Gedikbulak Ortaokulu’nda kız ve erkek öğrencilerin sayısı eşit, kız öğrenciler bilim ve sanat konuşup, hayallerinin peşinden gitmek için çalışıyor.
Van’a 50 kilometre uzaklıkta bulunan Gedikbulak Mahallesi’nde kızların okula gitme oranı yüksek. Gedikbulak Ortaokulu‘nda okuyan kız ve erkek öğrencilerin sayısı da eşit. Bu okulda kız öğrenciler bilim ve sanat konuşup, hayallerinin peşinden gitmek için çalışıyor. 8’inci sınıf öğrencisi Zehra Oflas, en büyük idolünün Nobel ödüllü Marie Curie ve Aziz Sancar olduğunu belirterek, “Çocuk yaşta evliliklere ve ‘kız çocukları okumaz’ denilen kalıp yargıları artık kırmamız gerekiyor. Kız çocukları okumayı, kendi hayalleri peşinden gitmeyi, bilim insanı olmayı, ressam olmayı her şeyi hak ediyorlar. Sadece biraz destek ve önyargıların kırılması gerekiyor ” dedi.
Van’a 50 kilometre uzaklıkta daha önce köy statüsünde olan Van’ın büyükşehir olmasının ardından Tuşba ilçesine bağlı mahalle konumuna gelen Gedikbulak’ta kız çocuklarının okullaşma oranın fazla. Mahalledeki Gedikbulak Ortaokulu’nda kız ve erkek öğrencilerinin sayısı eşit. Okulun öğrencilerinin yarısını oluşturan kız öğrencilerin, geleceğe dair farklı hayalleri var. Kimi bilim insanı, kimi ressam, kimi futbolcu olmak istiyor.
‘İLGİNÇ HAYALLER ÇIKTI’
Okulun Görsel Sanatlar Öğretmeni olan aynı zamanda ‘Renkli Öğretmen’ adıyla sosyal medya hesabı bulunan ve burada öğrencileriyle olan güzel ve renkli anılarını paylaşan Fatih Balican, okulda sanatsal çalışmalar yaptıklarını, köy okulunda her çocuğun kendine özgü yeteneklerinin olduğunu söyledi.
Okul öncesi çocuklarla modern dans, diğer öğrenci gruplarıyla da çeşitli halk oyunları eğitimlerinin olduğunu belirten Balican, “Öğrencilerimiz içinde bilim insanı olmak isteyen, Nobel ödülü almak isteyen var. Biz artık bunları konuşup tartışıyoruz. 1,5 yıl önce bu okula başladığımda hiç ders işlemeden çocuklara beyaz kağıt dağıtıp hayallerini yazmasını istedim. Ve çok farklı ilginç hayaller çıktı. Bizler öğrencilerin hayallerini gerçekleştirmesi için yoğun çaba sarf ediyoruz” diye konuştu.
5 YAŞINDA ATATÜRK’ÜN EN SEVDİĞİ DANSI YAPIYOR
Öğretmen Balican, okul öncesi öğrencilerinden 5 yaşındaki Asmin Oflas’ın bir gün kendisine “Öğretmenim ben dans etmeyi çok seviyorum” demesi üzerine de Balican, ders verdiği minik Asmin ile vals yapmaya başladı. Dans etmeyi çok sevdiğini söyleyen Asmin, “Ben dans etmeyi ailemi çok seviyorum. Öğretmenimle Atatürk’ün en sevdiği vals dansını yapıyoruz” dedi. Öğretmeni tarafından yaptıkları dans ise sosyal medyadan paylaşılınca büyük beğeni aldı.
HAYALİM BİLİM İNSANI OLMAK
Okulun 8’inci sınıf öğrencisi 13 yaşındaki Havva Nur Başaran da bilim insanı olmayı istediğini ve bu doğrultuda çok çalıştığını söyledi. Başaran, “Hayalim bilim insanı olmak. Buralarda eğitim koşulları çok iyi değil. Ben de bu hayalimi gerçekleştirebilmek için çok fazla çaba sarf ediyorum. Her bilgiye ulaşmaya çalışıyorum. Artık okullarda kız çocukları var ve hepsinin farklı hayalleri var. Bazı kadınları okutmadılar. ‘Kadındır gitsin evinde otursun’ dediler. Hem her kadının bir hayali vardır. ‘Kadınlara yapamaz’ dediniz gidip futbolcu oldu, ressam oldu” diye konuştu.
KALIP YARGILARI KIRMAMIZ LAZIM
8’inci sınıf öğrencisi 14 yaşındaki Zehra Oflas ise hayalinin genetik mühendisliği ya da biyoteknolog olmak olduğunu söyledi. En büyük idolünün Nobel ödüllü Marie Curie ve Aziz Sancar olduğunu belirten Oflas, “Gerçekten zorlukların içinden çıkıp dünyaya kendini tanıtan çok büyük bilim insanları ikisi de. En büyük şey istektir. İnsan isterse neden olmasın. Türkiye’deki bu kalıp yargıyı kırmamız lazım. Çocuk yaşta evliliklere, ‘kız çocukları okumaz’ denilen kalıp yargıları artık kırmamız gerekiyor. Kız çocukları okumayı hak ediyor. Kız çocukları okumayı, kendi hayalleri peşinden gitmeyi, bilim insanı olmayı, ressam olmayı, her şeyi hak ediyorlar. Sadece biraz destek ve önyargıların kırılması gerekiyor. Türkiye ancak bu şekilde gelişebilir” dedi.