MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “Yeter artık, sabır taşı çatladı, bıçak kemiğe dayandı. HDP, PKK’nın giriş kapısı, bagaj kapağıdır” dedi.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, HDP, PKK’nın mekapı çıkarıp kundura giymiş halidir. Yani HDP, PKK’nın ta kendisi, aynadaki akisidir. Bu HDP’nin kapatılması için zaman kaybetmek devletimizin egemenlik haklarına ileri düzeyde zarardır” dedi.
MHP Genel Başkanı Bahçeli, TBMM’de partisinin grup toplantısında konuştu. Bahçeli, 10 Şubat’ta Irak’ın kuzeyinde bulunan Gara Bölgesi’ne yapılan Pençe Kartal-2 Harekatı’nın geçen cumartesi günü tamamlandığını anımsatarak, harekat süresince teröristlere ait barınak, sığınak ve mühimmat deposu ile sözde karargah olarak kullanılan pek çok yerin tahrip edildiğini bildirdi. Bahçeli, “Aynı şekilde çok sayıda terörist ihanetlerinin bedelini canlarıyla ödemiştir. Uluslararası hukuktan doğan meşru haklarımız sonuna kadar kullanılmıştır.
Dileğimiz teröristlerin peşinin bırakılmaması, döktükleri kanların hesabının damla damla şerefsiz varlıklarından sorulmasıdır. Kandil’e bir şafak vakti Türk’ün şanlı bayrağı dikilmeli, terör elebaşları mağaralarına gömülmelidir. Mahmur’da kurulu bulunan terör kampları yakılıp yıkılmalıdır. Ayrıca PKK’nın Irak-Suriye arasında irtibat ve intikal sahalarından birisi olan Sincar’ın kısa süre içinde yerle bir edilmesi, özellikle örgütün nefes aldığı ve kontrolünde tuttuğu Peşhabur sınır kapısının da temizlenmesi artık hayat memat konusudur” dedi.
‘GARA ÖNCESİYLE GARA SONRASI AYNI OLMAYACAK’
Bahçeli, geçen 11 Şubat’ta, teröristlerle girilen sıcak çatışma sırasında Yüzbaşı Ertuğ Güler, Yüzbaşı Burak Coşkun ve Astsubay Kıdemli Başçavuş Harun Turhan’ın şehit düştüğünü hatırlatarak, “Acımız ve kaybımız bu kahramanlarla sınırlı kalmadı. Aldığımız bir başka kara haber milli yürekleri adeta kasıp kavurdu. Farklı tarihlerde PKK terör örgütü tarafından kaçırılan 13 vatandaşımız, 13 masum insanımız, 13 kahraman kardeşimiz bir mağara deliğinde baş bölgelerine yakın mesafeden ateş edilmek suretiyle şehit edildiler. Bu katliam yeryüzünde çok nadir görülen bir canavarlık örneğidir. Ey şereften ve namustan bihaber hainler, bu kadar mı alçaldınız?
Bu kadar mı insanlıkla aranızı açtınız? PKK/YPG’ye kol kanat geren sözde insan hakları savunucuları, özgürlük simsarları şimdi ne diyeceksiniz? Bundan sonra terörle mücadele stratejisi bakımından Gara öncesiyle Gara sonrası inanıyorum ki aynı olmayacaktır. Bu sefer ateş yalnızca düştüğü yeri yakmayacak, PKK’nın yanında yöresinde saf tutan kim varsa çembere alıp tepeden tırnağa tutuşturacaktır” diye konuştu.
‘GARA’DA YAŞANAN BARBARLIK BİR KIRILMA ANIDIR’
Bahçeli, Türkiye’nin terörün insanlık dışı eylemleriyle 37 yıldır mücadele halinde olduğunu, devlete ve hükümete bu mücadelede desteklerinin tam olduğunu vurguladı. Artık bir karar arifesinde olunduğunu söyleyen Bahçeli, şunları kaydetti:
“Artık bir kavşak noktasındayız. Ancak Gara’da yaşanan barbarlık bir kırılma anıdır. Evlatlarımızın kurşun yediği mahalde, terörün elebaşları birer birer sallandırılmazsa yüreklerimiz soğumayacak, öfkemiz sönmeyecektir. Herkes tarafını ve tercihi yapmak mecburiyetindedir. Pozisyonunu, niyetini, düşüncesini, ilişki ağlarını yeni baştan kontrol etmelidir. Bebek katiline ‘sayın’ diyen milletvekilleri istemiyoruz. Teröriste ‘gerilla’ diyen milletvekillerine katlanamıyoruz.
