8’inci Uluslararası Yeni Nesil Savunma Sanayii Konferansı’ Ankara’da gerçekleştirildi. Konferansta konuşan Türksat Uydu Haberleşme Tekrarlayıcı Alt Sistem Uzmanı Fatih Ayhan, “Yeni nesil haberleşme uyduları için en önemli gelecek teknolojilerden biri esnek görev yükleri ve antenler” dedi.
IMC Organizasyon tarafından SAHA İstanbul, THYSSENKRUPP, ŞENMAK Makina, BUREAU VERITAS desteğiyle bir otelde gerçekleşen konferansa, sektörün önde gelen isimleri bir araya geldi. Konferansta, sektörle ilgili üst düzey yöneticiler, güncel sektörel gelişmeler hakkında sunum yaptı.
Türksat Uydu Haberleşme Tekrarlayıcı Alt Sistem Uzmanı Fatih Ayhan, burada yaptığı konuşmada, Türksat olarak uydu alanında Türkiye’de tek operatör olmanın verdiği sorumlulukla tedarik ettikleri uydu projelerinde yerli katkı olmasına önem verdiklerini söyledi. Ayhan, “Daha önceki uydu projelerinde de benzer çalışmalar yapıldı ama Türksat 5A ve 5B projeleri ile birlikte projenin planlama aşamasında yerli katkı için Türkiye’deki üreticilerden neler alıp uydu üzerinde değerlendirebileceğimiz konuştuk.
Tüm bunları değerlendirdiğimizde ASELSAN’ın da önerdiği düşük gürültülü güç yükselteci ve almaç (Receiver) ekipmanları üzerinde karar kıldık. Fırlatılan 5B uydusunda bu ekipmanlar aktif olarak çalışıyorlar. Bu da hepimiz için gurur verici. Bu ekipmanlarla birlikte uzayda haberleşme uydularında kullanılan ilk yerli geliştirilerek üretilen ekipmanlar olmuş oldu. Bundan sonraki çalışmalarımızda Türksat yaptığı iş gereği sürekli uydu tedarik etmek durumunda olan bir kurum. Dolayısıyla sonraki uydu projelerinde de bu iş birliğini sürdürebilmek için çeşitli anlaşmalar yapıyoruz” diye konuştu.
‘BU TİP ÇALIŞMALARI DESTEKLİYORUZ’
Türksat’ın her uydu projesinin bütün üreticiler için çok önem arz ettiğini kaydeden Ayhan, şunları söyledi:
“Projenin diğer parametrelerini de göz önünde bulundurarak yerli ve milli olarak geliştirilen herhangi bir ekipmanı uyduda görmek için de bizde elimizden gelen gayreti gösteriyor, bu tip çalışmaları destekliyoruz. Önümüzdeki uydu projelerinde de benzer hatta daha geniş çaplı ekipman ve alt sistem faaliyetlerine devam edeceğiz. Yeni nesil haberleşme uyduları için en önemli gelecek teknolojilerden biri esnekliktir. Mevcut teknolojilerle bir haberleşme uydusu için ortalama 15 yıl servis ömrü öngörüyorsunuz. Yani uzaya gönderdiğiniz bir haberleşme uydusu en 15 yıl hizmet verecek.
Bir uydunun fizibilite aşamasında önünüzdeki 15 hatta daha uzun yıllar için daha sonra değiştiremeyeceğiniz kapsama alanlarını planlamaya çalışıyorsunuz. Bu sebeple yeni nesil haberleşme uydu teknolojilerinde en önemli kriterlerden biri esneklik. Bunu sağlayacak teknolojiler üzerine çalışılıyor, üretilen ürünler var. Dolayısıyla yeni nesil haberleşme uydularında göreceğiniz teknolojilerden biri esnek görev yükleri ve antenler. Bu esneklik sayesinde uyduyu fırlattıktan sonra kapsama alanının sabit bir yerde kalmasındansa ihtiyaç duyulan bant genişliğinde istenilen kapsama yönlendirme şansı olacak.”
HABERLEŞME UYDULARININ GELECEĞİNİ ANLATTI
Haberleşme uydularının geleceği ile ilgili daha küçük platformlar ve uydular geliştirilmeye başlandığını ifade eden Ayhan, şunları kaydetti:
“Daha gelişmiş görev yükleri bulunuyor ve çalışmalar devam ediyor. Uyduların itki sistemleri 15-20 yıl önce 3A dönemindeki 12-13 yıllık servis ömürleri şu anda 25-30 yıllara çıktı. Bu da uyduların yakıt sistemleri ile ilgili bir durum. Farklı uzay araçlarıyla uyduların yörüngedeyken müdahale edilerek yörüngesinin değiştirilmesi, hizmet ömrünün uzatılması gibi çalışmalar var. Bunlar önümüzdeki süreçte görebileceğimiz gelişmelerdir. Bunlarla paralel olarak uydunun hem kontrolü hem işletmesi ile ilgili yer sistemlerinde de ciddi gelişmeler, yapay zekanın girdiği durumlar görüyoruz.
Bir de eklemeli imalat denilen hem uydunun platform tarafında hem de görev yükü tarafındaki ekipmanlarda giderek önemi artan bir konu var. Bizim tedarik ettiğimiz bütün projelerde yeni ihalelerin hepsinde uzay sektöründe de çok sık karşımıza çıkmaya başladı. Türksat 6A ile edinilen hem itki sistemleri hem platform hem de görev yükü anlamında bir sürü tecrübe var. Önümüzdeki süreçte de bu kazanımların kaybedilmeden bir sonraki projelerde kullanıldığını görmek en büyük arzumuz.”