Prof. Dr. Ertuğrul Ağırbaş ve Doç. Dr. Ülgen Aytan mikro plastik kirliliğinin yanı sıra olası ekosistem risklerini de ortaya koymak için Horseshoe Adası’nda bilimsel araştırmalarda bulunacak.
Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi (RTEÜ) Su Ürünleri Fakültesi’nde, TÜBİTAK’ın ‘KUTUP 1001’ çağrısına sunulan projeleri desteklenmeye değer görülen öğretim üyeleri Prof. Dr. Ertuğrul Ağırbaş ve Doç. Dr. Ülgen Aytan, Cumhurbaşkanlığı himayesinde 8’incisi yapılacak Ulusal Antarktika Bilim Seferi’nde araştırmalarda bulunmak üzere 2024’te Horseshoe Adası’na gidecek. Prof. Dr. Ağırbaş, iklim değişikliği ve HPLC ile fitoplanktonlar üzerinde, Doç. Dr. Ülgen Aytan ise mikro plastik kirliliğinin yanı sıra olası ekosistem risklerini de ortaya koymak için bilimsel araştırmalarda bulunacak.
RTEÜ Su Ürünleri Fakültesi’nde görevli Prof. Dr. Ertuğrul Ağırbaş ve Doç. Dr. Ülgen Aytan’ın geliştirdikleri projeler, TÜBİTAK tarafından desteklenen çalışmalar arasında yer aldı. Cumhurbaşkanlığı himayesinde 8’incisi gerçekleştirilecek Ulusal Antarktika Bilim Seferi’nde araştırmalarda bulunmak üzere 2024’te Türk Bilim Üssü’nün yer aldığı Antarktika Yarımadası Horseshoe Adası’na gidecek olan RTEÜ’lü bilim insanları, iklim değişikliği ve fitoplanktonları HPLC cihazı ile inceleyecek.
RTEÜ Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ağırbaş, ‘Fitoplankton Fonksiyonel Grup Oranlarının HPLC Pigment Analizi İle Belirlenmesi Kompozisyonu’ projesi kapsamında denizel ortamda meydana gelebilecek değişiklikleri analiz ederek, kıtanın iklim değişikliği konusunda araştırmalar yapacak. RTEÜ Deniz Biyolojisi anabilim dalı öğretim üyesi Doç. Dr. Ülgen Aytan ise, ‘Antarktika Horseshoe Adasında Plastik Kirliliği, Kaynakları ve Risk Analizi’ projesi ile kıtada plastik kirliliği ve olası ekosistem risklerini değerlendirerek.
‘İKLİM DEĞİŞİKLİĞİNE İLK TEPKİ VEREN CANLI GRUPLARINI ARAŞTIRIYORUZ’
Yapılan bilimsel çalışmalatın önemine değinen Prof. Dr. Ağırbaş,” Antarktika ekosistemi özellikle son yarım yüzyılda, kış dönemi atmosferin sıcaklıklarından etkilenmiş durumda. Raporlara göre 4 ile 6 santigrat derece artığı ifade ediliyor ve iklim senaryolarına baktığımız zaman önümüzdeki yüzyılda da bir derece ısınacağı öngörülüyor. Bu durumda kıtayı ciddi anlamda tehdit ediyor.
Antarktika, diğer kıtalara göre bu durumdan en çok etkilenen ekosistem. Bu ekosistemlerin sürdürülebilirliği çok önemli. Biz de bu projede iklim değişikliğine ilk tepki veren canlı gruplarını araştırıyoruz. Bunlar fitoplanktonik canlılar. Denizel ortamda meydana gelebilecek en ufak değişikliğe tepki veren ilk canlı grup. Eğer biz bunlardan herhangi bir sinyal yakalayabilirsek, ileride ne olabileceğine karşı öngörüler üretme şansımız çok yüksek. Bu da kıtanın iklim değişikliği ve sürdürebilirliği konusunda ciddi veri elde etmemizi sağlayacak önemli bir proje olacak” diye konuştu.
‘DURUMU BÜTÜNSEL OLARAK DEĞERLENDİRECEĞİZ’
Doç. Dr. Aydan ise, ”Bu sene TUBİTAK’ın kutup çağrılarına yaptığımız başvuruda, Türkiye’nin geçici bilim üssünün bulunduğu Horseshoe Adası’nda plastik kirliğinin etkileri ve risk analizi başlık projemizle başvuruda bulunduk. Aslında orada bütünsel bir yaklaşımla mevcut kirliliği ve olası ekosistem risklerini ortaya koymak. Sadece mikroplastikler değil; mikro, mezo ve makroplastiklere adada değerlendiriyor olacağız.
Hem 8 tane buzul gölü hem deniz suyu örneklemeleri ve canlı gözlemlemeleri ile olası bir ölüm vakası gördüğümüzde raporlayarak durumu bütünsel olarak değerlendiriyor olacağız. Adada bu sene yapılan seferlerde mikro plastiklerle ilgili çalışmalar bu sene yapıldı. Bu çalışma tamamlayıcı nitelikte ve daha bütünsel yaklaşımla aslında tüm boyut gruplarının olası etkilerini yapılacak risk analizi ile ortaya koyacak. Mikroplastiklerin polimer yapısını belirleyip, her bir polimerin ait olduğu ekolojik risk katsayı ile hesaplanıp, bize orada mevcut durumun o ekosistem için ne kadar risk yarattığı konusunda fikir verecek” dedi.