İçişleri Bakan Yardımcısı İsmail Çataklı, selin vurduğu Kastamonu’nun Bozkurt ilçesinde 2 haftada vatandaşlarımızı evlerine kavuşturacağız açıklaması yaptı.
İçişleri Bakan Yardımcısı İsmail Çataklı, selin vurduğu Batı Karadeniz’de arama-kurtarma ve yardım faaliyetlerinde 10 binden fazla kamu personeli ile sahada olduklarını söyledi. Çataklı, 4 binden fazla görevlinin sadece Kastamonu’nun Bozkurt ilçesinde görev yaptığını belirterek, “Bir haftalık 10 günlük süre içinde kaba temizliğin bitirilmesini hedefliyoruz. İş yerlerinin yukarıdan aşağıya yıkanıp temizlenmesi, ince temizlik yapılması belli zaman alacaktır. Bu kadar ağır yüke rağmen 2 hafta gibi bir sürede vatandaşlarımızı evlerine iş yerlerine kavuşturmuş olacağız” dedi.
İçişleri Bakan Yardımcısı İsmail Çataklı, Kastamonu, Sinop ve Bartın’da meydana gelen sel felaketine ilişkin devam eden çalışmaları değerlendirdi. Selin ilk gününden itibaren bölgede bulunan İsmail Çataklı, felaketin meydana gelmesinin ardından tüm kurumlarla birlikte ortaya çıkan hasarı ortadan kaldırmak ve vatandaşların normal hayata bir an evvel en hızlı şekilde dönmelerini sağlamak için çalışmaların hız kesmeden devam ettiğini kaydetti.
‘2 BİN 288 İNSANIMIZI TAHLİYE ETTİK’
Çataklı, sel nedeniyle mahsur kalan vatandaşların seri şekilde tahliye edildiğine dikkat çekerek, şöyle dedi:
“Su birinci kata kadar hatta bazı binalarda ikinci kata kadar yükselmişti. Hava koşulları da çok kötüydü, helikopterleri getirmekte güçlük çektik. Ankara istikametinden helikopterleri getiremedik. Ve mümkün olan en seri şekilde gelen helikopterlerle pilotlarımız, onların yetişemediği alanlarda AFAD ekiplerimiz yoğun bir çaba sarf ettiler. 2 bin 288 insanımızı tahliye ettik. İlk birkaç saat geçtikten sonra binlerce insanı tahliye ettik. Onları çeşitli kurumlara yerleştirdik. Kredi yurtlar kurumunun kapasitesini kullandık. Yine hem Kastamonu hem Abana’da ihtiyaç olan yerlere çadır takviyeleri yaptık. Barınma ile ilgili bir sorunla karşı karşıya kalmadık. Kötü hava koşullarına rağmen büyük bir çaba gösterdi pilotlarımız. Suların da belli düzeyde çekilmesiyle birlikte yüzeyde yoğun bir arama kurtarma çalışması başladı. Yıkılan yapıların enkazında, Abana ve deniz yüzeyinde de dahil olmak üzere arama çalışması yapıldı.”
‘2 HAFTADA EVLERİNE İŞ YERLERİNE KAVUŞTURMUŞ OLACAĞIZ’
Çataklı, afet anında Türkiye’nin arama kurtarma faaliyetleri konusunda büyük bir tecrübeye sahip olduğunu ifade ederek, “Kızılay, Bozkurt’tan Bartın’a, Sinop’a kadar ilçe merkezleri ve köylere kadar insanlarımızın beslenme ihtiyaçlarını karşıladı. Offroadculardan köylere ulaşabilmek için istifade ettik. Bundan sonra yoğunluklu olarak üzerinde durmamız gereken ilçenin temizlenip, iş yeri ve konutların tekrar kullanılır hale getirilmesi. Yoğun malzeme var. Bu kapsamda Türkiye’nin her bölgesinden her kurumundan araç, gereç, makine ve personel getirmek suretiyle yoğun bir çalışma var.
Sadece yollar sokaklar değil binaların içinde bodrum katlarında çok fazla malzeme var. Bodrum katları ve depolarda hala su ve malzeme var. Ama sokaklar, ana caddeler, ara sokaklarda büyük oranda mesafe aldık. Bu çalışmada sadece kamudan değil STK’lardan da destek alıyoruz . 4 bin üzerinde jandarma var bölgede. İnsan kaynağı çok önemli. Bir haftalık 10 günlük süre içinde kaba temizliğin bitirilmesini hedefliyoruz. İş yerlerinin yukarıdan aşağıya yıkanıp temizlenmesi, ince temizlik yapılması belli zaman alacaktır. Bu kadar ağır yüke rağmen 2 hafta gibi bir sürede vatandaşlarımızı evlerine iş yerlerine kavuşturmuş olacağız” dedi.
