Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “40 çeşit üründe inşallah Tarım Kredi Kooperatifleri’nde ciddi manada indirime gidiyoruz. Piyasaları rahatlatacağız. Bazı zincir marketler de kendilerini buna göre ayarlayacak.” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Çorum’da Kadeş Barış Meydanı’nda düzenlenen, yatırım bedeli 3 milyar 263 milyon lirayı aşan 78 kalem eserin toplu açılış töreni ile savunma sanayisine kazandırılacak barut, fişek, kapsül üretim tesisinin temel atma törenine katıldı. Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer’inde yer aldığı törende, toplanan vatandaşlara hitap eden Erdoğan, Çorum’u çok özlediklerini, söyledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “2019 seçimleri öncesinde 12 Şubat’ta bize verdiğiniz sözü tuttuğunuz için size her birinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum. O gün kışın soğuğuna rağmen meydanlara sığmamıştık. Maşallah Çorum bugün de destan yazıyor. Tarih yazıyor. Duruşuyla vakarıyla dosta güven aşılıyor. Coşkunuz sevdanız aşkınız için her birinize teşekkür ediyorum” dedi.
‘KALBİ NASIR TUTMUŞ GAFİLLERE RAĞMEN MUHABBETİMİZİ GÜÇLENDİRECEĞİZ’
Kalabalığın ‘bu millet senle gurur duyuyor’ şeklinde sevgi gösterilerinde bulunduğu Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bende sizlerle gurur duyuyorum. Milletin adamı milletin partisi Cumhur İttifakı varken gayrısına meyletmeyen tüm Çorumlulardan ‘Allah razı olsun’ diyorum. Biliyorum yine birileri çıkacak şu sevdaya çamur atmaya kalkacak, yine bazı kendini bilmezler çıkacak aramızdaki muhabbete kara çalmaya niyetlenecek. Kapalı otel salonlarını daha iyi dolduramayanlar meydanlardan sokaklara taşan şu sevgi selini hafife alacaklar.
Varsın onlar bizim birbirimizi Allah için sevmemizin sırrına eremesinler. Varsın onlar bizim nasıl bir millet aşkı nasıl bir memleket sevdası içinde olduğumuzu anlayamasınlar. Varsın onlar bizim bu yola başımızı, canımızı, yüreğimizi koyduğumuzu idrak edemesinler. Biz gözü olup görmeyen, kulağı olup işitmeyen, dili olup söyleyemeyen, kalbi nasır tutmuş gafillere rağmen muhabbetimizi güçlendireceğiz” diye konuştu. Bölgeye kazandırılan proje ve yatırımlardan anlatan Erdoğan, “Bizde laf yok, iş var iş” ifadesini kullandı.
6’LI MASAYA İLİŞKİN DEV PANKARTI OKUDU
Alanda 6’lı masaya ilişkin pankartta yazılanları okuyan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şimdi şurada bir tane poster görüyorum, ‘altılı masa menüsü’ diyorlar. Herhalde siz bu menüyü görmüşünüzdür. Ne var bu menüde? Yalan çorbası var, koltuk kebabı var, kandil dolması var, laf salatası var, Selo kahvaltısı var, Washington portakalı var. Ye yiyebildiğin kadar. Burada da yine çok enteresan ‘leblebi koydum tasa, doldurdum basa basa, ağzınızla kuş tutsanız, size oy yok altılı masa’ yazıyor. Burası yiğidin harman olduğu yer, kolay değil” dedi.
‘BİRİLERİ MASA KURUP SABAH AKŞAM İFTİRA ÜRETİRKEN BİZ ESER ÜRETİYORUZ’
“Türkiye’ye hizmet davamızdan asla geri adım atmadık” diyen Erdoğan şöyle dedi:
“Bundan 21 sene önce gönülleri fethetmek, kalplerini kazanmak için nasıl bir azme sahipsek bugün de aynı kararlılıkta yolumuzda yürüyoruz. Aradan geçen yıllarda zorluklarla karşılaşsak da Türkiye’ye hizmet davamızdan asla geri adım atmadık. Saldırılara maruz kalsak da milletimiz ve ülkemiz için hayal kurmaktan vazgeçmedik. Hep daha iyiye daha güzele ulaşmanın göz bebeğimiz Çorum’u hak ettiği konuma getirmenin mücadelesini verdik. Yol projeleriyle, çevre projeleriyle, konut projeleriyle şehirlerimizi yeniden ayağa kaldırırken gelecek kuşaklara daha müreffeh, daha itibarlı bir ülke bırakmak için gece gündüz demeden gayret gösterdik.
