Milli Yol Partisi Genel Başkanı Remzi Çayır, “Milli Yol ülkeyi akıl ve bilim ile yönetecek, masal ile yönetmeyecek. Bu ülkeyi masal ülkesi yapmayacağız” dedi.
Milli Yol Partisi Genel Başkanı Remzi Çayır, parti genel merkezinde haftalık gündem değerlendirme toplantısında konuştu. Çayır, özgürlüğün, fikir hürriyetinin olduğu yerde kalkınmanın olduğunu belirterek, “Bir yerde özgürlük varsa, fikir hürriyeti varsa, insan özgürse orada gelecek vardır, kalkınma vardır, umut vardır. Daha önce insani yaklaşım gereği, Türkiye’deki yasaların icabı hal edilmiş bir hakkı hükümet yok saymıştı. Emeklilikte yaşa takılanların (EYT) ahvali kazanılan hakkın gasp edilmesiydi.
Milletin hakkını uzun bir süre gasp etmiş haliyle sonradan hak ettiklerini verdiler. Millet hakkını aldı. EYT’deki iyileşmenin de iadenin de temel gayesi bu. 2023’te millet bir tercih yapacak. Ya yasakçılara ‘evet yasaklamaya devam edin, adaletsizlik yapanlara, adaletsizliğe devam edin’ diyecek ya da ‘böyle geldi böyle gitmeyecek’ diyecek. İnsanın hak ve özgürlüklerinin olduğu, insanın değerli olduğu bir sistemi öneren anlayışı tutacak, yani Milli Yol’u tutacak” dedi.
‘MİLLİ YOL ÜLKEYİ AKIL, BİLİM İLE YÖNETECEK’
Çayır, geçen yıl Almanya’ya iltica etmek için 6 bin Türk’ün başvuru yaptığını belirterek, “Bu yıl sayı 22 bin. Bu tabloyu yok etmenin yolu, bu ülkede üretim yapmaktan geçer, adalet ile yönetmekten geçer, fikrini, düşüncesini korkusuzca dile getiren insanların çoğalmasından geçer. Bir yerde fikir, inanç özgürlüğü varsa orada gelecek var, kalkınma var. Hiçbir işi planlı yapmadan gelişi güzel ülke yönetiyorlar. Ülkemizde bulunan göçmenler parti kursalar yüzde 7’nin üzerinde oy alacaklar ve Meclis’te grup kuracaklar. Plansız, programsız, öngörüsüz iktidarın Türkiye’yi getirdiği yer burası.
Milli Yol Partisi göçmenlerle ilgili geri dönüşün programını yapmış vaziyette. Milli Yol, akıl ile bilim ile rasyonel yaklaşım ile ülkeyi yönetecek, masal ile yönetmeyecek. Bu ülkeyi masal ülkesi yapmayacağız. Gelişmemiş Müslüman topluluklarda İslam kadın üzerinden tanımlanmaya çalışılır. Erkek ve kadının insan olduğu anlayışa bir türlü geçemedik. Kendileri sadece bir iktidar kaybedecek, bu toplum bir inanç, bir dava kaybetti, bir Kızılelma kaybetti. Afganistan’daki yönetim ya da geri kalmış Müslüman toplumlardaki yönetimlerin kadın üzerinden, çoluk, çocuk üzerinden kendini tanımlamasını reddediyoruz” ifadelerini kullandı.