Bundan önceki yazılarımızda, hoparlörler haricinde, müzik dinlemek için kullandığımız tüm elektronik cihazların, kesintisiz, müzik şiddetine ve zamana göre değişen sinüs dalgaları ile çalışmakta olduklarını belirtmiştik.
Kesintisiz oldukları için sinüs dalgası üzerindeki her noktanın (verinin) bir karşılığı bulunmaktadır.
Dijital Ortam Ses Kaynakları
İlerleyen bilgi-işlem teknolojisi sayesinde günümüzde ses ve müzik kaynakları artık sayısal (dijital) ortamda kaydedilebilmektedir.
Algılanan ses, sayısal ortamda 0 ila 1 rakamları ile belirtilen şekilde yine ses şiddeti ve zaman doğrultusunda eşlenmekte, ancak kaydedilen sesin sürekli bir eğri üzerinde gösterilmesi mümkün olmamaktadır. Bu işleme ‘bilgisayar dilinde kodlamak‘ (encode) adı verilmektedir.
Dolayısıyla müzik açısından bakıldığında sayısal ses kaynaklarının analog kayıtlarının kalitesine tam olarak erişmesine imkan bulunmamaktadır. Bu nedenle analog ses kaynağının sayısal kaydının yapılması sırasında ses kaynağının ses şiddeti ve zaman açılarından birden fazla kez eşlendirilmesi (sampling) gerekmektedir.
Yapılan sayısal kaydın dinlenebilmesi ise analog sinyallerin mümkün olduğunca yeniden oluşturulması esasına dayanır. Bunun yapılabilmesi için ses işlemcilerine ihtiyaç duyulur.
Decode
Anılan işlemciler, kodlanmış sinyalin şifresini çözer (decode). Bu amaçla kullanılan cihazlara sayısaldan analoğa çevirici – digital to analogue converter, yani ‘DAC‘ cihazı adı verilir. Bir ses kaydının sayısal veriye çevrilmesi, depolama ve bilgisayar destekli iletişimle (internet) çok uzun mesafelere gönderilebilmesini mümkün kılmaktadır.
Analog bir ses sinyalinin eksiksiz şekilde yeniden oluşturulabilmesi, yukarıda belirtildiği üzere sayısal ortamda kaç kez eşlendirildiği ile alakalıdır ve her bir eşlendirme çabası, veri sayısının, dolayısıyla dosya boyutunun artması ile sonuçlanmaktadır.
Bu şekilde yaratılmış yüksek boyutlu müzik dosyalarına kayıpsız (lossless) müzik dosyası adı verilmektedir. Kayıpsız müzik dosyalarını evde bilgisayarda yaratabiliriz.
Ancak çok fazla depolama alanı gerektireceğinden beraberimizde bulundurmak zor olacaktır.
İnternette mevcut kayıpsız müzik dosyalarını dinleyebilmek için hızlı bir DAC cihazı ile yüksek süratli bir internet bağlantısına ihtiyaç duyulacaktır.
Neyse ki günümüzde, çok eski olmayan cep telefonlarının internete bağlanma hızları artmış, içlerindeki tümleşik DAC’lar sayesinde kayıpsız dosyalar bile dinlenebilir hale gelmiştir.
Ses Dosyaları
Müzik dosyalarının boyutlarının fazla büyük olmaması için ise, ses kaynağı sayısal ortama çevrilirken insan kulağının hassasiyet göstermediği frekansların veya geri fonda zor algılanan seslerin atılarak geri kalanın sıkıştırılması ve bit hızlarının düşürülmesi prensibi uygulanabilmektedir.
Bu tür sayısal müzik dosyalarına ‘kayıplı‘ (lossy) veya sıkıştırılmış dosya adı verilmektedir. AAC, WMA, MP3, Flac, Ogg Vorbis, değişik sıkıştırma algoritmaları kullanan şifreleme ve çözme teknolojilerinden bazılarıdır.
Biliyorum biraz uzun ve biraz da teknik bir yazı oldu bu… Ancak bundan sonra ele alacağımız sayısal müzik çalarlar için umarım sağlam bir temel olmuştur!