Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde gündeme gelen zeytin yasasına enerji ve maden işçilerinden destek geldi. Enerji ve maden işçileri, yasa teklifinin hem zeytinciliği hem de madenciliği mümkün kıldığına dikkat çekerek, her kesimi gerçekçi ve akılcı düşünmeye, davranmaya davet etti.
TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu, “Elektrik Piyasası Kanunu ile Bazı Kanunlarda ve 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’ni görüşmek üzere bugün toplandı. Toplantı öncesinde ülkenin farklı bölgelerinden çok sayıda maden ve enerji işçisi Ankara’da bir araya geldi.
TES-İş ve Maden-İş Sendikası’na üye işçiler, öğlen saatlerinde önce Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı önünde, daha sonra da TBMM önünde bir araya gelerek zeytin yasasına destek verdi. Basın açıklamalarında bir konuşan TES-İŞ Başkanı İrfan Kabaloğlu, “Bugün Ankara’ya Meclis Sanayi Komisyonu’nda konuşulan bir şeyin yanında, bir başka şeyin karşısında durmak için gelmedik. Zira bizler bir şeyleri yapmak için bazı değerlerin yıkılmasına karşıyız. Biz emekten, çalışmaktan, üretmekten ve güzel yurdumuza değer katmaktan yanayız. Bizler yerin üstüne de altına da sahip çıkan, alın teri ile çalışan çok kutsal bir mesleğin emekçileriyiz. Bizler madenciyiz. Bizler termik santrallerde gece gündüz çalışıp enerji üreten işçileriz” dedi.
Rusya ve Ukrayna savaşından sonra yerel kaynakların, kömürün çok daha önemli olduğunu herkesin gördüğünü belirten Kabaloğlu, “Hepimiz biliyoruz kömürsüz bir yaşam dileyen Avrupa, Ukrayna-Rusya savaşıyla birlikte bunu erteledi. Ama Avrupa’nın değişik sivil savunma örgütleri bize dahi, sendikamıza yazı yolluyorlar. Diyorlar ki siz kömürden çıkın” diye konuştu.
‘HEM İŞİMİZE HEM AŞIMIZA HEM ZEYTİNİMİZE SAHİP ÇIKACAĞIZ’
“Biz sadece işimiz, aşımız için burada değiliz” diyen Kabaloğlu, şunları söyledi:
“Ülkemizin enerji kaynaklarına bu kadar ihtiyaç olduğu bir dönemde bazı çevrelerin itirazlarını görüyoruz. O nedenle biz hem işimize hem aşımıza hem zeytinimize sahip çıkacağız. Bu kesimler, ‘Biz zeytinleri kestirmeyiz’ diyorlar. Zaten biz de zeytinlerimizi kestirmeyeceğiz. Bugünün teknolojisinde zeytinlerin taşınabilir olduğunu herkes biliyor. Ama kamuoyunda zeytinler kesilecekmiş gibi algı yaratıyorlar. Biz zeytinlerin nasıl bir yöntemle nereye taşınacağını biliyoruz.
Hiç kimsenin kuşkusu olmasın daha bilimsel, daha teknolojik yöntemlerle o zeytinler taşınıp, üretime geçilip, insanlara sunulduğu yerleri biliyoruz. Bizim burada meclisten, siyasi partilerden ricamız enerjiye bu kadar ihtiyaç olduğu bir dönemde hem yeraltı kaynaklarımıza sahip çıkalım hem de binlerce kişinin işsiz, çocuklarımızın boynu bükük kalmasına izin vermeyelim. Çalışan arkadaşlarımızın işine aşına devam etmesini istiyoruz. Ülke ekonomisine katkı vermesini istiyoruz.”
Kabaloğlu, şöyle devam etti:
“Şu unutulmasın eğer bir tek zeytin ağacı kesilecek olursa karşısına ilk bizler çıkarız. Kendi sahamızda madencilikle zeytinciliğin ne kadar uyum içinde yaşatıldığının şahidiyiz. Görev yaptığımız linyit işletmelerinde tek bir zeytin ağacı kesilmemiştir. Madencilik faaliyeti yürüttüğümüz bölgelerdeki tüm zeytin ağaçları linyit işletmeleri ve santral işletmeleri tarafından taşınmaktadır. Hatta kapatılan maden sahalarımız üzerindeki bölgede on binlerce zeytin ağacımız bulunmaktadır. Bu ağaçlardan elde edilen zeytinyağlarını evlerimize de götürüyoruz. Cumhuriyetimizin 100. yılını kutlamaya yaklaştığımız şu günlerde ulu önderimizin çizdiği yolda muasır medeniyetler seviyesine ulaşmak için kömürümüzü de zeytinimizi de korumalı ve halkımız için değer yaratmalıyız.”