Royal Canin Türkiye, Mama Ekspresi projesi ile Doğu’daki hayvanlara 40,6 ton mama ulaştırıldı.
Hayvanlar için daha iyi bir dünya amacıyla çalışmalar yürüten Royal Canin Türkiye, ‘Mama Ekspresi’ sosyal sorumluluk projesini hayata geçirdi. Proje kapsamında, Kars, Ardahan, Erzurum ve Ağrı Doğubeyazıt’ta bulunan hayvan barınaklarına, toplamda 40.6 ton mama ulaştırıldı.
Zorlu kış koşullarıyla mücadele eden hayvanların beslenme ihtiyaçlarının karşılanmasına destek olmak amacıyla düzenlenen projeye, pet sektöründe faaliyet gösteren Kolaymama.com, Markamama.com.tr, Petbox ve Evcilbesinleri.com, Petburada.com, Petihtiyac.com, Petlebi.com ve Petzzshop.com gibi internet satış platformları mama katkı desteklerini sundu. 22-25 Aralık tarihleri arasında düzenlenen barınak ziyaretlerine, sektör iş ortakları temsilcileri, sosyal medya fenomenleri ve çok sayıda gönüllü eşlik etti.
ÇELİKKOL: PROJENİN ORTAYA ÇIKIŞI TAMAMEN İHTİYAÇ ODAKLI
Hayvanlar için daha iyi bir dünya yaratmak gibi büyük bir amaçlarının olduğunu ifade eden Royal Canin Türkiye Ülke Müdürü Aslı Çelikkol, “Bu projenin yalnızca bir amaç birlikteliği değil, gönül birlikteliği olduğuna inanıyorum. Hayvanlar için daha iyi bir dünya, uzun soluklu ve çok paydaşlı projeler gerçekleştirilerek mümkün olabilir. Ülke koşullarını dikkate alarak, Ekim ayında Mama Ekspresi projesinin temellerini attık.
İş ortaklarımızın destekleri ile başlattığımız mama desteği çağrısı, değerli hayvan sahiplerinin de katkılarıyla toplamda 40.6 ton mamaya ulaştı. Bugün ise, toplanan bu mamaları Doğu illerimizdeki 4 barınağa ulaştırabilmenin mutluluğunu yaşıyoruz. Mama sektöründe bir ilki hayata geçirebilmenin ve bu iyilik hareketini gerçekleştirebilmenin de heyecanını duyuyoruz. Hayvanlar için daha iyi bir dünya yaratmak adına iyilik hareketimizin katlanarak çoğalmasını diliyorum” açıklamasında bulundu.
ÜNAL: TÜM CANLILARIN SAĞLIKLI BİR YAŞAM GEÇİRME HAKKI VAR
MarkaMama kurucusu Veteriner Hekim Akın Ziya Ünal, barınaktaki hayvanların çok önemli ihtiyaçları olduğunu belirterek, “Doğadaki bütün canlıların sağlıklı bir yaşam geçirme hakkı var. Mama Ekspresi projesi ile amacımız, ülkemizin Batı bölgesinde yer alan hayvanlar kadar Doğu’daki hayvanların da beslenme ihtiyaçlarının karşılanmasına destek olabilmek.
Markamama olarak bu projeye gönüllü olarak katıldık; bugün öngörülen rakamın da üstüne çıkarak 40 tondan fazla mamayı Kars, Ardahan, Erzurum ve Ağrı’daki barınaklara ulaştırıyoruz. Bu illerimizdeki herkesin imkanları doğrultusunda elinden geldiğince hayvanlar için çaba sarf ettiğini görüyoruz; mama desteği ise, sürekli bir ihtiyaç. Bu tarz projelerin, tüm Türkiye’de herkes tarafından desteklenmesi gerektiğine inanıyorum” diye konuştu.
“KISIRLAŞTIRMA YAPILMAZSA SORUNLARIN ÖNÜNE GEÇMEK MÜMKÜN DEĞİL”
Veteriner hekim olarak hayvanların doğru ve yeterli beslenmesi ile kısırlaştırılmasının önemine de dikkat çeken Ünal şöyle konuştu:
“Beslenme ihtiyaçlarının karşılanması, özellikle kış şartlarında dışarıdaki hayvanlar için çok önemli. Hayvanlar, yanlış beslenip yeterli proteini alamazlarsa zayıf kalırlar ve bu soğuğa dayanamazlar. Beslenme kadar kısırlaştırma da bir zorunluluk ve kesinlikle olması gerekiyor. Bir dişi köpek, kısırlaştırılmadığı takdirde, hayatı boyunca 69 bin köpeğin üremesine zemin sağlıyor. Bu nedenle, kısırlaştırma seferberliği oldukça önemli. Aşılanma, sağlıklı bir ortamda sağlıklı beslenmenin sağlanması ve kısırlaştırma yapılmazsa bu sorunların hiçbirinin önüne geçmek mümkün değil. Kısırlaştırma, hayvan sağlığı açısından da faydalı.
