CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’ndan ekonomiye ilişkin iktidara 5 öneride bulundu
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ekonomiye ilişkin iktidara 5 öneride bulunarak, “Amacımız vatandaş perişan olmasın. Hemen, Ekonomik Sosyal Konseyi topla. Hemen ve derhal bir genelge çıkar; ‘Devlette israfa son veriyorum’ diyeceksin” dedi.
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, Türkiye Büyük Millet Meclisi‘nde partisinin grup toplantısında konuştu. Kılıçdaroğlu, ekonominin gidişitanın iyi olmadığını ve kötü bir duruma doğru gittiğini belirterek, “Ekonominin içinde bulunduğu durumu sadece televizyon ekranlarından değil alandan da gözlüyoruz. Bütün arkadaşlarım çaba harcıyorlar.
Türkiye coğrafyasının her yerine gidiyorlar, vatandaşı dinliyorlar. Hepsinden ortak talebim, söylediğiniz her sözü Türkiye’de gittiğiniz her yerde dillendireceksiniz, ortak bir ses Türkiye coğrafyasında yankılanmalı. Biz çözümlerimizi de anlatmak zorundayız. Umutsuzluğu değil umudu yeşertmek zorundayız. Türkiye’nin çözülemeyecek bir sorunu yoktur. ‘Biz bu sorunları çözmek için hazırız’ diyeceksiniz” dedi.
Kılıçdaroğlu, sorumlu bir partinin genel başkanı olarak öneriler getireceğine dikkat çekerek, şöyle konuştu.
“Beş madde sayacağım. Yerine getir, her türlü desteği vereceğiz. Amacımız vatandaş perişan olmasın. 1’incisi, hemen Ekonomik Sosyal Konseyi topla, anayasal kurum olan konseyi topla. İşçiyi, çiftçiyi, emekliyi, sanayiciyi, esnafı topla. Bunları bir dinle. Masanın bir tarafına temsilciler, bir tarafına ilgili bakanları oturt dinle. Çözümleri bul. 2’ncisi, hemen ve derhal bir genelge çıkar; ‘Devlette israfa son veriyorum’ diyeceksin. ‘Kim vergileri çarçur ederse hesabını soracağım’ diyeceksin. Bana, ‘Helal nedir, haram nedir?’ diyor. İsraf haramdır. Sen savunuyorsun ben karşıyım. Devleti yönetenin israftan kaçınması lazım.
Milletine örnek olacaksın. 3’üncüsü, sen gerçekten ekonomide kurtuluş savaşı vereceksen dövizle verdiğin garantileri ‘TL’ye çeviriyorum’ diyeceksin. Hiç korkma ve çekinme bu kardeşin yanında olacak. ‘Ben Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin milli parasına güven duyulmasını istiyorum’ diyeceksin ben de seni alkışlayacağım. Doğmamış çocuğu dahi borçlandırıyorsun. Tam bir sömürü düzeni. 4’üncüsü, adaletsizliklerden kaçınacaksın. ‘Devletin dini adalettir, bu ülkede adalete kim karşı çıkıyorsa karşısında beni bulacak. Mahkeme kararını kim uygulamıyorsa gereğini yapacağım’ diyeceksin.
Dünyanın düzeni adalet üzerine kurulu, adaleti bile darmadağın etti. Adaleti sağlamak mahkeme kararını uygulamak değil, vergilerin nereye harcandığını açıklayacaksın. Devlet milletine borçlu olmaz. Devlet olarak bir şeyler satın alıyorsan orada adalet duygusu, devlete güven sarsılır. Bunu yaptığınızda devlet ile vatandaş arasında güvensizlik olur. 5’incisi, rüşvetçileri, yolsuzluk yapanları, tüyü bitmemiş yetimlerin haklarını yiyenleri devlet yönetiminden uzaklaştıracaksın. Devlette liyakati sağlayacaksın. Bunu taahhüt edeceksin. Bunu yapman ve samimi olman için önce ayda 10 bin dolar alan siyasetçi kim? İçişleri Bakanını çağıracaksın, ‘Sen bizi rezil ettin, kim bu siyasetçi?’ diye soracaksın”