Karadağ Ankara Büyükelçisi Perisa Kastratovic Türk iş insanlarına Karadağ’da yatırım yapma çağrısında bulundu
Toplantıda siyasi, ekonomik ve kültürel diplomasi odağında karşılıklı ilişkileri artıracak yeni alanlar ve Karadağ’ın dış yatırıma dair devlet teşvik politikalarına ilişkin önemli mesajlar verildi. Karadağ ve Türkiye’nin karşılıklı ticaret hacminin 2022 yılına kadar 250 milyon dolara ulaşması için ek çaba gösterme konusunda anlaştığını hatırlatan Kastratovic, Türk iş insanlarına Karadağ’da yatırım yapma çağrısında bulundu.
Karadağ’ın dış yatırıma dair politikalarının paylaşıldığı basın toplantısında konuşan Karadağ Ankara Büyükelçisi Perisa Kastratovic, karşılıklı ortak hedefler kapsamında Türk yatırımcıların Karadağ’daki fırsatlardan faydalanması için çağrıda bulundu. Toplantıda Karadağ-Türkiye ikili ilişkilerini oluşturan siyasi, ekonomik, kültürel ve diğer alanlarda Karadağ’ın dış yatırımcılara yönelik teşvik politikaları ve Türkiye ile karşılıklı ilişkileri artıracak yeni alanlar ve fırsatlar değerlendirildi.
KASTRATOVIC: TÜRK ŞİRKETLERİNE VE YATIRIMCILARINA AÇIK ÇAĞRIDA BULUNUYORUZ
Karadağ ve Türkiye karşılıklı ticaret hacminin 2022 yılına kadar 250 milyon ABD dolarına ulaşması için ek çaba gösterme konusunda anlaştığını söyleyen Kastratovic, “Bu anlaşma doğrultusunda 2022 yılına kadar iki ülkenin karşılıklı ticaret hacmindeki bu hedefe ulaşmak için Türk şirketlerine ve yatırımcılarına açık çağrıda bulunuyoruz. Amacımız, önceliğimiz olan bu hedefe ulaşmak ve ikili ilişkileri ekonomik, kültürel, eğitim ve diğer alanlarda artırarak geliştirmek” dedi.
‘TÜRKİYE’Yİ EKONOMİK ORTAK OLARAK GÖRÜYORUZ’
Karadağ’ın diplomatik ağının önceliğinin ekonomik diplomasi olduğunu ifade eden Kastratovic sözlerini şu şekilde sürdürdü:
“Bu bağlamda Türkiye’yi önemli bir ekonomik ortak olarak görüyor, Türk şirketlerine ve yatırımlarına açık olduğumuzu ifade etmek istiyoruz. Son dönemde Türk yatırımcıların Karadağ’a yatırım yapmaya ilgisinin giderek arttığını görüyoruz. Pandemi öncesi, bir önceki beş yıllık dönemi kapsayan Karadağ ile Türkiye arasındaki ticaret hacmi, her yıl büyüme kaydetti. Sadece 2020 yılında Karadağ ile Türkiye arasındaki toplam ticaret hacmi 122 milyon Euro olarak gerçekleşti. Pandemi öncesinde ise bu rakam yüzde 18,7 daha düşüktü. Gelecekte daha güçlü ekonomik bağlar ve iki ülkeye de yarar sağlayan daha yoğun ekonomik ilişkiler tesis etmek istiyoruz.”
‘SİYASİ İLİŞKİLERİ EKONOMİK İŞ BİRLİĞİ İLE GÜÇLENDİRMEK ÖNEMLİ’
Yakın ve uzun vadeli ekonomik, kültürel, siyasi hedeflere ulaşmak adına, Karadağ’daki pek çok farklı alandaki fırsatları ve potansiyel barındıran yatırım alanlarının, Türkiye ile var olan ikili ilişkiler üzerinden değerlendirmenin, bu hedefi yeni ekonomik yatırımlar yaparak sağlamanın kendileri için stratejik bir öneme sahip olduğunu belirten Kastratovic, “Bugün Karadağ ve Türkiye’nin ikili ilişkilerde mükemmel seyreden mevcut siyasi ilişkilerini daha güçlü bir ekonomik iş birliği ile güçlendirmesi, bölgedeki ekonomik kalkınma açısından önem arz ediyor. Bu hedef için ticaret hacminin arttırılabileceği kayda değer alanlar mevcut” dedi.