Şöyle geriye dönüp baktığımızda ve geçmişle mukayese ettiğimizde elhamdülillah ülkemizin her karış toprağında mührümüzün olduğunu görüyoruz. Birileri masa kurup sabah akşam iftira üretirken biz eser üretiyor, hizmet üretiyor, milletimizin dertlerine derman üretiyoruz. Birileri sahte gündemlerin peşinde ömür tüketirken, biz Türkiye’yi dünyanın ilk 10 ekonomisinden biri yapmanın mücadelesini veriyoruz”
‘TÜRKİYE’YE ADETA ÇAĞ ATLATTIK’
Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Yeri geliyor Ukrayna’dayız, yeri geliyor Rusya’dayız. Niye? Çünkü biz Türkiye’yiz. Sınırlarımız içinde terör örgütlerine nefes aldırmadığımız gibi sınırlarımız dışında da terör bataklığını kurutmak için teröristlerin tepelerine tepelerine biniyoruz. Bunu da bizden önce yapıldığı gibi başkalarının emanet silahlarıyla değil, yerli ve milli imkanlarla imal ettiğimiz helikopterlerle, SİHA’larla yapıyoruz. 21 yıl önce savunma sanayisi yüzde 70 dışa bağımlı bir ülkeyi dünyanın en modern silahlarını tasarlayan, üreten, ihraç eden bir ülke haline getirdik. Eğitimde, sağlıkta, ulaşımda, ticarette, enerjide ve daha pek çok alanda Türkiye’ye adeta çağ atlattık. Kurduğumuz ilişkilerle, diplomaside Türkiye’nin konumunu güçlendirdik.
Hadiseleri tribünden seyretmek yerine krizlere müdahil oluyor, çözüm geliştiriyor, savaşan tarafları dahi aynı zeminde buluşturabiliyoruz. Avrupalılar kışı nasıl geçireceğiz diye kara kara düşünürken biz şimdiden enerji arz güvenliğimizi garantiye alacak stratejik çalışmalar yürütüyoruz. Hayata geçirdiğimiz boru hattı projeleriyle ülkemizi doğu ile batı arasında en önemli enerji köprülerinden birine dönüştürdük. Daha önce kiralama veya benzeri yöntemlerle gerçekleştirdiğimiz arama sondaj faaliyetlerini artık kendi gemilerimiz ile icra ediyoruz. Televizyonlarda sondaj gemilerimizi izlediniz mi?
Şu anda 4 tane sondaj gemimiz var. Abdülhamit han sıfır kilometre. 2 tane sismik araştırma gemimiz var. Bu 6 gemimizde şu anda Akdeniz’de Karadeniz’de arama tarama çalışmalarını yapıyoruz. İnşallah doğalgazı çıkarttığımız andan itibaren unutmayın bu ülke bambaşka olacak. Çok daha güçlü olacak. Ve halkımıza bunun yansıması da şüphesiz ki farklı olacak. Salı günü dünyanın en ileri teknolojisine sahip dördüncü sondaj gemimiz Abdülhamit Han’ı Mersin Taşucu Limanı’ndan Mavi Vatana yolcu ettik. Şimdi kendisinden müjdeli haberler bekliyoruz. İnşallah Karadeniz’deki 540 milyar metreküplük doğal gaz keşfimiz gibi Abdülhamit Han’ın da milletimize güzel haberler vereceğine inanıyorum. Nasıl savunma sanayinde ülkemizin makus talihini yenmiş isek enerjide de Türkiye’yi çok farklı bir konuma taşıyacağız”
‘ÖYLE BİR SES VERİN Kİ ALTILI MASA DEĞİL, ALTINDAKİLER DE DUYSUN’
Altılı masayı eleştiren Erdoğan “Hayattaki hemen her şey gibi ülkeye ve millete hizmet de unutmayın nasip işidir nasip. Atalarımız bunun için zorla güzellik olmaz demişler. AK Parti olarak biz de memleket işi gönül işi demişiz. Hizmette gözü olamayanların içler acısı halini sizler de görüyorsunuz. Biz gecemizi gündüzümüze katarken birilerinin nelerle uğraştığını, nelere vakit harcadığını sizler de takip ediyorsunuz. Şimdi ben buradan Çorum’a sesleniyorum. Öyle bir ses verin ki altılı masa değil, altındakiler de duysun. Şimdi şu kalan 10 ayda ana kademe kadın kolları, gençler gece gündüz çalışmaya var mıyız? Çalmadık kapı bırakmayacağız ve inşallah Çorum’da sandıklar birer birer patlayacak” dedi.