Kısırlaştırma ile hormonal kökenli tümörlerin ve kanserin de önüne geçiliyor. Belediyeler şu an bu konuda çok hassas, her bölgede kısırlaştırma bölümleri açıldı. Bununla birlikte, mevcut duruma yalnızca belediyelerin yetişmesi mümkün değil. Kısırlaştırma çalışmalarına özel kliniklerin ve devlet veteriner hekimlerinin de destek olması gerekli. Ek olarak, aşılama da çok önemli. Çünkü barınaklarda bulaşıcı hastalıklar ve viral hastalıklar oldukça risk yaratabiliyor. Bir köpeğin hastalığı, bütün köpekleri hasta yapabilir.”
DÖLEN: VİCDANIMIN BURADA TİTREDİĞİNİ HİSSEDİYORUM
Bölgedeki fiziki şartları gördükten sonra buralarda daha fazla çalışma yapılması gerektiğini söyleyen veteriner hekim ve petburada’nın kurucusu Bülent Dölen ise “Mama Ekspresi olarak İstanbul’dan çıktığımız yolda bugün Ardahan barınağındayız. Bu bir sosyal sorumluluk projesi. 40 ton mamayla yola çıktık ama buradaki fiziki şartları gördüğümüzde buralara daha çok el atmanın gerektiğinin bilincine vardım. Hekim kimliğimin yanında insani olarak vicdanımın burada titrediğini hissediyorum. Şartlar çok ağır. Kapasite çok yeterli değil.
Bu tüm Türkiye’deki barınaklar için geçerli. Rehabilitasyon merkezlerinde kısırlaştırmadan daha çok halkın şikayetiyle istifçiliğe gidiliyor. Çünkü insanlar sokaklarda köpek görmek istemiyor. Ama bu canlılarla birlikte yaşamak zorundayız. Onların bir can olduğunu her zaman benimseyerek hareket etmeliyiz. Görüldüğü üzere onlarca yavru burada kısırlaştırılmış ve bu anlamda belediye ekiplerine teşekkür ediyorum. Ellerinden geleni yapıyorlar ancak yeterli değil. Dünyanın hiçbir yerinde yeterli olmadı. Herkesin bu konuda duyarlı olmasını bekliyorum” dedi.
ŞENTÜRK: BURADAKİ COĞRAFİ ŞARTLAR AĞIR VE ZOR
Mama Ekspresi projesini büyük bir mutlulukla karşıladığını belirten Petihtiyac.com Kurucu Ortağı Özdemir Şentürk ise şu şekilde konuştu:
“Burada coğrafi şartlar oldukça ağır ve zor. Mama Ekspresi gibi projeler ise çok kıymetli. Her şey bir’le başlıyor, bir çok kıymetli. Sadece dernekler veya toplumsal bazda değil, herkes bireysel olarak elinden geldiği ölçüde destekte bulunsa bu tablonun düzeleceği inancındayım. Buraya geldikten sonra buna olan inancım arttı. Azdan az çoktan çok, herkes imkanları ölçüsünde destekte bulunduğu taktirde hayvan dostlarımızın sağlıklı olabilmeleri adına önce beslenmeleri sonrasında ise kısırlaştırmalarını sağlayabiliriz. ‘Benim yardımımdan ne olur’ demeden elimizden geldiği kadarıyla seferber olmamız gerekiyor.”
BAŞ: TÜM CANLILAR DOĞADA EŞİT HAKLARA SAHİP OLMALI
Projenin çok kıymetli olduğunu ve bu tür sosyal sorumluluk projelerinin çoğaltılması gerektiğine dikkat çeken Petzzshop.com Satın Alma Müdürü Nilgün Baş ise şöyle konuştu:
“Böyle bir projenin parçası olmak bizi çok mutlu ediyor. Tüm canlılar doğada eşit haklara sahip olmalı. Bunun için de, bize düşen tarafta elimizden geleni yapmalıyız. Mama Ekspresi projesi çok kıymetli. Özellikle Doğu bölgesindeki dostlarımızın yaşam şartları kolay değil. Barınaklarda onlar için gerekli şeyler yapılmış ancak geliştirilmesi gerekiyor. Bunun için de bu tür projelerin sayılarının artması ve geniş kapsamlı olarak yapılması gerekiyor. Sadece beslenmeyi ulaştırmak kısmında değil, kısırlaştırma anlamında da çok daha hızlı ve etkili projeler geliştirilebilir.”
ALGEÇ: SAHİPSİZ HAYVANLARIN HAYATINA DOKUNMAK ÇOK DEĞERLİ
Projenin sektörde yer alan önemli paydaşları bir araya getirdiğini ifade eden Petlebi.com Kurucu Ortağı Atay Cem Algeç, “Mama Ekspresi aracılığıyla sahipsiz hayvanların hayatlarına dokunabilmek çok kıymetli. Bu proje iki anlamda değerli; birincisi sahipsiz hayvanlara ihtiyaç duyulan beslenme desteğini sunabildik. İkincisi ise Mama Ekspresi, sektörde yer alan değerli firmaları bir araya getirebildi. Bu sayede bu firmalar da sosyal sorumluluk tarafında güçlerini birleştirip anlamlı bir projenin içine dahil olabildiler” dedi.
