Dünyaca ünlü İtalyan sanatçı Michelangelo Pistoletto’nun Karkamış’ta yapılan arkeolojik kazılarda bulunan Hitit ve Roma dönemine ait taşlarla oluşturulan ‘Üçüncü Bahçe’ eseri törenle ziyarete açıldı.
Karkamış Arkeopark sınırları içerisindeki açılış töreninde; Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin ve kazı heyeti ekibi yer aldı, İtalyan sanatçı Michelangelo Pistoletto ise online olarak katıldı.
Karkamış Arkeopark’taki kazı çalışmalarında çıkarılan Hitit ve Roma dönemine ait taşlarla İtalyan sanatçının eserinin yapılmasına karar verildi. 30 metre büyüklüğünde oluşturulan ‘Üçüncü Bahçe’ eserinin içerisine de çam, lavanta ve biberiye ekildi. Dünyaca ünlü sanatçı Pistoletto eserinde birinci ve ikinci bahçe arasındaki kaynaşmayı temsil eden ‘Üçüncü Bahçe’ ile insan ırkının hayatta kalmasını sağlamak için gerekli olan yeni bir gezegensel uygarlık düzeyine geçişi sembolize ettiğini ifade etti.
‘DÜNYA BARIŞI İÇİN ÜÇÜNCÜ BAHÇELERE İHTİYAÇ VAR’
Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, açılış töreninde yaptığı konuşmada Karkamış’ın insanlık tarihine ev sahipliği yapmasından dolayı fark oluşturduğunu söyledi. Şahin, dünya barışı için ‘üçüncü bahçe’lere ihtiyaç olduğunu söyleyerek, “Üçüncü Bahçe’de küresel bir vizyon ve bireysel sorumluluk var. Aslında hepimiz birbirimizden sorumluyuz. Dünyada barış istiyoruz. Kardeşlik ve sevgi istiyoruz. Burada esere konu olan bu taşların barışı inşa ederek kalıcı hale getirmesini istiyoruz.
Biz geleceğe köprüyüz. Geçmişten aldığımız bu tarihi antik kenti geleceğe taşımak istiyoruz. Geleceğe taşırken de torunlarımıza daha güzel bir dünya bırakmak istiyoruz. İşte bireysel sorumluluk budur. Birey olarak hem tarihe hem de geçmişe karşı sorumluyuz. Antik kentlerin en güzel eserleri bu bölgeden çıkıyor. Aynı zamanda çok stratejik bir yer. Pistoletto’nun eseriyle birleştirilen Hitit ve Roma dönemine ait bu taşlarda görebiliyorsunuz. Bugün bu taşlar sanatla bütünleşti. Hakikaten önemli bir çalışma” diye konuştu.
PİSTOLETTO, ESERİ ANLATTI
Törene canlı bağlantıyla katılan İtalyan sanatçı Michelangelo Pistoletto, eski insanların hayatta kalmak için ilk karşılaştıkları yaşam alanının çöl olduğunu dile getirdi. İnsanların bu çölden ve öldürücü sıcaktan dolayı kendilerini bir çember içine alarak korumaya çalıştığını anlatan Pistoletto, birinci bahçenin insanoğlunun kendini güvence altına alması için koruma amaçlı oluşturulduğunu, daha sonra insanoğlunun müdahalesi ile oluşturulan ikinci bahçe ile birinci bahçe arasında çatışma olduğunu, üçüncü bahçenin de bu çatışma dolayısıyla meydana getirildiğini vurgulayarak, şu ifadeleri kullandı:
“Tabii ki insanoğlu hayatta kalmak için öldürücü doğadaki kendi yaşamına dokunacak varlıkları da çember içine aldı. Yapay dünyanın yani insanın doğadan kopararak oluşturduğu dünyanın kökeninde olan şey bu. Doğada ilk yaratılan bahçeden sonra, dünya üzerinde müdahale ile yapay olarak oluşturulan çember aslında cennet bahçesinden dünyada bir bahçe oluşturmaya giden insanın müdahalesidir. İnsanoğlunun oluşturduğu bu çember, artık zarar vermeye başlamıştır.
Böylelikle denge bozulmuştur. Daha sonra insanoğlu müdahalesi ile oluşturulan ikinci bahçe ile birinci bahçe arasında çatışma meydana gelmiştir. Üçüncü bahçe de bu çatışma dolayısıyla meydana getirildi. Amaç, ilk iki bahçenin uyumsuzluklarını ve benzerliklerini bir araya getirerek birleştirici bir nitelik taşımak. Dünyanın dört bir yanında birlikteliği ve barışı anlatan üçüncü bahçe sembolünün, dünya üzerinde yayılması bizler için büyük bir mutluluk ve heyecan verici.”
Sanat tarihçisi Silvia Evangelisti ise, Pistoletto’nun dünya çapında birçok ödüle sahip olduğunu ifade etti. Evangelisti, ‘Üçüncü Bahçe’ eserinin Birleşmiş Milletler ofisi bahçesinde bütün ülkelerden elde edilen taşlarla yapıldığını aktardı. Bu yönüyle Karkamış’taki eserle benzerlik taşıdığını ifade eden Evangelisti, Roma ve Hitit dönemine ait taşların aynı zamanda Türkiye’nin 81 ilinden izler taşıdığını kaydetti.