Başlıkta görüldüğü üzere, amacım İndependent Gazetesi’ne sataşmak değil elbette. Ama durum sanıldığı gibi değil, artık yabancı gazetelerde bile anılma şeklimiz değişti diyebilirim.
2006 yılında kaybettiğimiz opera sanatçısı tenor Ömer Yılmaz’ın yabancı basında nasıl yer aldığını adına yapılan belgeselde dinlemiştim şöyle diyordu, “Yılmaz, Gitme!” Günümüzde ise bu durum, yabancı basına, “Türk ‘Madonna‘ İmam Hatip okullarını alaya aldığı için tutuklandı” diyor.
Hani, sanatsal bakımdan nerelerden nerelere gelmişiz ona bakıyorum da üzüleyim mi sevineyim mi bilemedim ama dış basına yansıması, geçmişte mi sanatta daha fazla iyiydik yoksa şimdi mi daha iyiyiz diye insan sorgulamadan edemiyor açıkçası.
Her zaman söylediğim bir söz vardır, “Geçmişini bilmeyen geleceğini anlayamaz.” Bu sektörel bakımdan geçmişten neler yapılmış hangi yollardan geçilmiş gibi sorulara yanıt olarak yapılan araştırmalara dayanıyor.
Bir de kişisel tarafı var, ailemizin geçtiği yollardan geçeriz onların yaptığı hatalardan ders çıkararak ilerleriz belki aynı hatayı olmasa da benzer bir hataya düşeriz. Ama ders çıkarmaktır benim kanaatimce önemli olan…