Bursa’da müzik eğitimi almayan 175 kadından oluşan Nilüfer Kadın Korosu Derneği, 2022 Türk Dünyası Kültür Başkenti Bursa etkinlikleri kapsamında sahneye çıkmaya hazırlanıyor.
Koro üyesi 100 kadın, Türkiye, Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan ve Türkmenistan’dan şarkılar seslendirecek. Her ülkenin şarkısını kendi dilinde söyleyecek koro üyeleri, yine bu ülkelere özgü sahne kostümlerini de dikiminden süslemesine kadar kendileri hazırladı.
Dr. Aysel Gürel’in 2005’te kurduğu, yaşları 45 ile 75 arasında değişen ve hiç müzik eğitimi almamış kadınlardan oluşan Nilüfer Kadın Korosu Derneği’nin üye sayısı, 175’e ulaştı. Çoğu emekli olan koro üyeleri, her hafta bir araya gelerek konserlere hazırlanıyor.
7 ülke ve onlarca şehirde konser veren kadınlar, farklı dilde seslendirdikleri şarkılar ile hem aile bütçelerine destek oluyor hem de kendilerini müzik alanında gelişme imkanı buluyor. Koro, Uluslararası Türk Kültürü Teşkilatı’nın (TÜRKSOY) 2022 Türk Dünyası Kültür Başkenti seçtiği Bursa’daki etkinlikler kapsamında Büyükşehir Belediyesi ve Kent Konseyi organizasyonu ile 6 Mart’ta Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi’nde ‘Türk Dünyası’ndan Ezgiler Konseri’nde sahneye çıkacak.
‘GÖRSEL BİR ŞOV DA SUNACAĞIZ’
Bursa’nın ‘kültür başkenti’ ilan edildiği aralık ayından itibaren prova yapmaya başladıklarını belirten Koro Şefi Dr. Aysel Gürel, “Kadim Bursa, 2022 yılı Türk Dünyası Kültür Başkenti seçildi. Bugüne kadar dünyanın farklı şehirlerinde konser vermiş bir grup olarak, istedik ki; Bursa’da bu konsepte konser verelim. 100 kadın ile sahnede olacağız. Arkadaşlarımız, 6 ülkenin kostümüyle sahne alacaklar. O ülkelerin şarkılarını kendi dillerinde söylendiği şekliyle ezberleyip, seslendireceğiz. Aynı zamanda koromuz içerisinde oluşturduğumuz 40 kişilik halk dansları ekibiyle de sahnede yer alacağız. Görsel bir şov da sunacağız” dedi.
‘BÜYÜK BİR HEYECANLA HAZIRLANIYORUZ’
Bursa’ya yakışır bir konser olacağını ifade eden Gürel, “Bu konsept içerisinde ilk kez böyle bir konser vereceğiz. Bütün milli duyguların canlanacağı, coşkulu bir konser olacak. Kostümlerimizi kendimiz diktik, büyük bir heyecanla hazırlanıyoruz. Buradan bütün Türk dünyasına, dünya Türklerine selam olsun. Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan, Türkmenistan ve Türkiye’den şarkılar seslendireceğiz. İlave olarak Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nden bir ezgimiz olacak. Kırım ve ata yurdumuz Türkistan’dan da fazladan ezgilerimiz olacak” diye konuştu.
HER ŞARKI TÜRÜNE FARKLI KIYAFET
Konserin konseptine uygun kıyafetleri de kendilerinin hazırladığını söyleyen Gürel, “Türk sanat müziği ayrı bir kostüm, halk müziği ayrı. Dünya dilleri içinse ayrı bir kostüm. Ve bu kostümleri arkadaşlarımız kendileri yapıyorlar. Pazar günü vereceğimiz konserde de arkadaşlarımızın çok büyük bir emeği var. Kostümlerin dikilmesi, ülkelerin özel şapkaların dikilmesi, tamamen arkadaşlarımızın el emeği, göz nuru ile gerçekleştirildi. Aynı zamanda kostümlerin dizaynı, süslenmesi, aksesuarlarının yerleştirilmesi, tamamen arkadaşlarımıza ait” ifadelerini kullandı.
Türk kadınını tüm dünyaya tanıtmak için TÜRKSOY’dan destek beklediklerini de vurgulayan Gürel, “Amacımız, Türk kültürünü dünyaya tanıtmak. Bu amaçla da 7 ülkede konser verdik. Bunlar; Yunanistan, Bulgaristan, Makedonya, Hollanda, İtalya, Letonya, Portekiz. Oralarda Türk kadınını, kültürünü ve müziğini tanıttık” dedi.
‘TÜRKİYE’NİN İLK VE TEK KOROSUYUZ’
Kadınlardan oluşan en kalabalık koro olduklarını ve bunun Türkiye’de ilk ve tek olduğunu aktaran Gürel, şöyle konuştu:
“Mutfaktan sahneye diyorum. Çünkü sahnede verdiğimiz mesaj çok önemli. Bakın; hiçbir müzik eğitimi almamış kadınlar, sahnede neler yapabiliyorlar. Arkadaşlarımız koromuz ile birlikte müzik eğitimi almaya başladılar. Herkes aynı seviyede. 2005 yılından beri çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bursa’nın değil; Türkiye’nin ilk ve tek korosuyuz. Çünkü 175 kadın koristimiz var. Çok farklı meslek grupları var. Ev hanımları, bankacılar, öğretmenler gibi hemen hemen bütün meslek gruplarından var.”
1,5 AYDA 180 KOSTÜM, HAZIRLADILAR
Nilüfer Kadın Korosu üyelerinden Saadet Çağman, “Önce kostümlerimizin türlerini belirledik. Hangi ülkelerin kostümleri giyilecek. Hangi renkler olacak. Hangi modeller olacak, buna karar verdik. Terzi ya da grafiker değilim. Ama gönül güzel olunca, ortaya çok güzel şeyler çıkıyor. Kostümlerin süslemelerini, şapkalarını tek tek yaptık. Ortaya şahane kostümler çıktı. 1,5 ayda 180 kostümü tamamladık. 145 tane de şapka hazırladık” dedi.
Nurcan Kavcıoğlu ise “Profesyonel bir terzi değilim. Kendime ve akrabalarıma dikiş yapıyordum. Koronun kıyafetlerini dikmekten büyük bir zevk alıyorum” diye konuştu.