ZİNCİR MARKETLERE MESAJ
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Tarım Kredi Kooperatifleri aracılığıyla piyasaları rahatlatacaklarını ifade ederek, şu mesajları verdi:
“İnsanlık son asrın en ağır ekonomik fırtınalarından birini yaşıyor. CHP ve masa arkadaşları sabah akşam birbirilerine laf yetiştiriyor. Boşuna uğraşmayın. Şimdi koyun kuzuda yüzde 25 indirim yaptık. Pazartesinden itibaren büyükbaşta da yüzde 30-35 indirime gidiyoruz. 40 çeşit üründe Tarım Kredi Kooperatiflerinde ciddi manada indirime gidiyoruz. Tarım Kredi Kooperatiflerinden alışverişlerinizi rahatlıkla yapabilirisiniz. Şekerinden pirincine kadar, zeytinyağına, ayçiçeği yağına akınıza ne gelirse 20 çeşit tarım kredi kooperatifinden bunları alabilirsiniz ve piyasaları böylece daha da rahatlatacağız.
Bazı zincir marketler vesaire onlar da kendilerini buna göre ne yapacak ayarlayacak. Artık CHP ve şürekâsı bırakın ortaya fikir sunmayı, Türkiye’nin kazanımlarını engellemeyi, bundan sonra arkadan nal toplayacaklar, nal. Zaten yaptıkları bir şey yok. Ortaya koydukları bir eser yok. Sadece laf, laf, laf. Sadece iftira, iftira, iftira. Hepsini aşacağız ve bu arada Türkiye’nin çıkarlarını gözetmekten başka bu iktidarın bir derdi yok. Ama CHP’nin belediyelerindeki yolsuzluklar, hırsızlık, ahlaksızlık vakaları almış başını gidiyor. Zaten Bay Kemal, Sayın Baykal’ı bir gece kasetle devirerek gelmedi mi? Böyle bu. Bunun mesleği bu.
Şimdi ise o oturduğu koltuktan tabi ki kalkamıyor ve kasetle genel başkan olunan bir partinin milletvekilleri adaylarını hangi kritere göre belirledi bizzat kendileri tarafından ikrar edilmeye başlandı. Hizmetleri veya eserleriyle konuşulmak yerine, her gün yeni bir skandalla ülkenin gündemini meşgul ediyorlar ve değerli kardeşlerim Bay Kemal’in biliyorsunuz çok farklı özellikleri var. En önemli özelliklerinden bir tanesi de; sosyal sigortalar kurumunun başındayken hastanelerimizi ne hale getirdiğini biliyorsunuz değil mi? Öyleyse biz şuna bakacağız? Memleket işi gönül işi”
‘ELLERİNDE OLAN BÜYÜKŞEHİRLERDE ATTIKLARI DOĞRU DÜRÜST BİR ADIM YOK’
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu eleştiren Erdoğan, “Değerli kardeşlerim; şimdi artık bunlar, bu tür adımları da atacak durumda değiller. İşte gittikleri her yerde yalan, yanlış, bütün ellerinde olan büyükşehirlerde attıkları doğru dürüst bir adım yok. Geçen gün çıkmış kürsüde işsizlikle ilgili bir iddia ortaya atıyor. Ancak iddiasını ispat edecek rakamları dahi bulup söyleyemiyor. Bu zat bahar aylarında elektriğe kafayı takmış faturasını ödemediği için kendini günlerce karanlığa mahkûm etmişti. Güya vatandaş ziyaretleri adı altında milleti kandırmaya çalışmıştı. Şimdi anlıyoruz ki sadece milleti değil, evlerine misafir oldukları kişileri de aldatmışlar.
