Psikiyatri Uzmanı Dr. Güven Kızılkale, ailelerin çocuklarının üniversite tercihinde direkt olarak karar vermesinin yanlış olduğunu söyledi.
Medicana Bahçelievler Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Dr. Güven Kızılkale, tercih döneminde stres yönetiminin nasıl olması gerektiğini ve ailenin desteğinin önemini anlattı.
Uzm. Dr. Kızılkale, tercih döneminde öğrencilerin içinde bulunduğu psikolojik sürecin oldukça kaygı verici bir zaman dilimi olduğunu belirterek, “Tercih dönemi stresi, sınav sonucu belirlenene kadar hissedilmeyen fakat tercih döneminin içine girildiğinde öğrencilerin oldukça endişeli hale gelmelerine sebep olabilen bir durumdur” dedi.
Sınava hazırlık süreci, sınav dönemi ve daha sonraki işleyişlerin öğrencilerde kaygı, endişe, umutsuzluk gibi duygular yarattığını söyleyen Uzm. Dr. Kızılkale, “Bu duyguların adayı etki altına almasıyla, ortaya tercih sonuçlarını etkileyebilecek olumsuz davranışlar çıkabilir. Bu tip davranışlar tercih döneminin fazlasıyla zorlu geçmesine neden olabilir. Sınava hazırlıkla başlayan bu süreç sadece üniversite adaylarının değil aynı zamanda ailelerinin de etkilendiği ve benzer kaygıları yaşadığı bir dönemdir” diye konuştu.
“ÇOCUĞUNUZUN YANINDA OLDUĞUNUZU HİSSETTİRİN”
“Bu stresli dönemde ailelerin çocuklarının yanında olduğunu hissettirmesi en önemli konudur” diyen Uzm. Dr. Kızılkale, şunları ekledi:
“Çocuğunuzun yaptığı seçimde arkasında sizin olduğunuzu bilmesi hem daha rahat ve kendine güvenerek karar vermesine yardımcı olacak hem de onu en doğru seçime yönlendirecektir. Tek başına olmadığını bilmek her zaman insana sorumluluk bilinci ve güven verir. Çocuğunuz ergenlik döneminde her ne kadar sizinle çatışma halindeymiş gibi gözükse de her zaman sizin düşünceleriniz onun için çok önemlidir. Bu dönemde sizin de fikrinizi almak, düşüncelerinizi öğrenmek isteyecektir. Ancak tercih aşamasında kendi fikirlerinizi söylemekle, kendi hayallerinizi çocuklar üzerinden gerçekleştirmek istemeniz, onlara destekleyici olmaktan çok yönlendirici bir davranış olacaktır. Bu konuda çok dikkatli olmanız gerekmektedir.
Tercih dönemini kendi hayallerinizi gerçekleştirme fırsatı değil çocuğunuzun kendi geleceği için karar vereceği bir dönem olduğu gerçeğini aklınızdan çıkarmamalısınız. Çocuğunuzun içinde bulunduğu tercih dönemi stresi sadece size ve ailenize özgü değildir. Genellikle kişiler bu kadar tedirginken diğer herkesin rahat olduğunu düşünebilir ve bu fikir onların üzerinde daha fazla baskıya neden olabilir. Fakat aynı durumda olan, aynı duyguları paylaşan on binler olduğunu unutmamanızda yarar var.”
“ÇOCUĞUNUZUN YERİNE TERCİH YAPMAYIN”
Uzm. Dr. Kızılkale, ailelerin çocuklarının tercihlerinde direkt olarak karar vermesinin yanlış olduğunu belirterek, “Tercih döneminde çocuğunuzun kafasının karışık olması doğaldır. Seçeceği bölümle kuvvetle muhtemel mesleğini de seçmiş olacağı için bu aşamada ailesi olarak fikirlerinizi sunabilir, çocuğunuza bu zorlu süreçte yardımcı olabilirsiniz. Fakat asla tercihleri onların yerine yapmamalısınız; sadece yapmasına yardımcı olmalısınız. Tercih dönemindeki kararsızlık ve sonucunda gerçekleşebilmesi olası yanlış tercihler kişiye hayat boyu sürecek bir pişmanlık ve mutsuzluk getirebilir.
Kararsızlık yaşayan, anksiyetesini yönetemediğini hisseden ve bu nedenle hayat kalitesi öğrencilerin uzman desteği alması oldukça önemlidir. Unutmayınız ki, herkesin başarı tanımı, her ailenin çocuğundan beklentisi farklıdır. Ancak her ne olursa olsun başarılı olmanın tanımı tek bir sınav sonucu üzerinden olmamalıdır. Tüm öğrencilere tercih süreci ve eğitim hayatları boyunca başarılar, ailelerine de kolaylıklar dilerim” diye konuştu.