YEŞİLIRMAK: OKULLARDA HAYVAN PSİKOLOJİSİ ÜZERİNE DERSLER VERİLMELİ
Bu tür destek projelerinin her zaman içinde yer almak istediğini belirten Köpek Eğitim Uzmanı Ali Yeşilırmak, “Bireysel olarak birçok insanın bu mücadelenin içinde olması gerekiyor. Burada çalışan ve mücadele eden birçok insan var” açıklamasını yaptı.
Barınaklardan hayvan sahiplenme konusunda olumsuz bir algı olduğunu söyleyen Yeşilırmak, “Barınaklarda, yeni bırakılmış, yeni terk edilmiş veya hiçbir travmatik geçmişi olmayan hayvanlar da bulunuyor. Kaldı ki bu travmatik süreçlerin çözümü bazen çok kolay. Çok kısa bir çabayla o hayvanlar o psikolojiden, travmatik süreçten kurtarılabilir ve onları hayatımıza yaşam ortağı yapabiliriz. Bu konuda ne kadar fazla bilinçli yönlendirme yapılırsa sahipsiz hayvanların yuva bulması konusunda o kadar fazla adım atmış oluruz” dedi.
Sokak hayvanlarına karşı olumsuz önyargıların önüne geçebilmek için eğitimin önemine de vurgu yapan Yeşilırmak, “Her canlının yaşama hakkı ve özgürlüğü vardır. Aynı zamanda, her canlının eğitime ihtiyacı bulunur. Okullarda köpeğe yaklaşım şekilleri ve hayvan psikolojisi üzerine dersler verilmeli. Köpekler insanlara göre daha saf duygular besler.
İnsan gibi komplike bir canlı değil, net ve olduğu gibidir. Köpeğin yaptığı olumsuz hareketlerin altında çok büyük oranda insan faktörü vardır. Dolayısıyla bir köpek eğer olumsuz bir hareket sergiliyorsa onun altında insanın yarattığı bir travmatik durum vardır ve kaynağı insandır. Bizim bu travmatik olguları oluşturan durumları ortadan kaldırmamız gerekiyor. Bu da bilinçlendirme ve eğitim verilmesiyle mümkün. ” diye konuştu.
KARABULUT: HAYVANLARIN İHTİYAÇLARINA YÖNELİK DAHA BİLİNÇLİ OLMAMIZ GEREKİYOR
Sosyal medyanın bu tür sosyal sorumluluk projelerindeki gücüne dikkat çeken influencer Berkan Karabulut ise “Projeye ilişkin haber ulaştığında gerçekten çok heyecanlandım ve parçası olduğum için çok mutluyum.
Barınak ziyaretlerimizde, imkanlar dahilinde hayvanlara destek olunmak için çalışıldığını gördüm; ancak elbette yalnızca barınak personelinin çalışmaları yeterli olmayacaktır. Her birimizin hayvanların ihtiyaçlarına yönelik daha bilinçli olması gerekiyor. Bu anlamda sosyal medyanın gücü çok değerli. Bizim buraya gelme amacımız da bu. Umarım bu tarz projeler daha fazla olur ve bu farkındalığı topluma daha fazla yayabiliriz” şeklinde konuştu.
ARDAHAN BELEDİYE BAŞKANI DEMİR: ÇOK BÜYÜK MAMA İHTİYACI VAR
Ardahan Belediye Başkanı Faruk Demir mama bağışı çağrısında bulunarak, “Biz sadece mama istiyoruz. Sokaktaki hayvanları barınakta konuk ediyoruz, diğerlerine de mama veriyoruz. 3,5 yıl önce Kars Kafkas Üniversitesi’yle bir protokol imzaladık. Protokol kapsamında sokak hayvanlarını kısırlaştırma çalışmaları başlattık. Kendi barınağımızda da sistemimizi kurarak kısırlaştırma çalışmalarına başladık. İki veteriner hekimimiz bu kapsamda görev alıyor.
Mümkün olduğu kadarıyla belediye bütçemizden mama bütçesi ayırıyoruz ama mamalarımızın yüzde 95’i derneklerin ve duyarlı insanların yardımıyla geliyor. Ardahan’da bir mamamatik sistemi kurmayan çalışıyoruz. Ayrıca yemeklerimizi toplayarak sokak hayvanlarına veriyoruz. Yardımseverler sayesinde barınak ve sokaklardaki dostlarımızın mama sorunu olmuyor. Eğer Demirören Haber Ajansı’yla sesimizi duyanlar varsa bolca mama göndersin. Çünkü bizim 5 ilçemiz, 227 köyümüz var. Merkezde durumumuz iyi ama ilçelerimizde mamaya ve kısırlaştırmaya ihtiyaç var. Dolayısıyla bize ne kadar fazla mama gönderilirse çok mutlu oluruz. Çok büyük ihtiyaç var” diye konuştu.