Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Adnan Ayaz, “Eğer deniz suyunda hızlı soğuma gerçekleşirse müsilajla tekrar karşı karşıya kalmayız” dedi.
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Adnan Ayaz, Marmara Denizi’nde 2020’de etkili olan müsilajın, bu sene mevsimsel faktörlere göre belirleneceğini belirtip, “Eğer deniz suyunda hızlı bir soğuma gerçekleşirse müsilajla tekrar karşı karşıya kalmayız” dedi.
Marmara ve Ege Denizi’nde 2021’in Mart ayı itibarıyla müsilaj etkisini göstermeye başladı. Deniz yüzeyinde zamanla etkisini artıran müsilaj, özellikle balıkçıların kabusu olurken, turizm sektörünü de etkiledi. Sorunun çözümü için Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından Haziran 2021’de 22 maddeden oluşan ‘Marmara Denizi Eylem Planı’ açıklandı. Yapılan çalışmalarla müsilaj etkisini kaybetti. Kış aylarının yaklaşmasıyla deniz suyu sıcaklığında yaşanacak değişim ise müsilajın tekrar görülme ihtimalini akıllara getirdi.
‘MÜSİLAJ OLDU AMA SUYUN ÜZERİNDE GÖRÜLMEDİ’
ÇOMÜ Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Adnan Ayaz, geçen yıl yaşanan müsilaj olayının ekstrem durum olduğunu söyledi. Müsilajın her yıl olduğuna dikkat çeken Ayaz, “Her yıl kış mevsiminde az miktarda da olsa müsilaj olayı olurdu. Bu yıl itibariyle baktığımızda müsilaj olayı bizi etkilemedi ancak yine müsilaj bizim eskiden bildiğimiz kadarıyla oldu. 10 Haziran’da Bandırma’nın Çakılköy önünde Tavşan Adası mevkisinde 7 ile 14 metre arasındaki müsilaj görüntüledik. Müsilaj her yıl olduğu kadar Marmara Denizi’nde bu yıl da oldu ama geçen yılki gibi suyun üzerinde görünmedi” dedi.
‘İKLİM SICAK GİDERSE MÜSİLAJ OLUR’
Prof. Dr. Ayaz, su sıcaklığının yüksek olduğunu dile getirerek, “Bölgemizde 23-24 derece, güneyde ise 25 ile 29 derece arasında değişiyor. Deniz suyu sıcaklığı, güneyde daha fazla. Müsilajın olması için 14-16 santigrat derece arasında su sıcaklığının uzun süre sabitlenmesi gerekiyor.
Ortamda diğer besleyici faktörler zaten var. Güneş ışığının olması durumunda müsilajla olayıyla karşılaşma durumu tekrar gündeme gelebilir. Bu yıl deniz suyu sıcaklığı 20 dereceden sonra hızla soğuyarak, 14 derecenin altına ne kadar çabuk inerse müsilaj o kadar az gerçekleşir. Tamamen mevsimle alakalı bir durum. Havalar yavaş yavaş soğumaya başladı. Eğer mevsimsel olarak deniz suyunda hızlı bir soğuma gerçekleşirse müsilajla tekrar karşı karşıya kalmayız.
Yine her zamanki kadar müsilaj olur. Denizdeki felakete sebep olan sonuçlar ortaya çıkmaz. Deniz suyunun ortalama sıcaklık değerleri küresel ısınmadan dolayı yükseldiği için müsilajla tamamıyla iklime bağlı bir karşılaşma söz konusu olabilir. İklim eğer sıcak giderse müsilaj olur. Yaz yazlığını, kış kışlığını yaparsa müsilaj yine eski yıllardaki gibi çok az miktarda olur. Kimse farkına varmadan da müsilaj biter” diye konuştu.