekleştirmek istiyoruz. Bu sene 5 Ağustos’ta başlayıp 15 Kasım’a kadar devam edecek 100 günlük bir festival silsilesinden bahsediyoruz. Önümüzdeki sene itibarıyla 1 Nisan’dan başlayıp, kasım sonuna kadar devam eden 8 aylık bir maratondan bahsediyor olacağız. 8 ay boyunca farklı şehirlerde 10 binlerce sanatçının katılımıyla milyonlarca sanatseveri kültür ve sanatla buluşturmuş olacağız.
Kültür festivallerinin öncelikli hedefi; vatandaşlarımızın kültür ve sanata kolay, etkili ve yoğun erişimini sağlamak. Bunu gerçekleştirirken kültüre, sanata ve sanatçıya destek olmak. Festivallerin gerçekleştirildiği şehirlerin, başta Türkiye olmak üzere tüm dünyada bilinirliliğini, farkındalığını ve markalaşmasını artırmak. Her yaş grubundan, her kesimden vatandaşımıza hitap eden etkinliklerden bahsediyoruz. Kültür ve sanat adına bakıldığı zaman dünyadaki en geniş kapsamlı en uzun soluklu etkinlikler” diye konuştu.
‘GORDİON BUNU HAK EDİYOR’
Gordion Antik Kenti’nin UNESCO Dünya Mirası Komitesi tarafından dünya mirası listesine kaydedilmesine ilişkin değerlendirme yapan Bakan Ersoy, “Gordion, ENESCO’daki 20’nci kalıcı mirasımız olarak yerini aldı. Bir dosyamız daha var, üzerinde çok yoğun çalışıyoruz. Ülkemizin, Anadolu’nun çok fazla değeri var. UNESCO kalıcı miras listesi dosyalarının çok dikkatli hazırlanması gerekiyor.
Başvurduğunuz yıl yedek liste verme şansınız yok. O dosyanız çok doğru bir şekilde doğru bir yer için hazırlanması lazım. Girdiği an da sonucu alıp çıkması lazım. Aksi halde o yılki hakkınızı kaybetmiş oluyorsunuz. Gordion da bunu hak eden bir yerimizdi. Ahşap camilerle ilgili bir dosyamız daha var. O da değerlendirme sürecini tamamlamak üzere pozitif olarak sonuçlanacak. Camiler açısından eğer olumlu sonuç alırsak, ilk kez camiler UNESCO kalıcı miras listesine kaydedilmiş olacak. Bu açıdan da umutluyuz, bekliyoruz” ifadelerini kullandı.
‘KENDİLERİNDEN ÇOK BÜYÜK BEKLENTİLERİMİZ VAR’
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, açıklamalarının ardından, Cumhurbaşkanı kararlarıyla Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü’ne atanan oyuncu Tamer Karadağlı ve Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğü’ne atanan balet Tan Sağtürk ile beraber CSO Ada Fuar alanına geldi. Burada basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Ersoy, “Bugün de ‘Başkent Kültür Yolu Festivali’ vesilesiyle ‘Senfoni ile Neşet Ertaş Türküleri Konseri’ne katılıyoruz. Kültür ve sanatın çok yoğun yaşandığı bir dönemdeyiz.
Etkinliğe katılmadan önce kültür-sanat kurumlarımıza yeni atamalar gerçekleştirdik. Kendilerinden çok büyük beklentimiz olan yeni genel müdürlerimiz Tamer Karadağlı, Tan Sağtürk, Güzel Sanatlar Genel Müdürümüz ve Araştırma ve Eğitim Genel Müdürümüzle süreci değerlendirme fırsatı yakalayalım dedik. Kültür-sanat adına nasıl farkındalıklar yaratabiliriz, etkinliklerimizi daha ne kadar geniş kitlelere ulaştırabiliriz değerlendirmelerinde bulunduk. 2 arkadaşımızdan beklentimiz çok fazla, toplumun da beklentisi çok fazla” dedi.
‘SORUMLULUĞUN FARKINDAYIM’
Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Tamer Karadağlı, konuşmaları gereken şeyin sanat olması gerektiğini ifade ederek, “Tan Sağtürk’ün Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürü olması da buna bir katkı sağlamış oldu. Bizler kardeş kurumlarız. Birlikte çok güzel işlere imza atacağımızdan hiç kuşkum yok. Sayın bakanımızın desteği inanılmaz. Biz de o desteğin verdiği güçle daha cesur, daha kararlı adımlar atıp, ülkemizi en iyi şekilde hem yurt içinde hem yurt dışında temsil edeceğimizi umuyorum. Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü birçok insanın hayal ettiği bir şey. Ben hayal etmemiştim ama bazen de öyle olur, en hayal etmeyenin başına gelir. Bu büyük bir sorumluluk. Ben de bu sorumluluğun farkındayım. Artık sadece Tamer Karadağlı olarak değil, bir kurum kimliğiyle hareket etmeye çalışıyorum. Ciddi çalışıyorum. Şimdi hem bürokrasiyi çözmek hem de devlet tiyatroları gibi dünyada eşi benzeri olmayan güzide bir kurumu yönetmek için elimden ne geliyorsa yapıyorum” diye konuştu.
‘HAYALLER ÇOK BÜYÜK, DESTEK DE ÇOK BÜYÜK’
Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğü’ne ataması gerçekleştirilen Tan Sağtürk ise bale sanatçısı olarak 40 yıldan fazla süredir mesleğin içerisinde olduğunu kaydetti. Bu mesleği Türkiye’nin birçok bölgesinde sevdirmeye hayatını adadığını söyleyen Sağtürk, “Birkaç çocuğa sevdirebildiysem de ne mutlu bana. Şimdi geldiğim görev, son derece sorumluluk gerektiren ulvi bir görev. Büyük şeyler başaracağımıza inanıyorum.
Hayaller çok büyük, destek de çok büyük. Bundan sonraki tüm adımlarımızda kardeş kuruluş olan devlet tiyatroları ile çok büyük projelerin yapılması ve her zaman olduğu gibi mesleğimizi meslektaşlarımla birlikte ülkemizin tüm insanlarına sevdirmek amacıyla yola çıkacağız. Gece gündüz çalışarak bu işi halledebileceğimizi düşünüyorum” dedi.
Açıklamaların ardından Bakan Ersoy ve genel müdürler, vatandaşlarla sohbet etti ve fotoğraf çektirdi. Sonrasında ise Ersoy, ‘Senfoni ile Neşet Ertaş Türküleri Konseri’ni dinledi. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç da konseri izledi.