CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Kinden beslenen, öfkeden beslenen bir din insanı olmaz. Ayasofya’yı açtınız da Atatürk’e hakaret etmek için mi açtınız?” dedi.
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında konuştu. Kılıçdaroğlu, Türkiye Ziraat Odaları Birliği’nin 41 ilde kuraklık yaşandığını ifade ettiğini hatırlatarak “Zaten hepimiz görüyoruz. Dünyada ısının giderek yükseleceğini herkes biliyor. Isı giderek yükseliyorsa, tarım için su için önlem almak gerekiyor. Kim düşünecek bunları? İktidar sahipleri. Düşünüyorlar mı? Kesinlikle düşünmüyorlar. Unutmayacaksın kardeşim.
Sana söz verilmiş ve yerine getirilmemişse oyunun rengini değiştireceksin. Sevgili Konyalı çiftçi kardeşlerim, hani size söz verildi, Konya Ovası sulanacaktı. Yapmazlar kardeşim, yapmazlar. Neyi yaparlar? Kafayı takmışlar, ‘Kanal İstanbul’u yapacağım, İstanbul’u talan edeceğim’ diyor. Rant var orada, Konya Ovası’nda var mı? Yok. ‘O zaman niye mavi tüneli yapayım’ diyor iktidardakiler. Sen de itiraz edeceksin kardeşim” diye konuştu.
‘BİZ SİLECEĞİZ, BUNLAR SİLEMEZ’
Kılıçdaroğlu, koronavirüs salgını tedbirleri kapsamında normalleşmenin başladığını belirterek “İş yerlerini açtınız, iş yeri sahibi ve çalışanların aşılanması lazım. Kiralarda stopajın kalkması lazım. İcra dairelerini bir süre bırakın, adam bir nefes alsın, zaten parası olsa krallar gibi yaşayacak, bırakın gelir elde etsin, icra dairelerini erteleyin. Bankalardan ve esnaf kefalet kooperatiflerinden aldığı krediler var, bunları erteleyin, biz sileceğiz; ama bunlar silemezler en azından erteleyin. Aynı şekilde kredi kartlarını kullandılar, onların da ertelenmesi lazım” dedi.
‘AYASOFYA’YI ATATÜRK’E HAKARET ETMEK İÇİN Mİ AÇTINIZ’
Kılıçdaroğlu, devletin büyük hizmetler vermiş kişileri hep saygıyla andığını; bu işin partisinin olmayacağını belirtip, “Devlete hizmet etmiş, alın teri dökmüş, günün 24 saati çalışmış ve bugün aramızdan ayrılan insanlara eğer söz edeceksek saygıdan, sevgiden söz etmeliyiz. Ayasofya Camisi’ni açtılar. Camide görev yapan imamların sevgiyi, saygıyı, hoşgörüyü, birlikte yaşamayı anlatması lazım, dert varsa çözümü konusunda toplumu aydınlatması lazım.
Biz nasıl tarihimize saygılıysak imamların da saygılı olması lazım, hele hele Müslümanlığın öngördüğü sevgiyi, saygıyı, hoşgörüyü ve barışı asla unutmamaları gerekiyor. Bütün dinlerin bütün inançların temelinde insan sevgisi, huzur, birlikte yaşama vardır. Kin ve nefret yoktur. Arkadaş sen Yunus Emre’yi de mi bilmiyorsun ? Kinden beslenen, öfkeden beslenen bir din insanı olmaz; acıtan da bu zaten. Ayasofya’yı açtınız da Atatürk’e hakaret etmek için mi açtınız?” dedi.
‘DİN İNSANLARINA SAYGIM VAR’
Kılıçdaroğlu, Atatürk’ün hayatını bu millet için verdiğini dile getirerek, “O meczup acaba İstanbul işgalini, bir dönem İstanbul’un işgal altında olduğunu biliyor muydu? O meczup acaba Mustafa Kemal Atatürk’ün, işgal altında Dolmabahçe önünde yabancı savaş gemilerini gördüğünde ‘geldikleri gibi gidecekler’ dediğini biliyor mu acaba? Bütün imam kardeşlerime, din insanlarına saygım vardır. Toplumun onlara, onların da topluma ihtiyacı vardır ama sevgi ve barış ekseni üzerinde.
Bu meczup kişi acaba Kahramanmaraş’ın kurtuluşunda ilk kurşunu atan Sütçü İmam’ı biliyor mu acaba? Sütçü İmam, ‘Her kim Mustafa Kemal ve Kuvayı Milliye aleyhine fetva verip düşmanlık yapar, bilin ki onların kanında kafir kanı vardır’ diyor. Bu meczupların geldiği yer ‘keşke Yunan galip gelseydi’ eksenidir. Baskı altında yaşamayı kabullenmişler, hafızalarının bir yerinde tutuyorlar. Neden bu hafıza, kim size bu bilgiyi veriyor, açıp bir tarih kitabı okumuyor musunuz? UNESCO Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü nasıl tanımlıyor? ‘Atatürk, uluslararası anlayış, iş birliği, barış yolunda çaba göstermiş üstün kişi, olağanüstü devrimler gerçekleştirmiş bir devrimci, sömürgecilik ve yayılmacılığa karşı savaşan ilk önder.’ UNESCO söylüyor bunu, bu meczup neler söylüyor” diye konuştu.
‘O ÇİZGİ BİRAZ UZAYIP SARAYA DOĞRU YAKLAŞINCA RENK DEĞİŞTİRİYOR’
Kılıçdaroğlu, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin grup toplantısında Atatürk ile ilgili sözlerini hatırlatarak, “Sayın Bahçeli de bu konuda bir sürü laf etmiş, güzel. Sayın Bahçeli’nin Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e sahip çıkması; eyvallah, başımın üstüne. Ama asıl kızmamız gereken bu meczup mu? Bu meczup bu konuşmayı yaparken kimin önünde yapıyor? Devlet ricali önünde yapıyor. O devlet ricalinden bir Allah’ın kulu çıkıp ‘ya arkadaş ne söylüyorsun, yanlış söylüyorsun, bunu konuşamazsın’ dedi mi? Demedi.
Bahçeli’ye soruyorum. Sen kime kızıyorsun? Bunu orada görevlendiren kim? O çocukları o meczuba teslim eden kim? Hangi kafa? Kendi tarihine ihanet etmeyi kural haline getiren bir meczubu orada nasıl tutarsın? Atatürk bizim ortak değerimizdir. Dolayısıyla Bahçeli, ‘Atatürk bizim kırmızı çizgimizdir’ diyor; güzel. Ama o çizgi biraz uzayıp saraya doğru yaklaşınca renk değiştiriyor. Renk değişmeyecek arkadaş. Renk değiştiği andan itibaren bu iş olmaz. Söylediğin havada kalır” dedi.