Kültür ve Turizm Bakanlığı himayelerinde İstanbul’un Hazineleri sergisinin galası Ortaköylü Teknesi’nde yapıldı.
Galaya katılan Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Ahmet Misbah Demircan, “Türkiye’de 116 binden fazla tarihi tescilli yapımız var. Hepsini ayakta tutmak, oradan ilham alarak yeni yapılar yapmak, tasarımlar çıkarmak bizim hedeflerimizden biridir” dedi.
13 sanatçının 26 eser ile katıldığı İstanbul’un Hazineleri sergisi Türk-İslam Eserleri sergisi Ortaköylü Teknesi’nde yapıldı. Kültür ve Turizm Bakanlığı himayelerinde gerçekleştirilen sergide Türk – İslam eserlerinin önemli şubelerinden olan ebru, hüsn-i hat, tezhip ve minyatürden oluştu. Sergiye Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Ahmet Misbah Demircan, sanatçılar ve misafirler katıldı. Kabataş’tan İstanbul Boğazı’na açılan tekne, misafirlerine sanat dolu bir gün yaşattı.
“KÜLTÜR DEDİĞİMİZ ŞEY İKİ ANA UNSUR ÜZERİNE OTURUYOR”
Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Ahmet Misbah Demircan, “Kültür dediğimiz şey iki tane şey üzerine oturuyor. Biri somut miras diğeri de somut olmayan mirastır. Bizim bakanlığımızın yaptığı iki temel işten biri somut mirasımızı ihya etmek, yaşatmak. İkincisi de somut olmayan mirasımızı ayakta tutmaktır. Somut mekanlar tarihi yapılardır. Boğazın çevresindeki binalardır. Onlara bakanlığımız, vakıflar genel müdürlüğümüz, kültür varlıklarımızla ya doğrudan onarıyor ya da onarttırıyor. Türkiye’de 116 binden fazla tarihi tescilli yapımız var. Hepsini ayakta tutmak, oradan ilham alarak yeni yapılar yapmak, tasarımlar çıkarmak bizim hedeflerimizden biridir” diye konuştu.
“İSTANBUL’UN EN GÜZEL YERİNDEYİZ”
Ebru ve hüsn-i hat sanatçısı Fatih Yeşil, “Bu sergi daha önce yapılmamış bir sergi. Türk İslam eserleri sergisi. Ebru, hüsn-i hat, tezhip, minyatür gibi sanat dallarına ait eserlerin yer aldığı serdi. 13 sanatçımız 26 eser sergiledi. Bu sergi fikri geminin sahibi Ahmet Bayrakçı Bey ile görüşmemizden çıktı. Ben bu fikri kendisiyle paylaştım. Ahmet Bayrakçı Beyin eşi Elif Hanım da burada olan sanatçılardan biri. Çok orijinal değişik bir sergi olabileceğine kara verdik. Onun da desteğiyle biz bu sergi projesini başlattık. Gemide yapılan ön gösterim. Yani gala. Bu da daha önce hiç denenmemiş.
Normalde Türk-İslam eserleri sergisi bir mekana gidersin 15 gün, bir ay yapılır ve kapanır. Burada İstanbul Boğazı’nda İstanbul’un en güzel yerinde bu eserlerin ruhunun en iyi hissedilebileceği yerde, böyle bir ön gösterim yapalım daha sonra da bunları Sultanahmet’teki Türk – İslam Eserleri Müzesine taşıyalım diye yola çıktık” dedi.