‘OTOMATİK BİR REAKSİYONA DÖNÜŞTÜ’
İsmail Çataklı, afet anında her kurumun kendine düşen görevin ne olduğunu bildiğini bu nedenle hızlı bir şekilde organize olunduğunu kaydederek “Türkiye Afet Müdahale Planı var. Bu plana 26 çalışma grubu var ulusal ölçekte. Her çalışma grubunun bir koordinatör ve yerel düzeyde de karşılığı var. Aslında otomatik bir reaksiyona dönüştü neredeyse. Bir yerde bir afet olduğu zaman AFAD’dan bir çağrı ulaştığı zaman herkes yapması gerekeni biliyor.
Seri şekilde hareket ediyorlar. Her ilimizde bir afet koordinasyon merkezimiz oluşuyor. Bunun için bir fiziki mekan gerekmiyor. İlk gün bir benzin istasyonunda başladık burada. Ankara’da AFAD’da koordinasyon merkezi devreye giriyor. Afet bölgesinden ulaşan talepleri hızla yönlendirme çalışıyorlar. Ciddi bir tecrübemiz bu alanda var. İşleri kolaylaştırmak için idari bazı tedbirleri geliştiriyoruz. 8 vali görevlendirdik. 2’si Sinop, 6’sı Kastamonu’da. Gelirken kendileri özel idarenin ekipmanıyla geliyorlar. Bir ilçeyi onlara teslim ettik; ‘yolunu suyunu halledip çıkacaksınız’ dedik” ifadelerini kullandı.
‘347 BİN AFAD GÖNÜLLÜSÜ VAR’
İsmail Çataklı, selin vurduğu Batı Karadeniz’de arama-kurtarma ve yardım faaliyetlerinde 10 binden fazla kamu personeli ile sahada olduklarını, 4 binden fazla görevlinin sadece Kastamonu’nun Bozkurt ilçesinde görev yaptığını kaydetti. Çataklı, “Türkiye’nin arama kurtarma anlamında kapasitesi iyi. Hem insan gücü; İHA’dan botuna iş makinesine, uçağından helikopterine hızla makul sürelerde ekipman getiriyorsunuz. 347 bin AFAD gönüllüsü var. Hiçbir ücret almıyorlar. Neredeyse en zor işleri yapıyorlar. Bu gönülden yapılacak bir iş. Bize de şevk veriyorlar. Bütün vatandaşlarımızı AFAD gönüllüsü olmaya davet ediyorum. Sadece AFAD ile olması mümkün değil bu işin. Bunun yanında STK’lar var. Arama kurtarmadan beslenmeye kadar geniş alanda hizmet eden STK’lar var” dedi.
‘NAKDİ VE İHTİYAÇ MALZEMELERİ İÇİN YARDIM KAMPANYASI’
Çataklı, afet bölgeleri için nakdi ve ihtiyaç malzemeleri olmak üzere iki şekilde yardım kampanyası başlatıldığını kaydederek şöyle konuştu:
“Birincisi nakdi yardımlar hem SMS yoluyla hem de bildiğimizi banka hesapları yoluyla ‘1866’ya mesaj atmak suretiyle 10 TL bağış yapılması mümkün. Banka hesaplarımızı hem AFAD hem diğer kurumların sayfalarından da duyurduk vatandaşlarımıza. İkincisi belli ihtiyaç malzemelerinin karşılanmasına dönük ayni bağışlar. Hem Kastamonu hem Sinop’ta iki ayrı depo belirlediler. Yola çıkarılan malzemeler ana depoya geliyor buradan ilçelerde cep depolara geliyor. Burada vakıflar, STK’lar, Kızılay’ın destekleriyle vatandaşlara ulaştırılıyor. Koli gıda istiyoruz paketlenmiş, soğuk zincire ihtiyaç duymayan. Paketlenmesi çok önemli; çünkü paketlenmesi için çok zaman kaybetmememiz lazım ikinci bir emek sarf etmemek için. Vatandaşların kıyafete ihtiyaçları var. Ama bunlar ikinci el kıyafet olmamalı. Mağdur olmuş insanlara yakışan malzemelerin gönderilmesinde fayda var.”