Tekirdağ’ın Çorlu ilçesinde 25 kişinin hayatını kaybettiği tren kazasıyla ilgili 13 sanıklı 11’inci duruşma başladı. Kazada oğlu Arda Sel ile eşi Hakan Sel’i kaybeden Mısra Öz, davanın kendileri için yeni başladığını söyledi.
Edirne’nin Uzunköprü ilçesinden İstanbul Halkalı’ya gitmek için hareket eden, 362 yolcu ve 6 personelin bulunduğu tren, 8 Temmuz 2018’de Tekirdağ’ın Çorlu ilçesi Sarılar Mahallesi yakınlarında raydan çıkarak devrildi. Kazada 7’si çocuk 25 kişi yaşamını yitirdi, 328 kişi de yaralandı.
Çorlu Cumhuriyet Başsavcılığı’nca kazanın meydana gelmesinde kusurlu bulunan TCDD 1’inci Bölge Müdürlüğü Halkalı 14’üncü Demiryolu Bakım Müdürlüğü’nde müdür olarak görev yapan Turgut Kurt, Çerkezköy Yol Bakım Şefliği’nde çalışan Yol Bakım ve Onarım Şefi Özkan Polat, Yol Bakım Şefliği’nde Hat Bakım ve Onarım Memuru Celaleddin Çabuk ile TCDD bünyesinde çalışan ve mayıs ayındaki yıllık umumi muayene raporunda imzası bulunan Köprüler Şefi Çetin Yıldırım hakkında ‘taksirli ölüme ve yaralanmaya neden olmak’ suçundan 2’şer yıldan 15’er yıla kadar hapis istemiyle Çorlu 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı.
9 GÖREVLİYE DAHA DAVA AÇILDI
Sanıkların tutuksuz yargılandığı dava sürürken, Çorlu Cumhuriyet Başsavcılığı alınan yeni bilirkişi raporunun ardından soruşturmanın genişletilmesine karar verdi. Başsavcılık, kazanın meydana gelmesinde hava durumunun takip edilmemesi, hava durumunun takip edilememesi nedeniyle olumsuz hava koşullarında demir yolu hattının özel olarak muayene edilememesi, menfezin ve çevresindeki hat kesimin gerekli bakımlarının, temizliğinin, yabani otla mücadelesinin yapılmaması, kaza yeri menfezinin İstanbul istikametindeki büzün tıkalı olması nedeniyle, büze gelen yağmur suyunun aradaki kanal vasıtasıyla kaza menfezine yönelmesi sebeplerinin etkili olduğunu değerlendirdi.
Değerlendirmenin ardından başsavcılık; kazada sorumlulukları bulunduğunu anlaşılan, TCDD 1’inci Bölge Müdürlüğü’ndeki 9 görevli hakkında, ‘taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve neden olmak’ ve ‘bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olmak’ suçundan Çorlu 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde 3 yıldan 15 yıla kadar hapis istemiyle dava açtı.
Haklarında kamu davası açılan TCDD görevlileri, olay tarihinde TCDD 1’inci bölge müdürü N.A., bölge müdürlüğünde bakım servis alanlarından sorumlu müdür yardımcısı L.M., bakım servis müdürü M.K., üstyapıdan sorumlu bakım servis müdür yardımcısı L.K., altyapıdan sorumlu bakım servis müdür yardımcısı N.A., yol kontrolü olarak görev yapan B.O., inşaat mühendisi T.B.Ö., mühendis olarak görev yapan D.P. ve K.B. de bugün görülen 11’inci duruşmada yargılanmaya başlandı.
‘DAVA YENİ BAŞLIYOR’
Sanık sayının 13’e çıktığı duruşma öncesinde kazada hayatını kaybedenlerin aileleri ve bazı yaralılar, duruşmanın yapıldığı Halk Eğitim Merkezi önüne yürüdü. Kazada oğlu Arda Sel ile eşi Hakan Sel’i kaybeden Mısra Öz, davanın kendileri için yeni başladığını söyledi. Öz, “Bugün Çorlu’nun 11’inci duruşması için buradayız. Çorlu tren katliamı davası aslında biz, aileler için yeni başlıyor.
Davaya 9 tane yeni sanık eklendi. Fakat bu 9 yeni sanıkla ilgili olarak şu anda ne yazık ki 2 üst düzey yöneticinin, müdürün mazeret bildirmesiyle birlikte burada aktif olarak bulunamayacaklar. Aynı zamanda en üst sınırdan bilinçli taksirle ölüme sebebiyet vermekten yargılanan M.K. de SEGBİS ile katılacak. Biz, bunu son dakika öğrendik” dedi. Daha sonra aileler, güvenlik kontrolünden geçerek salona alındı.
Duruşmaya tutuksuz yargılanan 13 sanıktan 10’u ile tarafların avukatları katıldı. 2 sanığın mazeret bildirirken, M.K.’nin SEGBİS ile katılacağı duruşma, iddianamenin okunmasıyla başladı.
