Saç dökülmesinin kadın ve erkeklerde sık karşılaşılan, hastaların yaşam kalitesini olumsuz yönde etkileyen bir sorun olduğunu belirten Saç Ekim Uzmanı Nihat Tüney, mevsim geçişlerinde saç dökülmesi konusunda uyarılarda bulundu.
Nihat Tüney, “Aslında her saç teli, gelişimini tamamladığında dökülür. Mevsimsel saç dökülmesiyle ilgili farklı görüşler olsa da bu dönemlerde gözle görülür bir dökülme olduğu ortada. Mevsimsel saç dökülmeleri özellikle kadınlarda daha sık gözleniyor. Sebebinin ise büyük oranda mevsimsel geçişlerde gözlenen hormonal değişikliklerden veya stresten kaynaklandığı düşünülüyor” dedi.
DENİZ TUZU, KLOR VE GÜNEŞ SAÇLARI YIPRATIYOR
Yaz aylarında maruz kalınan deniz tuzu, havuz kloru, güneş ışınları gibi çevresel faktörlerin de saçlarda yıpranmaya neden olup dökülmeyi artırdığını söyleyen Nihat Tüney, “Araştırmalarda, yaz aylarında kafatasını güneş ışınlarından korumak için saç uzama hızının arttığı ve dökülmenin azaldığı gözlemleniyor. Havaların soğumaya başlamasıyla ise doğal dökülmesi geciken saçlar, Eylül-Kasım ayları arasında hızla dökülüyor. Günde ortalama 100-150 saç telinin dökülmesi normal kabul ediyor” ifadelerini kullandı.
İKİ AYDAN UZUN SÜREN DÖKÜLMELERDE DOKTORA BAŞVURUN
Mevsimsel dökülme ya da yoğun dökülmenin iki aydan uzun süremesi durumunda doktora başvurulması gerektiğini söyleyen Nihat Tüney, “Kişinin kullandığı ilaçlar veya saçlara yapılan yoğun kimyasal ve yüksek ısı gibi fiziksel faktörler de saç dökülmesini artırır. Saçın gelişimi için gerekli olan protein, vitamin, mineral, aminoasitler ve esansiyel yağ asitlerinin eksikliği de yine saç dökülmesini artıran önemli sebeplerdendir. Beslenme ile saç dökülmesi arasındaki ilişki sadece mevsim geçişlerinde değil tüm sene boyunca devam ediyor.
Saçlarımız genel olarak içten beslenir, dıştan desteklenir. Saçlar, kemik iliğinden sonra vücudumuzda en hızlı gelişen dokudur. Dolayısıyla bu hızlı büyüme için proteine, vitaminlere ve minerallere ihtiyaç duyar. Bunların eksikliği durumunda ise saç dökülmesi görülür ve/veya mevcut saç dökülmesi şiddetlenir. Dökülmeyi önlemek için öncelikle saç dökülmesinin sebebi belirlenmeli. Saç dökülmesi genellikle fizyolojiktir. Ancak genetik yapının veya altta yatan bir hastalığın belirtisi de olabilir. Bu nedenlerden ötürü muhakkak doktor kontrolü yapılmalı” dedi.
SAÇ DÖKÜLMESİNİ ENGELLEYEN TEDAVİLER KİŞİYE ÖZEL OLMALI
Saç dökülmesiyle başvuran hastada ayrıntılı öykü, fiziki muayene, çeşitli laboratuvar tetkikleri ve girişimsel tanı yöntemleri ile saç dökülmesi nedeninin belirlendiğini ifade eden Nihat Tüney son olarak şunları söyledi:
“Genel olarak saç dökülmesi; erkek tipi genetik dökülmeler, tepkisel saç dökülmesi, deri hastalığı, saç hastalığı, bağışıklık sistemi hastalığı, enfeksiyonlar, hormonal nedenler, fiziksel veya kimyasal faktörler, doğuştan olan hastalıklar ve tümörlere bağlı gelişebilir. Tüm bunlara ek olarak saç dökülmelerinde destek tedaviler de önemlidir. Destek tedavileri genel olarak takviye edici gıda olarak bilinir ve başlıca demir, selenyum, biotin, çinko, esansiyel yağ asitleri, A vitamini, B vitamini kompleksi, E vitamini ve niasin gibi çok çeşitli vitamin, mineral ve aminoasitleri içerir. Saç dökülmesine yönelik ürünleri ortalama 3-4 ay kullanıp ara vermekte fayda var. Ancak saç dökülmesi kronik bir hastalığa bağlı olan kişilerde bu süre uzatılabilir. Yani tüm hastalıklarda olduğu gibi saç dökülmesinde de hastalık değil, hasta vardır. Tedaviler kişiye özel planlanmalıdır.”