Bu hikaye Makbule Tokmak’a armağan edilmiştir. Bu hikaye Kibariye’nin hikayesidir. Kibariye’nin sesi Allah vergisidir. Kibariye şarkıların ruhu…..
Ay başka doğar, Akhisar’a. Burada yaşayan çocuklar, yılın 12 ayı çıplak ayak gezer. Zordur hayat Akhisar’da. Açlık vardır. Yokluk vardır, Birde umut. O kadar.
Bahriye’de 1960 yılının yazında bunları bilerek doğar. İlk çocuktur. Yoksuldur aile. Baba; ayakkabı boyacısı. Anne; tütüne gider. Düğünlerde darbuka çalar, yoktan var eder. Adı Makbule…
Bahriye 12 yaşındadır. Farkındadır yokluğun. Gider kömür taşır. 10 lira verir kömürcü. Gider kıyma alır, peynir alır birde ekmek….Anne bunları görünce ağlar.
Üzülme anne der, Bahriye; Allah bana gülecek.
Öylede olur…
Bu hikaye, Bahriye Tokmak’ın hikayesi
Yani Kibariye’nin…
Akhisar’daki çocuklar, fakir olduklarını bilerek doğar.. Şikâyet etmezler. Şımarmaya vakitleri yoktur.
Hiç okula gitmez, Bahriye. Okuma yazması yoktur. Ama şişe toplar satar. Annesiyle düğünlere, kına gecelerine gider. Annesinin darbukaya nasıl vurduğuna bakar.
Okuma yazması yoktur. Ama muhteşem bir sesi vardır
Akhisar’daki çocuklar; hayatta nasıl kalınacağını bilir. Adamı gözünden tanırlar. Değilmi ki nefes almışlardır şu dünyada. Her fırsat onlara umut olur…
Adı Mucize. Bahriye’lerin komşusu. İzmir’de bir pavyonda çalışır. Bahriye’nin sesi güzeldir. İzmir’deki pavyona götürür onu, Mucize. Fakat küçüktür. Dahası güzel bulmaz, Bahriye’yi patron.
2 sene geçer aradan. Hadi bir daha İzmir yolları….
Sesi dahada güzelleşmistir. Fakat, hâlâ kara kuru bir kızdır. Patron bir şartla kabul eder.
PERDE ARKASINDAN SÖYLESİN
Öyle yapar Bahriye. Şarkılarını perde arkasından söyler. 150 lira alır. Ailesine verir. Ama bir gün dayanamaz, açar perdeyi…
Akhisarlı çocuklar, her gün bir fırsat için umutla uyanır. Kış üşütmez, yaz yakmaz onları. Ağlamazlar.
VE İZMİR FUARI..
Büyük umutlar, ünlü sanatçılar arasında Genç kara kuru bir kız dikkat çeker. Sadece sesiyle değil, içten gülmesi, cana yakınlığı, doğallığı… Para kazanır. Annesine verir…
Seda Sayan’la dostluğu o günlere dayanır. 35 yıllık dostluk, aynı hayat şartları onları yakınlaştırır. Kibariye Seda’dan çok şey öğrenir. Aynı evde kalırlar. Beraber hayata göğüs gererler.
Zaman 21 Aralık 1979’u gösterirken, ilk evliliğini yapar.
Tünay Ürek; bir taksi şoförüdür. Pavyona yakın bir taksi durağında çalışmaktadır. Çok sever Kibariye.
Aslında iki tarafın ailesi de istemez bu evliliği. Tunay’ın ailesi çingene olduğu için istemez, Kibariye’nin annesi Makbule hanımda kızının paralarını yiyeceğini, Kibariye’yi sevmediğini düşündüğünden.
Makbule hanım haklı çıkar malesef…..
Kibariye ihanete uğrar. Eşi yakın bir arkadaşına aşık olmuştur. Daha da kötüsü ortak hesaplarındaki bütün parayı almıştır. Parayı önemsemez. Ama onuru kırılmıştır, çaresiz boşanır. Tarihler 1996 yılını göstermektedir.
Akhisar’da doğan çocuklar acıyı yanlarına alarak doğarlar, yıkamaz onları ne açlık, ne yokluk nede sefalet. Ama ihanet.
Tuzla buz eder eşinin ihaneti, Kibariye’yi. Kendini toplamaya çalışır, yapamaz, şarkı söyleyemez, uyuyamaz.
KENDİNİ ÖLDÜRMEYE KARAR VERİR
SUADİYE 9.KAT son anda kurtarılır yan komşusu tarafından.
Artık gidecek tek bir yer kalmıştır. Annesi
Sığınır annesine, onuru kırılmış yıkık bir halde. Günlerce kalır, çalışamaz Makbule ve Bahriye eski günlerdeki gibi beraberdir.
Biri gelmektedir eve. Kardeşlerinin arkadaşı. Esmer, gençten biri. Adı Ali…
Sever Ali’yi, anlaşırlar evlenirler. Kocadan önce çocuk ister. Hamile kalır ve doğar Birgül.
Kibariye bugün 60 yaşında.
Kızı Birgül evlendi bir torunu var.
Hâlâ çalışıyor
Birçok ödül aldı.
Annesi Makbule 80 yaşında Kibariye ne zaman dara düşse hep yanında.
Yalnız kalamıyor.
KİBARİYE: Evlenme kızım derdi annem, kendini düşün. Beni de düşünme. Çocuk yapma, ya ona bakamazsan, ya paran olmazsa.
Kibariye bugün hem annesine hem evladına kol kanat geriyor.
Sesi Allah vergisi. O şarkıların ruhu…..
Akhisar’da yaşayan anneler, acılar içinde büyütür çocuklarını. Eski elbiselerinin içinde sevgi ve umut taşırlar.
Bu öykü gerçektir. Ve Makbule Tokmak’a armağan edilmiştir.
Teşekkürlerimle.