Çeşitli vaatlerde bulunup vatandaşa alçakça ve açıkça yalan söyleyerek, yalan söyleterek utanmadan, sıkılmadan insanımızı siyasi şovlarına alet etmişler. Kim var bunların yanında? PKK terör örgütünün siyasi uzantısı HDP. Kim var; İP, kim var kendisi ve yanında bir de ufak tefek birileri daha var. Normalde bu zatın siyahi ahlakı olsa çıkar, milletten açıkça özür diler. Ama bunlar milletten af dileyecekleri yerde, işi pişkinliği, arsızlığa vurarak paçayı kurtarmaya çalışıyorlar. Aynı ikiyüzlülüğü, aynı tutarsızlığı ülkemizin beka meselesi olan terörle mücadele de sergiliyorlar.
İç Anadolu’ya gelince Kandil’i yerle bir etmekten bahseden Bay Kemal, Ankara’ya dönünce Kandil’in siyasi uzantıları karşısında kâğıttan kaplana dönüşüyor. Bay Kemal unutma, bu terör örgütlerinden sana yar olmaz. Bunların hepsini Gabar’da, Cudi’de, Tendürek’te, Besler Deresi’nde nasıl yerle bir ettiysek, bundan sonra da yerle bir etmeye devam edeceğiz” dedi.
‘CHP’YE OY VEREN VATANDAŞLARIM ADINA GERÇEKTEN ÜZÜLÜYORUM’
Türkiye’ye dair ideali bulunmayan muhalefetle karşı karşıya olduklarını kaydeden Erdoğan, “Kardeşlerim, çok net söylüyorum; Bay Kemal ve arkadaşlarının bu durumunu gördükçe CHP’ye oy veren vatandaşlarım adına gerçekten üzülüyorum. Polisimize, askerimize el kaldıranların yanında yer alanlardan bir şey olmaz ve kaldı ki bu CHP, terörle, teröristlerle mücadelede parlamentoda ret oyu veren değil mi? Bu kadar kıvırmayı bırakın. İradesi ipotek altına alınmış, etrafı kuşatılmış, hırsının esiri olmuş Türkiye’ye dair hiçbir ideali bulunmayan bir muhalefetle karşı karşıyayız. Bunların da tek sermayesi kızarmayan yüzleri, yaşarmayan gözleri” diye konuştu.
‘ÇORUM’A SON YILDA 23,5 MİLYAR TL YATIRIM YAPTIK’
Çorum’a son 20 yılda 23,5 milyar TL yatırım yapıldığını duyuran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Son 20 yılda sizler 15 seçimin tamamında bize sahip çıktınız. Rekor oy oranlarıyla desteğinizi bizden esirgemedeniz. Biz de son 20 senedir kamu yatırımlarımızla, belediye yatırımlarımızla elhamdülillah Çorum’un çehresini değiştirdik. Bugün Çorum denince akla artık sadece tarım değil, onunla birlikte sanayi geliyor, ihracat geliyor, ticaret geliyor. En önemlisi artık Çorum denince akla çevre düzenlemesiyle, parklarıyla, yollarıyla, tünelleriyle, geniş caddeleriyle modern kamu binalarıyla, spor tesisleriyle Türkiye’nin yüz akı bir şehir geliyor.