MÜMİN KARASU HAKKINDA TUTUKLANMAYA YÖNELİK YAKALAMA KARARI
Tekirdağ’ın Çorlu ilçesinde 25 kişinin hayatını kaybettiği, 328 kişinin yaralandığı tren kazasıyla ilgili 13 sanıklı 11’inci duruşmaya sanıklardan 10’u katılırken, TCDD 1’inci Bölge Müdürü Nihat Aslan ve Bölge Müdür Yardımcısı Levent Muammer Meriçli mazeret sunarak, Bölge Demiryolu Bakım Müdürü Mümin Karasu ise Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katılacağını beyan etmesine karşın duruşmaya katılmadı.
SANIKLAR SAVUNMALARINI YAPTI
Duruşmada iddianamenin okunmasının ardından sanıklar savunmalarını yaptı. Sanıklardan Altyapıdan Sorumlu 1’inci Bölge Bakım Servis Müdür Yardımcısı Nizamettin Aras, hava durumunu takip etmek gibi bir durumunun olmadığını, kendisinin üzerine atılan suçlamaları kabul etmediğini söyledi. Aras, “Benim hava durumunu takip etmek gibi bir görevim yok.
Ben bilgi verilen bir personelim. Altyapı incelemesini yapmamakla suçlanıyorum, ama ben bunu yapan personel değilim. Ben tabii ki oto turnelere çıkıp demir yolunu kontrol ediyorum. Eğer bize bir rapor gelirse o noktalarda durur öncelik sırasına göre müdahale ederiz. Bizim o gün yağıştan haberimiz bile olmadı. Nedense burada ben sorumlu görülüyorum? Birinci derece karar verici servis müdürüdür. Beraatimi talep ediyorum” dedi.
Sanıklardan yol kontrolörü Burhan Ortancıl, üzerine atılı suçlamaları kabul etmediğini, kaza öncesi kontrole gitmediğini söyledi. Ortanca, “Zamanı gelmediği için kaza öncesi herhangi bir kontrole gitmedim. Kendi başıma göre hareket etmek gibi bir yetkim yok. Aşırı sıcak, aşırı yağmur ve kar sonrası bakımların nasıl yapılacağı mevzuatta bellidir. Köprü mühendisliği uzmanlık gerektiren bir alandır, ben köprü mühendisi değilim, benim bu konuda yetkim yok, beraatimi talep ediyorum” diye konuştu.
Davada yargılanan mühendis Tevfik Baran Önder ise görevi olmadığı işlerden dolayı suçlandığını ve üzerine atılı suçlamaları, kendisine yüklenen suçlardaki görevleri kendisinin yapmadığını dile getirdi. Önder, “Ben köprü mühendisi olarak görev yapmıyorum. Benim görevim sadece 8 metrenin üzerindeki köprülerin muayenesini yapmak.
Köprü mühendisi olmadığım için eksikliklerin giderilmesini belirlemek gibi bir görevim yok. Burada genel anlamda altyapı işlerinde spesifik olarak bir görevlendirmem yok. Kazadan sonra bakım müdürlükleri görevlendirmesi yapılmıştır. Ama benim hiç böyle bir görevlendirmem olmadı. Bakım programının hiçbir sayfasında benim imzam yoktu” dedi. Sanıklardan mühendis Deniz Parlak da davaya konu olan suçlamaların kendi görev alanları dışında olduğunu söyledi.
‘MAHKEMEDEN ADALET BEKLİYORUZ’
Sanık savunmalarının ardından mahkeme heyeti müştekilere söz verdi. Davada söz alan, kazada ölen Arda Sel’in annesi Mısra Öz, 1550 gündür oğlunun özlemiyle yaşadığını belirterek, “Sabahın 9’dan bu saate kadar burada savunmaları dinledik. Bakın ben 1550 gündür oğlumun özlemiyle yaşıyorum. Sanıklar ifadelerinde kendilerine ve üstelerine işin ucunun dokunmaması için gayret ediyor.
Biz burada yıllarca adalete susadık. Biz mahkemeden adalet bekliyoruz. 7’si çocuk 25 kişinin hayatını kaybettiği bu olayın sanıkları halen dışarıda ve görevlerine devam ediyorlar. Mümin Karasu’nun buraya gelerek bizlerin karşısında ve siz yüce mahkemenizin huzurunda ifade vermesini istiyoruz” diye konuştu.
KARASU HAKKINDA TUTUKLAMA KARARI
Gece yarısına kadar süren duruşmada mahkeme heyeti TCDD 1’inci Bölge Müdürlüğü’nde Bakım Servis Müdürü olan ve duruşmaya SEGBİS ile katılması beklenen ancak katılmayan Mümin Karasu’nun tutuklanma talebiyle yakalanmasına karar verdi.
Mahkeme, TCDD Üst Yapıdan Sorumlu Bölge Bakım Servis Müdür Yardımcısı Levent Kaytan, Altyapıdan Sorumlu Bölge Bakım Servis Müdür Yardımcısı Nizamettin Aras, Yol kontrolörü Burhan Ortancıl, mühendisler Tevfik Baran Önder, Deniz Parlak ve Kubilay Başkaya, Bakım Servis Alanlarından Sorumlu Müdür Yardımcısı Levent Meriçli ve TCDD 1’inci Bölge Müdürü olarak görev yapan Nihat Aslan hakkında da yurt dışı çıkış yasağı koyarak, adli kontrol şartı getirdi. Duruşma, 11 Ocak 2023 tarihine ertelendi.