Bir saat bizi geçmişe götüremez ama bizim geçmişimizi elimizden alir. Bir anda yaşınız 24 iken bir bakmışsın yaş olmuş 35 yolun yarısı bitti bile.
Zamanla yarışmak gibisi yok. Tik tak tik tak diye diye ömrü bitirdik. Hepimiz zaman yolcusuyuz. Bir zamanlar milyonlarca aşk parmak uçlarımızdayken ittik ve beklenmedik, alışılmadık aşkların içinde bulduk kendimizi..
Çevrenizi, işinizi, dostluklarınızı, alışkanlıklarınızı değişmiş zaman. Yaşlanmış saçların beyazlamış, kaşların dökülmüş, kaslarin erimis, güçsüzleşmissin. Tırnaklar kırık, ellerin damarlı, ayaklar varisli, yüzünde ince çizgiler yerine kalıplaşmış derin yarıklar; birde bakmışsın sakallarin ağarmış elinde bir baston dede diyen nine diyen gençlerin ortasına düşmüşsün.
İşte o zaman anlatmaya başlarsın hikayeni. Bir zamanlar herşeyi takmayan sen! Vurdumduymaz sen! Gamsız sen! o günleri anarak yaşar olmuşsun. Eski coşkunu eski güzelliğini eski mutluluğunu ariyor olmuşsun.
Peki zaman akıp gitse de biz onunla yarişmasak. Koştura koştura ise gitmeden, hızlı hızlı yemek yemeden, acele işe şeytan karışmadan. Herseyi zamandan ağır bir şekilde yapsak. Zamanında yapsak. Zaman gelmeden yapsak. Zamanda bizimle yarışmayı bıraksa. Akıp giden zamanın çaresi olsa. Zamanda bulmasak aşkı, sevmesek herşey bir anda donup kalsa. Pişman olmadan. Düşman olmadan. Çökmesek ya erkenden.
Bir daha aynı hevesle geçermiyiz yürüdüğümüz yolları, arkamıza dönüp dönüp bakarmiyiz bilmiyorum ama yaşadığımız şehirden, kötü olan aşkımızdan, tuhaf olan her halimizden, yasaklardan, yaşanmışlıklardan, göçtügümüz kederden ve zamandan uzak duralım. Unutalım zamanı. Biz unutulmasak ta unutalım. Ağlamayalım bu dertlere, ağlamayalım zamana. Zamana bırakmayalım kendimizi. Dalmasin gözlerin uzaklara. Bekleme birilerini. Dünün için yaşama. Susma, korkma, mesafe koyma ve bekleme. Değmeyecek şeyleri değiştirmeye uğraşma.
Geçip giden zamanın telafisi yok. Arkasından üzülerek baktigimiz ve geriye dönmesi imkansız olan zaman dün olarak kalır. Yarına çıkacağımız belli ama düne geri dönmeyeceğimiz daha da belli. Hayatta en değerli şey zaman ya evvel zaman içinde kalbur zaman içinde bile bütün gelecek belirsizliklerin yatıyor.
Ve günün özeti; zamanla yarışırken yaş kemale erdi. Azrail kapını çaldı.