Türkiye Diyanet Vakfı ve Diyanet İşleri Başkanlığının düzenlediği 39’uncu Kitap ve Kültür Fuarı, Fatih Camii’nin avlusunda Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın katılımıyla açıldı.
Açılışa Erbaş‘ın yanı sıra Fatih Belediye Başkanı M. Ergün Turan, İstanbul İl Müftüsü Prof. Dr. Safi Arpaguş, AK Parti İstanbul Milletvekili Ahmet Hamdi Çamlı ve vatandaşlar katıldı. Program Fatih Cami İmam Hatibi Yusuf Yılmaz’ın Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başladı.
“ÇOK ESKİDEN BERİ ARZULUYORDUM”
Fatih Belediye Başkanı M. Ergün Turan, “Benim için Belediye Başkanlığımın sürecinde özellikle Fatih Camii avlusunda bu kitap fuarının olmasını çok eskiden beri arzuluyordum. Bu belediye başkanlığı dönemime denk gelmesi, Diyanet İşleri Başkanımızın da tenzihleriyle buraya devrolması umut ediyorum ki burada birçok güzelliğe sebebiyet verir. Çünkü Fatih Camii ilk medresenin kurulduğu yerdir. Bunlarla anılması gerekir” dedi.
“BİLGİ PEŞİNDE KOŞAN MEDENİYETİN MENSUPLARIYIZ”
Daha sonra konuşan Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, “Diyanet İşleri Başkanlığı olarak yıllardır kalplerimizi manen dirilten Ramazan ayında zihinlerimizi aydınlatmak, bilinç ve idrak dünyamızı canlı kılmak adına kitap fuarları düzenlemekteyiz. Amacımız mübarek Ramazan’ı kitapla buluşmaya vesile kılmaktır. Bizim medeniyetimiz kitap, kalem ve bilgi medeniyetidir. Bizler, ‘oku’ emri ile başlayan, kaleme ve onun yazdıklarına yemin eden ‘hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu?’ diye mensuplarını uyaran, kalemi kullanmaya ve bilgi peşinde koşmaya teşvik eden bir inancın ve medeniyetin mensuplarıyız.” ifadelerini kullandı.
Erbaş konuşmasının devamında, “Denizler mürekkep ağaçlar kalem olsa Allah’ın ilim ve kudretinin sınırlarının idrak edilemeyeceği gerçeğine teslim olarak ‘Rabbim ilmimi artır’ niyazıyla ilim yolunda olmayı teşvik eden bir medeniyettir. Bizim medeniyetimizde ilme ve okumaya da ‘Allah’ın adıyla’ başlanır. Bizler, Allah Resulünün hayatında ilme verilen değerin en güzel örneklerini görürüz. Bunun en açık ispatı ise, onun yolunu takip eden ümmetinin asırlar boyunca ilimde, hikmette, adalette, güzel ahlakta dünyaya öncülük etmiş olmasıdır.” şeklinde konuştu.
“BİRİLERİNİN YAPTIĞI GİBİ YAKIP YIKMAMIŞIZ”
Erbaş, “Alemde kullanıldıkça değerini yitirmeyen bir şey varsa kitaplar ve onlarda mevcut olan bilgilerdir. Bu sebeple yayınevlerini bu mirasın taşıyıcıları olarak görüyor, kitap fuarlarını da modern çağın gezen kütüphaneleri olarak tarif ediyorum. Kitap neşriyatının da kutsal bir görev olduğuna inanıyorum. Çünkü insanı kitapla buluşturmak, insanı bilmediği ile buluşturmak, bunu imani ve ahlaki bir hassasiyet ile yapmak gerçekten mübarek bir iştir, bir ibadettir. Bizler tarihten günümüze kitaba verdiği değerle örnek olmuş bir medeniyetiz. Adeta kitabı ve kütüphaneyi mabed görmüşüz. Dolayısıyla dünyada hükmettiğimiz her yerde kitaplara değer vermişiz. Birilerinin yaptığı gibi yakıp yıkmamışız. Hep muhafaza etmişiz, değer vermişiz” dedi.
“MAKUS TALİHİN DEĞİŞECEĞİNE İNANIYORUM”
Erbaş şöyle devam etti:
“İçinde yaşadığımız çağ maalesef okumanın ötelendiği, imajın ve seyrin öncelendiği bir çağdır. Böylesi bir dünyada elbette kitapseverlere büyük görevler düşmektedir. Okumanın, düşünmenin ve keşfetmenin en büyük insani haslet olduğunu bu çağa anlatmak zorundayız. Bugün kitapla bağımız bazı ülkelere göre düşük olsa da ben bu makus talihin değişeceğine inanıyorum. Elbette bunun için emek ve gayret vermek gerekiyor. Gönlüm istiyor ki Ramazan ayı boyunca, Kadir gecesinin bitimine kadar fuarlarımız, stantlarımız gençlerimizle dolsun taşsın. Okullarımızdan öğretmenlerimiz, müdürlerimiz öğrencilerimizi getirsinler, fuarımızı gezdirsinler.”