İnşaat işçisi 6 çocuk babası Derviş Aslan (44), paslı bıçakla eli kesilince tetanosa yakalandı acil servise başvurdu. Tetanos aşısının olduğunu söylediği için kesik tedavisi yapıldı ve taburcu edildi. Ancak 3-4 gün sonra şiddetli kasılmalar ve şuuru kapalı bir şekilde tekrar acile kaldırıldı.
10 yılda bir yaptırılması gereken tetanos aşısı olmadığı için tetanos mikrobu beynini etkiledi ve ölümcül ensefalit tablosu oluştu. Şiddetli kasılma nöbeti ve solunum sıkıntısı ile Okmeydanı Cemil Taşçıoğlu Şehir Hastanesi yoğun bakım servisine kaldırıldı. Yoğun bakım ekibinin müthiş çabasıyla 50 günlük yaşam savaşını kazanan Aslan, doktorlarını bile şaşırttı. Prof. Dr. Namigar Turgut, “Ben meslek hayatımda 33 yılımı doldurdum, 2 tane gebe tetanos vakası gördüm ve bir de bu hasta” dedi.
İstanbul’da inşaat işçiliği yapan 6 çocuk babası 44 yaşındaki Derviş Aslan, paslı bıçakla elini kesti. 5-6 ay önce tetanos aşısı yaptırdığını söylediği için acilde uygulanan kesik tedavisinin ardından taburcu edildi. Boğazında şişme, yüksek ateş üzerine bademcik enfeksiyonu geçirdiğini sansa da 4 gün sonra şiddetli kasılma nöbetleriyle tekrar acil servise kaldırıldı. Okmeydanı Prof. Dr. Cemil Taşçıoğlu Şehir Hastanesi’nde yoğun bakıma alınan talihsiz adamın tetanos olduğu ve aşısının da olmadığı anlaşıldı. Aslan’ın beyni tetanos mikrobuyla enfekte oldu, 28 günü uyutularak toplam 45 gün yoğun bakımda tedavi gördü. Bu süreçte hastalığın etkisiyle böbrekleri iflasın eşiğine geldi, diyalize alındı.
Tedavisini gerçekleştiren Anestezi ve Reanimasyon Klinik Şefi Prof. Dr. Namigar Turgut, hastanın kendilerine geldiğinde kemiklerinde kırık oluşturacak şiddette kasılmaları olduğunu, ilk 24 saat içinde kaybedeceklerini düşündüklerini ama haftalar süren başarılı tedavilerle Aslan’ın hiçbir engeli dahi kalmadan hayatını sürdürebileceğini söyledi. Prof. Dr. Turgut, “Hastamız çok şanslıydı, erken müdahale ve doğru tedavi ile hayata döndürüldü. Aşınız yoksa tetanos enfeksiyonunun maalesef öldürücülüğü çok yüksek. Özellikle inşaat işçileri, tarımla uğraşanlar ve gebeler, 10 yılda bir tekrarlanması gereken tetanos aşılarının hatırlatma dozunu mutlaka yaptırmalı” dedi.
‘ŞİDDETLİ KASILMALAR KEMİKLERDE KIRIĞA DAHİ YOL AÇABİLİR’
Prof. Dr. Turgut, Aslan’ın yaklaşık 50 gün önce enfekte bıçakla yaralanma sonucu acile başvurduğunu anlatarak şu bilgileri verdi: “Elini kesip enfekte materyalle yapıştırıp acil servise gelmiş. Tetanos için aşı durumu sorulmuş ve aşısının olduğunu beyan etmiş. Bunun üzerine gerekli tedavisi verilerek taburcu edilmiş. Yaklaşık 4 gün sonra özellikle yüz ve çene kaslarında çok ciddi kasılmalar, şuur bozukluğu ve nefes almakta güçlük şikayetiyle acile tekrar başvurmuşlar.
