Büro Memurları Sendikası (BÜRO Memur-Sen) Genel Başkanı Yusuf Yazgan “3600 ek gösterge sistemi sil baştan düzenlenmeli” dedi.
Büro Memurları Sendikası (BÜRO Memur-Sen) Genel Başkanı Yusuf Yazgan, 3600 ek gösterge sisteminin yeniden gözden geçirilerek düzenlenmesi gerektiğini belirterek, “Birinci dereceye gelmiş, 4 yıllık fakülte mezunu kamu çalışanlarının tamamına 3600 ek gösterge verilmesinden yanayız. Bugün hükümetin, sayın bakanın bu çizgiye gelmiş olması da sevindirici yaklaşım. Bozulmuş olan 3600 ek gösterge sisteminin bize göre sil baştan yeniden düzenlenmesi gerekir” dedi.
Büro Memur-Sen Genel Başkanı Yusuf Yazgan, sendikanın Edirne Şubesi’nce gerçekleştirilen olağanüstü genel kuruluna katıldı. Yazgan, promosyonlarla elde edilen kazanımlara dikkat çektiği konuşmasında özellikle 3600 ek gösterge sisteminin sil baştan yeniden düzenlenmesi gerektiğini belirtti. Yaptıkları eylemler ve basın açıklamalarıyla 3600’ün kapsamını genişlettiklerini belirten Yazgan, 4 yıllık fakülte mezunu kamu çalışanlarının tamamının da 3600’den yararlanması gerektiğini söyledi.
3600 ek gösterge konusunda kapsamın yeterli olmadığını savunan Başkan Yazgan, “Türkiye genelinde biliyorsunuz 4 meslek grubuna 3600 verilecekti. Cumhurbaşkanlığından gelen taslakta ve çalışma bakanından gelen kanun teklifinde bu şekildeydi. Çıktık, eylem yaptık, mücadele ettik, kitlesel basın açıklaması yaptık.
Sosyal medya çalışmaları yaptık ve kamuda çalışan şube müdürleri, denetmenler, uzmanlar, başta olmak üzere büyük bir kitleye 3600 ek gösterge verilmesini sağladık. İnşallah bu da yürürlüğe girecektir. Yeterli mi? Değil. Birinci dereceye gelmiş, 4 yıllık fakülte mezunu kamu çalışanlarının tamamına 3600 ek gösterge verilmesinden yanayız ve bugün hükümetin, sayın bakanın bu çizgiye gelmiş olması da sevindirici yaklaşım.
Bozulmuş olan 3600 ek gösterge sisteminin bize göre sil baştan yeniden düzenlenmesi gerekir. Bu haliyle 3600 ek gösterge sistemi ek gösterge sistemi daha doğrusu, bu şekliyle uzun boylu gidemez. Onun için yeni bir toptan revizyon yapılması gerekir” dedi.
‘MÜCADELE VERİYORUZ’
Promosyonların revize edilmesi kapısını da Büro Memur-Sen’in açtığını kaydeden Yazgan, “Hak mücadelemiz devam ediyor. Kamu görevlilerinin promosyonları, adeta erimişti. Tuz parasına dönmüştü. Kamuoyunda yaptığımız basın açıklamalarla maaş promosyonlarının güncelliğini kaybettiği ve bankaların haksız yere zenginleştiğini kamuoyunun dikkatine sunduk.
Bundan sonra yapılan promosyon anlaşmalarıyla, Adalet Bakanlığı’nda 25 bin, Ticaret Bakanlığı’nda 20 bin, SGK ve İŞKUR’da 22 bin gibi rakamlarla promosyonların hak ettiği noktalara çıkmasını sağladık. Gençlik Spor’da inşallah önümüzdeki günlerde mücadelemiz sürüyor. Daha üst noktaya kamu görevlileri için daha fazlasını nasıl alabiliriz? Bir aydır yaklaşık Gençlik Spor’un promosyonuyla ilgili mücadele ediyoruz.
Promosyonların revize edilmesi kapısını da yine sendikamız Büro Memur-Sen açtı. Bizler açtık. 8 ay geçmiş, alınan promosyon erimiş. Bununla ilgili artık revize edilmesiyle ilgili de bir kapı açıldı. Kurumlar da bunları tek tek revize işlemlerini gerçekleştiriyor. Bunun mücadelesinde veriyoruz” diye konuştu.
Dünyada ve Türkiye’de ciddi enflasyon olduğunu, bu nedenle eşel mobil sistemine geçilmesi gerektiğini kaydeden Yazgan, şunları söyledi:
“Bu enflasyonun önü alınması gerekir. Enflasyon sabit gelirlilerin gelirini alıp götürüyor. 6 ayda bir verilen memur zamlarını bu enflasyonu alıp götürüyor. Önceki dönemlerde işin eşel mobil olarak tanımlanan aylık enflasyon farkının verilmesi sistemine dönülmesi lazım.
Bunu biz kamuoyunda birçok defa basın açıklamalarıyla dile getirdik. 6 ayda bir zam veriliyor ama verilen zam 6 ay içerisinde ortadan kaybolup gidiyor. Onun için aylık enflasyon hesabı ve aylık enflasyon farkı ödemesine hükümetin acilen geçmesi gerekiyor. Bunu kamuoyunda işledik ve büyükşehirlerde yaşayan kamu çalışanlarına acilen büyükşehir farkı verilmesi lazım. Kira fiyatlarındaki artışı yine birçok defa basın açıklamalarıyla işledik.
Şu anda büyükşehirler başta olmak üzere turizm bölgelerinde ve bazı illerde kira fiyatları astronomik bir şekilde artmış durumda. Kamu çalışanlarının ev almayı bırakın, kira fiyatını karşılayacak bu anlamda durumu bulunmamakta. İşçiyle memur arasındaki maaş farkları da tabi burada değerlendirilmesi gereken bir konu. Burada da bir dengenin oluşması gerekiyor. Bunların yeniden gözden geçirilmesi gerekiyor.”