‘DİPLOMASİ DİYALOĞUNU DAHA DA GELİŞTİRMEK İSTİYORUZ’
2021 yılı ve sonrası için Türkiye devleti ve Türk iş insanlarına yaptıkları yatırım çağrısıyla, Karadağ’daki fırsatları Türkiye ile paylaşmak istediklerini ifade eden Kastratovic, “Bu fırsatları karşılıklı ekonomik, kültürel, turizm, eğitim ve üretim gibi diğer alanlarda da artırma hedefimiz var. Karadağ olarak Türkiye ile ikili ticareti ve genel ilişkileri hızlandırmak istiyoruz. Türkiye ve Karadağ ilişkilerinin hem kültürel hem ekonomik anlamda artarak ihracatın ve ithalatın her iki ülkeye de büyük fırsatlar ve kalkınma odaklı değerler katacağına inanıyoruz.
Ülkeler salgın, küresel iklim sorunları gibi global sorunlarla uğraşırken ekonomilerini halihazırda ilişki sürdürdüğü ülkelerle sürdürme stratejisine odaklanıyor, mevcut ilişkileri üzerinde daha hassas davranıyorlar. Mevcut diplomatik, ekonomik, kültürel, her türlü ilişkilerinin üzerine yeni kalkınma alanları dahil ediyorlar. Bu doğrultuda; Karadağ olarak Türkiye ile yaptığımız ihracatın katma değerini ve hacmini daha da artırmak, sahip olduğumuz potansiyellerle iki ülke arasında yeni fırsatlar, yeni ticaret alanları ve yeni pazarlar yaratmak; kültür ve eğitim konusunda yeni ve güçlü adımlar atmak, en önemlisi de tüm bunlarla neredeyse 1,5 asırdır süregelen diplomasi diyaloğunu daha da geliştirmek istiyoruz” şeklinde konuştu.
‘DİPLOMATİK İLİŞKİLERDE 140 YILI GERİDE BIRAKTIK’
Karadağ ile Türkiye’nin karşılıklı ilişkilerinin köklü bir geçmişe sahip olduğunu ifade eden Kastratovic sözlerini şu şekilde sürdürdü:
“2019’da iki ülke arasındaki diplomatik ilişkilerin kurulmasının 140. yılını kutladık. Sayısız alandaki iş birliğimizi dostluk, karşılıklı çıkar ve karşılıklı saygı ilkelerine dayalı olarak sürekli geliştiriyoruz. Türkiye ile Karadağ arasındaki iş birliğini yeni girişimlerle daha da güçlendirmenin ve zenginleştirmenin önünde hiçbir engel yok. Nitekim Karadağ‘ın Türkiye ile ilişkilerine verdiği önemin en iyi kanıtı da Ankara’daki Büyükelçiliğe ek olarak İstanbul’da Başkonsolosluğun açılmasıdır. Türkiye Karadağ’ın bağımsızlığını tanıyan ilk ülkelerden biriydi ve 2017 yılında Karadağ’ın NATO’ya katılma yolculuğunun da en büyük destekçilerinden biri oldu. Karadağ ile Türkiye arasındaki dostane ilişkiler COVID-19 pandemisi boyunca bir kere daha teyit edildi. Türkiye Karadağ’a yardım gönderen ilk ülkelerden biri oldu ve bu süreçte iki ülke de vatandaşlarının kendi ülkelerine geri dönmesi sürecinde yakın bir iş birliği yaptı.”
KİLİT SEKTÖRLER: TURİZM, ENERJİ, MOBİLYA, BİLİŞİM, METAL İŞLEME
Yurt dışında yatırım, şirket kurma, yurt dışında yaşama imkanları konusunda danışmanlık veren ve Karadağ Büyükelçiliği ile gerçekleşen toplantının moderasyonunu yapan Leo Danışmanlık Yönetim Kurulu Başkanı Uğur Çimen ise Karadağ’ı dışarıdan yatırımlara açık, cazip bir yatırım alanı yapan faktörlerin altını çizdi. Çimen; “Karadağ’ın nitelikli iş gücü varlığı, uygun bir kurumsal vergilendirme sistemine sahip olması ve yabancı yatırımlara uygun mevzuatı, coğrafi konumu dolayısıyla sahip olduğu stratejik üstünlüğün yanı sıra uluslararası sözleşmelerle oluşturulmuş bir global ticaret ağına dahil olması yatırımcılar için önemli bir değer. Özellikle turizm, enerji, ağaç işleme ve mobilya imalatı, bilişim ve metal işleme gibi kilit sektörler Türk iş dünyası için cazip fırsatlar sunuyor. Ülkedeki mevcut potansiyelin Türk iş dünyası ile daha da güçleneceğine inanıyorum” dedi.