Değerli kardeşlerim; son 20 yılda Çorum’un kat ettiği mesafeden Çorumlu kardeşlerimizin başarılarından sizler gibi bizler de gurur duyuyoruz. Az önce Milli Eğitim Bakanım zaten eğitimle ilgili olanları açıkladı. Özellikle yaşı 40’ın üzerinde olan vatandaşlarımız, 20 yıl öncesinin Çorumu ile bugünün Çorum’unu çok iyi mukayese edeceklerdir. Bu kardeşlerimden 2002 öncesi ülkemizin ve şehrimizin durumunu gençlerimize anlatmalarını rica ediyorum” diyerek konuşmasını tamamladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının ardından yapımı tamamlanan projelerin kurdele keserek açılışını gerçekleştirdi, uzaktan bağlantıyla da barut, fişek, kapsül üretim tesisinin temelini attı.
HACI BEKTAŞ-I VELİ’Yİ ANMA ETKİNLİKLERİNE KATILDI
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Çorum’daki programının ardından Nevşehir’e geçerek, Hacıbektaş ilçesinde, Hacı Bektaş-ı Veli’nin hakka yürüyüşünün 751’inci yıldönümü dolayısıyla düzenlenen anma etkinliklerine katıldı. Etkinliğe Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yanı sıra Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, Nevşehir Valisi İnci Sezer Becel, milletvekilleri, belediye başkanları ve çok sayıda vatandaş katıldı. Program ‘4 kapı 40 makam’ konulu tiyatro gösterisi ile başladı. Burada yaptığı konuşmada “Hacı Bektaş-ı Veli yolu bugün de yolumuzu aydınlatmayı sürdürüyor” diyerek sözlerine başlayan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, şöyle dedi:
“Bizlerin burada cem olmasına vesile olan Hünkar Hacı Bektaş-ı Veli vesilesiyle tevhidimiz ‘bir olalım, iri olalım, diri olalım’ üzerine kuruludur. Hazreti Hünkarın kaynağını Kur’an’dan alan 4 kapı 40 makam esasıyla yaptığı hizmetler bugün bizim de hayatımıza yön veren vermesi gereken ilkeleri ifade etmektedir. Milletimiz en sıkıntılı dönemlerinde dahi her bir kapının imanla, tövbeyle, tavazuyla edeple başlayan makamlarını hayatlarında yaşatarak aşmayı başarmış, maddi ve manevi kurtuluşa ermiştir. Moğol istilasından Çanakkale Savaşına, milli mücadeleden son 40 yılımıza damgasını vuran terörle mücadeleye kadar maruz kaldığımız tüm hayati sınamaları bu inanç ve azimle geride bıraktığımıza inanıyorum. Verdiğimiz mücadelelerin hayırlı neticelenmesini gönül Allah’ın göründüğü ve baktığı yerdir diyen hazreti hünkar başta olmak üzere Erenlerin gönül sultanlarını dualarına borçlu olduğumuzu da biliyoruz.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Öyleyse hazreti hünkarı rahmetle anarak ikrarımızı verelim. Allah eyvallah kapısında döktüğün varsa doldur, ağlattığın varsa güldür, yıktığın varsa kaldır, doğru gez dost gönlünü incitme, yaşlan söyleme, haram yeme, zina etme, elinle koymadığını alma, gözünle görmediğini söyleme, gelme gelme, dönme dönme, gelenin malı dönenin canı, bu yol kıldan köprüdür geçemezsin, demirden leblebidir çiğneyemezsin, ateşten gömlektir giyemezsin, riya ile ibadet şirk ile itaat olmaz, söylediğin meydanın sakladığın senin, Allah eyvallah.”
Yapılan çalışmalara da değinen Erdoğan, “Vefatının 750’nci yıl dönümü vesilesiyle 2021’i UNESCO ile beraber tüm dünyada Hacı Bektaş-ı Veli yılı olarak değerlendirdik. Hazreti Hünkarın ‘gelin canlar bir olalım’ çağrısını dünyada düzenlediğimiz etkinlikle paylaştık. Koronavirüs salgınının olduğu ortamda bir ışık yakabildiysek ne mutlu bize. Bilindiği gibi Hacı Bektaş-ı Veli dergahı Cumhuriyetle birlikte diğer dergahlarla birlikte kapatılmıştı. Bu sevgi, barış, kardeşlik ve muhabbet kapısının müze statüsüyle fiziken yeniden açılmasını sağlayan şehit Başbakan rahmetli Adnan Menderes’tir.
