Ağzından çıkanı kulağı duymalı insanın… Dünyada bugüne kadar nice Faşist lider var oldu. Kimi tanındı, Francisco Franco gibi, itibar gördü.
Kimi ise başlarda gördü de,
Sonlara doğru yüzüğünde ki zehri yuttu.
Kimileri de ülkesinde linç edilerek öldürüldü.
Şimdi bu adamlar faşist, hem de dik alası,
Ama be adam! Sen hangi akılla o Listeye Atatürk’ü de alırsın be?
Hı, hangi akılla?
♦♦
Bir gün yazmış Mussoloni oturduğu koltuktan,
Oturmayan oturduğu yerde, sürekli devrim peşinde koşan Atatürk’e:
“İzmir’i dört ay içinde boşaltmazsanız zorla gelir alırız!”
Cevap çok basit, net, kararlı, sert, çarpıcı ve vurucu ve bir o kadar da hızlı ulaşır beyefendiye:
“Sen kırk bin askerle İzmir’i alamazsın ama ben, dört bin askerle Roma’ya girerim!”
Yaa, sormak isterdim bu cevabı aldığı zaman Mussoloniye,
“Aldın mı abicim cevabını?” Hele o yüz ifadesini…
Ah ah…
♦♦
Şimdi emin olun ki eğer isteseydi girerdi Roma’ya Atatürk, alırdı da.
Nitekim Selanik’e de girebilirdi,
Zavallı anacığı Zübeyde hanım adeta yalvarmıştı,
“Evlat memleketi de al!” diye, ama dinletememişti.
Savaş bitmişti çoktan ama cephede olan. Şimdi barış vaktiydi
Ama ardından daha büyüğü gelecekti savaşların: CEHALET SAVAŞI!
♦♦
Tarihte ki hangi Faşist istemiştir ki halkı bilinçlensin, bilsin, akıllansın?
Hiç biri tabi ki de. Bendir tek akıllı, yoktur benden başkası,
“Liderimiz isterlerse eğer, 2+2=4 değil, 2+2=5 olur, ”der dururlar.
Bizim Atatürk ise, “Gün gelir de eğer benim sözlerim bilim ile ters düşerse beni değil, bilimi seçin” der.
Şimdi kim faşist Allah aşkına, kim diktatör?
Yazanlarda çizenlerde karalayan Atatürk’ü Faşist diye, diktatör diye,
Kaleminiz kırılsın emi sizin, o kalemi oynattıran boş beyne biraz bilgi girsin!
Ama ne fayda, ne fayda,
Kafa taş olduktan sonra… ne anlatsan boş.
♦♦
Her fikir niyazını doldurur, karışır tozlu sayfalarına tarihin,
Doğru da olsa yanlış da olsa.
Ama kalıcıdır cehalet, dogmatiktir, olduğu gibidir, ne ileriyi ne de geriyi kabul eder.
Geri de, en geri de olduğu için gidemez de geriye, sayıklar olduğu yerde.
Kıskandığından hakaret eder öndekine, karalar onu.
Böyle yapmamışlar mıdır Ata’ya laf edenler?
Çünkü yıkmıştır o paşaların kurulu lanet düzenini,
Çıkarmıştır o düzen masasının ayakları altından kadınları da,
Oturtmuştur başköşeye, yanlarına çocukları da katarak.
Topraklandıran çiftçiyi, ot bitmeyen yerde çiftlik açtıran.
Kesilen kafaları durdurdu o, açıkladı diye fikrini.
Açtı tüm kanalları, gelsin her yerden fikirler dolaşsın damarlarda.
♦♦
Gelmez onun yaptıkları a dostlar, gelmez çoğu kişinin işine,
Din tüccarına mesela, ya da sömürücü ağaya…
Düşman kesilirler ona,
Anlarız ve takmayız ama bari sen be yurttaş, bari sen,
Bari sen yapma senin şu anını var eden, temellerini atan büyük adama bari sen hakaret etme!