Had safhada kasılmaları vardı ki bu kasılmalar bazen kemiklerde kırıklara bile neden olabiliyor. Biz hasta bu haldeyken acil serviste gördük. Hemen solumu için trakeostomisini açtık (boğazına kanül yerleştirilmesi) ve yoğun bakıma kaldırdık. Yaklaşık 45 gün kadar yoğun bakımda kaldı. Beyindeki sinirler de tetanos mikrobuyla tutulduğu için ensefalit tablosu oluşmuştu. Bu yoğun tedavi sırasında uç organlar dediğimiz başta böbrekler olmak üzere hasar görmeye başladı. Diyaliz tedavisi de aldı.
Artık beyinde tetanos mikrobunun yarattığı hasarın yavaş yavaş ortadan kalktığını gördükten sonra öncelikle solunum cihazından ayırdık. Şuuru açıldı ve yoğun bir fizik tedavi programına başladık. Bu süreçten sonra da artık yürüyebilir, konuşabilir ve kendisi yiyip içebilir vaziyete geldi. Kısa süre sonra normal hayatına herkes gibi devam edebilecek. Gecikseydi kesin ölümle sonuçlanırdı. Ben meslek hayatımda 33 yılımı doldurdum, 2 tane gebe tetanos vakası gördüm ve bir de bu hasta işte”
“HASARSIZ İYİLEŞMESİ BİZİM İÇİN BİLE MUCİZE OLDU”
Aslan’ın bu ağır tablonun ardından hiç hasarsız hayatını sürdürebilecek olmasının kendileri açısından da çok şaşırtıcı olduğunu söyleyen Prof. Dr. Turgut, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bizler açısından da hastanın yaşıyor olması mucize. Bize geldiği andan itibaren 5-6 saat içerisinde kaybedeceğimizi düşündük. Çünkü en ağır formda geldi. Aşı gerçekten çok önemli.
Tetanos açısından riskli gruptakilerin mutlaka hatırlatma dozlarını yaptırması gerekiyor. Özellikle gebeler, inşaat işçileri, bağda bahçede toprakla meşgul olanlar rapel dozlarını mutlaka yaptırmalı. Çünkü bunun şakası yok. Tek bir kurtuluş var bu hastalıktan, aşınız varsa güvendesiniz. Bir de piercing, dövme gibi işlemlerde açık yara oluşuyor ve elimizle bile temas ettiğimizde eğer tetanos mikrobu taşıyorsanız, hastalığa yakalanma riskiniz çok yüksek”
“BADEMCİK SANDIK MEĞERSE TETANOSA YAKALANMIŞ”
Derviş Aslan’ın ağabeyi Yusuf Aslan (46), basit bir kesik ile başlayan sürecin ölümcül bir tabloya dönüşmesinin şokunu hala atlatamadıklarını kaydederek şunları anlattı: “Elini kestikten sonra hastaneye geldik. Hocalar tedavisini yaptılar, plastik cerrahi ve acil doktorlarımız. (Tetanos) aşısının olup olmadığını sordular. Kardeşim de oldum dedi. Tetanos aşısı oldun mu diye doktorları tekrar sordu. Kardeşim de 4-5 ay önce olduğunu söyledi. Tedavi yapıp eve gönderdiler.
Birkaç gün sonra boğazım ağrıyor dedi. Biz de soğuk su içtiği için bademciklerinde enfeksiyon olduğunu düşündük. O gün sabah ben işe gitmiştim, durumunu sormak için evi aradığımda diğer kardeşim, rahatsızlandığını ve hastaneye götürdüklerini söyledi. Geldiğinde kötü durumdaydı hakikaten. Şiddetli kasılmaları vardı. Çok kötüydü. Yoğun bakıma aldılar, 28 gün entübe kaldı. Çok şükür uyandı artık. Şimdi bizimle konuşuyor, yürütüyoruz. Gerçekten bu kadar basit bir kesikten bu hale gelmiş olması çok kötü. Tetanos aşısı o kadar önemli ki, hiç ihmal etmemek gerekiyor, 10 yılda bir hatırlatma dozunu yaptırmak gerekiyor. Ben de inşaatta çalışıyorum benim de aşım var.”