Etap etap süren çalışmaların tamamlanmasının ardından bu külliye dört bir yandan gelen Hacı Bektaş-ı Veli dostlarının iştirakiyle hizmete girmiştir. Böylece Hazreti Hünkarın ‘sevgi, saygı üzerine kurulmuş yapımız ta ezelden ebede açık durur kapımız’ sözüne uygun şekilde bu kapı yeniden gönülleri aydınlatmaya devam etmiştir. Ayrıca, geçen sene Hacı Bektaş-ı Veli’nin Sulucakarahöyük’te geldiğinde sofrasına oturduğu Kadıncık Ana Evinin restorasyonunu tamamlayıp hizmete açmıştık. Bu yıl da Hazreti Hünkarın komşusu, onun mihmanı olan Bektaş Efendi Türbesinin restorasyon işlemlerini bitirerek tekrar ziyarete açıyoruz” ifadelerini kullandı.
‘ALEVİ- BEKTAŞİ VATANDAŞLARIMIZIN 8 BİN 740 TALEBİ BELİRLENDİ’
Cemevleri ile ilgili de konuşan Erdoğan, “Geçtiğimiz günlerde Muharrem orucu vesilesiyle Ankara’da Hüseyin Gazi Vakfı Türbesinde canlarla bir araya gelip, hem Kerbela şehitlerimizi rahmetle yad ettik hem de samimi bir muhabbet gerçekleştirdik. Bir süredir İçişleri ve Kültür Bakanlıklarımızın koordinesinde milli birlik ve beraberlik çalışması yürütüyoruz. Ülkemizdeki 1585 cemevinin tamamı ziyaret edilerek, Alevi- Bektaşi vatandaşlarımızın toplam 8 bin 740 talebi belirlendi. Bu taleplerin 5 bin 600’ü hızla karşılandı. Diğer taleplerle ilgili olarak İçişleri, Kültür ve Adalet Bakanlıklarımız müşterek bir çalışma yapıyor. İnşallah bu da yakında neticelenecektir.
Ayrıca, çeşitli illerimizde temeli atılan ve yapımı tamamlanan 8 cemevi ile ilgili toplu bir töreni de yakında gerçekleştireceğiz. Hep söylediğimiz gibi bu ülkenin 85 milyon vatandaşının tamamı da Türkiye Cumhuriyet Devleti’nin birinci sınıf, aynı hak ve imkanına sahip hiçbirinden asla vazgeçmeyeceğimiz mümtaz fertleridir. Anadolu’daki bin yıllık varlığımızı halen hazmedemeyenlerin her dönem olduğu gibi bugün de milletimiz arasında ayrılık tohumları ekerek, vatanımızı parçalama niyetleri elbette vardır. Bunun için mezhep ve meşrep farklılıklarını körüklemekten, köken ve ideolojik kamplaşma fitnelerine kadar her türlü gayreti gösteriyorlar” dedi.
‘BU SİNSİ VE ALÇAK OYUNU HEP BİRLİKTE BOZACAĞIZ’
Birlik çağrısı yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle tamamladı:
“Birliğimizi, beraberliğimizi, kardeşliğimizi güçlendirme yönünde attığımız en küçük bir adıma bile tahammül edemeyenlerin aslında neyi amaçladıklarını, sufleyi nereden aldıklarını gayet iyi biliyoruz. Özellikle kimi Avrupa devletlerinin ülkemizdeki her kesim gibi Alevi- Bektaşi vatandaşlarımız üzerinde oynamaya çalıştıkları kirli oyunu sizlerin de ben gördüğüne inanıyorum. Alevi- Bektaşi toplumunu İslam’dan kopartmaya çalışarak atılan ilk adımın devamı insanlarımızı birbirine düşman etmek olacaktır. Nitekim bu yönde sergilenen pek çok oyunun ve provokasyonun örneklerini her gün takip ediyoruz. İnşallah birliğimize, beraberliğimize, kardeşlerimize, müştereklerimize daha sıkı sahip çıkarak bu sinsi ve alçak oyunu hep birlikte bozacağız.”