Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Artık geri kalmış ülkeler silsilesi içerisinde değil, az gelişmiş de değil; Türkiye de artık gelişmiş ülkeler programı içerisinde yerini aldı” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi’nde ‘e-İnsan Programı’nda konuştu. Erdoğan, demokrasi ve kalkınma devrimlerinin gerisinde hep ‘önce insan’ anlayışı olduğunu vurgulayarak, “Türkiye’nin kalkınmasını sadece yollarda, köprülerde, binalarda aramak eksik bir yaklaşımdır. Asıl büyük kalkınma atılımını eğitimi ile öğretimi ile sosyal destekleri ile insan kaynağımızı geliştirmekte gösterdik.
Milletimizin kahir ekseriyeti uzunca süre kaliteli hayat sürme, sosyal devlet güvencesine kavuşma, velhasıl insan olmanın gerektirdiği birçok kaynaktan faydalanamamıştır. Geçtiğimiz 20 yılda ülkemize kazandırdığımız ve asırlık kayıplarımızı telafi ettiğine inandığımız her bir eser ve hizmet işte bu eksiklikleri giderme amacı taşıyordu. Hamdolsun bugün 81 vilayetimizdeki 85 milyon vatandaşımızın her biri eğitim öğretimden sağlığa, ulaşımdan spora tüm alanlarda belirli bir standardın üzerinde hayat kalitesine sahiptir” dedi.
‘ESTETİKTE ÇOK CİDDİ OPERASYONLAR GERÇEKLEŞİYOR’
Erdoğan, sağlık hizmetlerini ilk nefesten son nefese kadar hayatın her alanını kapsayacak şekilde gelişmiş ülkelerin dahi çok üzerinde standartlarda verdiklerini kaydederek, “Şu anda bu noktada hocalarımız çok çok başarılı operasyonlar gerçekleştiriyorlar. İşte en son malum Bartın’daki Amasra olayında 41 şehidimiz var.
Ancak bu 41 şehidimizin dışında bütün oradaki yaralılarımıza anında müdahale ile onları sağlıklarına kavuşturmak, 6 tane de ağır olan ki bir tanesinin şuuru açıktı; hastanede ziyaret ettim. Diğer 5 tanesinin durumu biraz sıkıntılı. Ve belediye başkanlığım döneminde İstanbul’da yanık için bir hastane veya hastanede böyle bir bölüm yoktu. Bir tane vardı. Orayı gezdim.
Gezdiğimde maalesef paslı küvetler vardı; ama biz şimdi bunları aştık. Şu anda bizim şehir hastanelerimizde böyle bir sıkıntı yok ve İstanbul’daki Çam Sakura Hastanemizde tedavi gören bu yanık durumları ağır olan bu hastalarımız şu anda Türkiye’de adeta bir numara konumunda olan profesörlerimiz tarafından tedavileri yapılıyor. Estetikte şu anda yine aramızda olan hocalarımız Türkiye’de çok çok ciddi operasyonlar gerçekleştiriyorlar. Nereden nereye geldiğimizi söyleme bakımından bunlar çok önemli” dedi.
‘HAVALİMANI SAYIMIZ 58 OLDU’
Erdoğan, terörle mücadele konusunda ise, “Terörle mücadeleden sınır emniyetine ve asayişe kadar tüm alanlarda huzuru tesis ederek, insanların gece gündüz güven içinde hayatlarını sürdürebilmelerini sağladık. Hatırlayın; Güneydoğu’da belli saatten sonra dışarı çıkmak mümkün değildi; ama şimdi gece saat 12’ye 1’e kadar vatandaşlarımız dışarıda bütün kafelerde, restoranlarda geziyorlar. Böyle bir durumları var. Buralara geldik.
Bu durumları gördük. Bunlar durup dururken olmadı. Büyük bir azmin, kararlılığın neticesinde bunu gerçekleştirdik. Ülkenin 4 bir yanında eğer bu huzur varsa, konfor varsa, güvenli ulaşımı temin eden uçak seferleri başladıysa ki göreve geldiğimiz Türkiye’de 26 havalimanımız vardı. Şimdi 58 havalimanına ulaştık.
Türkiye’nin 4 bir yanında havalimanına indikten sonra yarım saat bilemediniz 45 dakikada evinize ulaşabiliyorsunuz. Göreve gelirken, ‘batıda ne varsa doğuda da, güneydoğuda da o olacak’ demiştik ve bunu başardık. Zira burası Türkiye. Artık geri kalmış ülkeler silsilesi içerisinde değil, az gelişmiş te değil; Türkiye de artık gelişmiş ülkeler programı içerisinde yerini aldı” diye konuştu.
‘DEĞERLERİ ESAS ALAN BİR İNSAN KAYNAĞI KÜLTÜRÜ OLUŞTURMANIN PEŞİNDEYİZ’
Erdoğan, Türkiye’nin dijitalleşme sürecinde 900’den fazla kurumunun 6 bin 800’den fazla hizmetiyle 61 milyon kullanıcı sayısına ulaşan e-Devlet kapısı uygulamasıyla dünyada ilk sıralara yerleştiğini belirterek, “Her alanda cumhuriyet tarihinde yapılanların tamamını 5’e, 10’a katlayan benzer atılımları saymak mümkündür.
Gelişen, büyüyen, modernleşen Türkiye’de diğer alanlar gibi özel sektörü ve kamu kesimiyle çalışma hayatı da büyük değişime uğramıştır. Kamu personel rejiminin hükümetlerimiz döneminde değiştirmekte en çok zorlandığımız, halen de istediğimiz seviyeye getiremediğimiz alan olduğunu itiraf etmek isterim.
Ülkemizde kamu; diğer hususlarda olduğu gibi insan kaynakları yönetiminde de lokomotiftir, moderndir, belirleyici role sahiptir. Bu anlayışla yeni yönetim sistemimizi tasarlarken ‘doğrudan cumhurbaşkanlığına bağlı bir insan kaynakları ofisi kuralım’ dedik ve kurduk.
Amacımız bu yapının öncülüğünde hem kamunun hem de genel olarak ülkenin insan kaynağı projeksiyonunu ve yönlendirmesini yapmaktır. Birleşmiş Milletler kalkınma hedefleri ile de uyumlu bir şekilde yürüttüğümüz çalışmalarımızda fırsat eşitliği, şeffaflık, hesap verilebilirlik, yenilikçilik ve liyakat gibi değerleri esas alan bir insan kaynağı kültürü oluşturmanın peşindeyiz. Şu anda bunu kovalıyoruz.
İnsan kaynakları ofisimiz tarafından bu amaçla geliştirilerek, uygulamaya konulan sistemlerin tamamı da yerli ve milli olarak hazırlanmıştır” diye konuştu.