Edirne’de, Tunca Nehri’nin kollarından biri olan Hasanağa Deresi’nde balık ölümleri yaşandı. Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü ekipleri sudan ve ölü balıklardan numune alıp inceleme başlattı.
Merkeze bağlı Hasanağa köyünden geçen ve bölgenin önemli su kaynaklarından olan Tunca Nehri’nin kollarından Hasanağa Deresi’nde bu sabah siyah akması sonrası balık ölümleri görüldü. Köylülerin ihbarı üzerine bölgeye sevk edilen Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü ekipleri, sudan numune alıp inceleme başlattı. Tarım arazilerinin sulandığı ve hayvanların su içtiği derede ve kıyıda çok sayıda balığın öldüğü görüldü.
‘ŞEHİR ÇÖPLÜĞÜNDEN GELİYOR’
Hasanağa köyü muhtarı Mehmet Üstün, daha önce de balık ölümlerinin yaşandığı derede kirliliğin nedenin 3 kilometre uzaklıktaki Edirne Katı Atık Düzenli Depolama ve Bertaraf Tesisi olduğunu öne sürdü. Dereyi şehir çöplüğünün kirlettiğini söyleyen Üstün, “Daha önce de defalarca bu olayı yaşadık.
Köyümüzün 3 kilometre üzerinde katı atık bertaraf tesisi, yani yeni şehir çöplüğümüz var. Burada biriken suları, serbest bir şekilde salımı yapıyorlar ve deremiz bu halde koyu renk akıyor. Yaklaşık 1 saat önce bana haber geldi. Hemen Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Müdürünü, Valiliği aradım. Tarım ve Orman İl Müdürlüğü ve Ziraat Odası’nı bilgilendirdik.
Ekipler bir an önce geldiler, çalışmaya başladılar. Sadece balıklar değil, derenin etrafını gezdiğimiz zaman sudaki tüm canlılar ölüyor. Küçük kanatlı hayvanlar, güvercinler su içsin ölüyorlar. Ama bu firma ısrarla suyu bu şekilde salmayı sürdürüyor. Daha önce defalarca ceza kesilmesine rağmen yine devam ettiriyorlar” dedi.
Derenin bölgenin önemli su kaynaklarından olduğunu ifade eden Üstün, “Deredeki suyu küçükbaş ve büyükbaş hayvanlarımızın sulamasında, tarım için tarlalarımızda, bahçelerimizde sulama amaçlı kullanıyoruz. Köyümüzün tam ortasından akıyor. İnsanlar ve hayvanlar sürekli bu su ile iç içe.
Bizim köyün altında Büyükdöllük köyü var. Onun kenarından Tunca Nehri ile birleşiyor. Tunca’dan Enez’e kadar sürükleniyor. Kaynağı Kalkansöğüt’ten başlıyor. Oradan buraya doğru geliyor ve çöplükten bu kirlilik meydana geliyor. Çöplük kurulmadan önce hiç böyle bir şey yaşamadık” diye konuştu.
‘HAYVANLARINIZI DEREYE SALMAYIN’ DİYE UYARDIK
Ziraat Odası Başkanı Hüseyin Arabacı ise durumu haber aldıktan sonra çevre köyleri de arayarak ‘Hayvanlarınızı dereye salmayın’ uyarısında bulunduğunu ve ziraat odası olarak da üyelerini ayrıca bilgilendirdiklerini belirtti.
Arabacı, “Uzun zamandan beri tarımsal faaliyetlerin artması, ülke ekonomisine katkı sağlamak için sulamanın ne kadar önemli olduğuna değiniyorduk. Dere üzerinde de tarımsal sulamanın, hayvancılığın yapıldığı bir deredeyiz. Şu anda bir sürü balık ölümleri görüyoruz. Muhtarımız birçok üreticimizi bilgilendirdi.
Buranın altındaki Büyükdöllük muhtarımızı aradı, ‘Hayvanlarımızı dereye salmayın, dikkat edin’ diye uyarı yaptı. Ama biz bunu görmezsek, biz görene kadar bazı hayvanlarımız dereden su içerse, tarımsal sulamada bu zehirli su ile sulama yapılırsa ciddi bir kayıp olur. Hem ülke ekonomisine kayıp olur hem de canlı hayvanlarımızın ölümüne sebep olur” dedi.
‘ÇOK SAYIDA GÜVERCİNİM SU İÇTİ ÖLDÜ DEDİ’
Dere kenarındaki evinde güvercin besleyen bir köylünün kendisine ‘Dereden su içen çok sayıda güvercinim öldü’ diye sitem ettiğini ifade eden Arabacı, “Hepimize zararı olan bir şey. Biz, bu şirketin zehirli suları nehre salmamasını istiyoruz. Daha önce uyarıldı, cezalar kesildi. Hâlâ salmaya devam ediyor. Yetkililerin denetimlerini daha sık yapıp şirketle görüşerek gerekli müdahaleyi yapması gerekiyor. Çünkü üreticilerimiz bu işten ciddi bir zarar görüyor” dedi.