Sırtını PKK’ya, YPG’ye dayayan, terörist cenazelerine katılan, icazeti Kandil ve İmralı’dan alan hainlere milletvekilliği haramdır görüşündeyiz. Yeter artık, sabır taşı çatladı, bıçak kemiğe dayandı. Bu mesele var oluş yok oluş meselesidir. İp inceldiği kadar incelmiştir, kopacağı varsa zaten kopacaktır. Gözümüzün içine baka baka hala provokasyonlarını devam ettiren mazbatalı teröristlerin bulundukları mekan; dualarla, Kuran-ı Kerim tilavetleriyle, kurbanlarla ve bir Cuma günü açılan Gazi Meclis olamaz, olmamalıdır. HDP, PKK’nın giriş kapısı, bagaj kapağıdır. HDP, PKK’nın mekapı çıkarıp kundura giymiş halidir. Yani HDP, PKK’nın ta kendisi, aynadaki akisidir.
Kaldı ki seri bir katilin işlediği cinayetleri lanetlemesi abesle iştigaldir. HDP’nin ipi ve iradesi Kandil’dedir. Peki tüm bu olan bitenler karşısında HDP’nin kapatılmasına yönelik kısa metrajlı üç maymun oyunu sahne almaya inat ve ısrarla devam edecek midir? HDP kapatılmadan, PKK’nın ayağını TBMM’den kesmenin bir başka formülünü bilen ve bizi de bilgilendirmeye hazır olan aslan parçası bir demokrat var mıdır? Bu milletvekillerinin ve diğer HDP’lilerin milletin vergileriyle aldığı maaş haramdır, zıkkımdır. Ve bu HDP’nin kapatılması için zaman kaybetmek devletimizin egemenlik haklarına ileri düzeyde zarardır.”
‘TÜRK MİLLETİ BÖYLESİ BAYAT NUMARALARI YUTMAZ’
Bahçeli, CHP’nin Gara şehitleri için yayımladığı taziye mesajına ilişkin ise, “Ya HDP’nin dostu olan CHP’ye ne demeli, bu partinin yönetimine musallat olan HDP lobisini nasıl değerlendirmeli? CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu başta olmak üzere, kes kopyala yapıştır türünden taziye mesajı yayımlayan CHP’li yöneticilerin PKK’yı açıkça, dosdoğru biçimde ve ismini zikrederek lanetlemediği anlaşılmıştır. PKK’yı afişe etmeden, yalnızca terör örgütü sözleriyle melanet terör saldırısını kınamak kirli ve kurnaz bir taktiktir. CHP yönetimine sesleniyorum;
Gara katliamcısı PKK’yı saklamak ne size ne de gayri meşru dostunuza hiçbir şey kazandırmayacak, bilakis aziz milletimizin gözünden ve gönlünden daha da düşürecektir. Korkmayın, çekinmeyin, HDP’ye ve bölücü terör örgütüne verilmiş bir sözünüz yoksa PKK’ya ‘katil’ demek, ‘eşkıya’ demek, ‘terörist’ demek, ‘cani’ demek size ancak onur, ancak şeref, millet nezdinde de itibar kazandıracaktır” ifadesini kullandı.
‘ANAYASA MAHKEMESİ KİME HİZMET ETMEKTEDİR?’
Bahçeli, Anayasa Mahkemesi’nin bazı kararlarını eleştirerek, “Ne hikmetse hak ihlalleri hep şaibeli ve hakkında soru işaretleri olan isimlerle ilgili verilmektedir. Aynı Mahkeme, 25 Şubat 2016 tarihinde Can Dündar, 9 Haziran 2020 tarihinde terörist Demirtaş hakkında hak ihlali yapıldığını kararlaştırmıştır. 22 Mayıs 2019 tarihinde de, Osman Kavala’nın tutuklanmasının hukuki olmadığı gerekçesiyle kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddiayı da oybirliğiyle kabul etmiştir.
Anayasa Mahkemesi’nin hak ihlali kararlarını fütursuzca verirken milletin haklarını hiç hesaba katmadığı, dikkate almadığı çok net bir şekilde görülmektedir. Bu Anayasa Mahkemesi kime hizmet etmektedir, kimin mahkemesidir? Hak konusu sırf Türkiye’nin anayasal düzenini bozmak için uğraşan ve ihanete kapı kulluğu yapanlar için mi geçerlidir? Yurt dışında yaşayan bir casusun nasıl bir hakkı vardır ki ihlal edilmiş olsun? Bir teröristin ne hakkı olacaktır ki, Anayasa Mahkemesi buna çanak tutsun? Bizim görüşümüz şudur;
Anayasa Mahkemesi milletin mahkemesi olmayacaksa, Türkiye’nin egemenlik ve tarihsel haklarını çiğneyenlere ihlal gerekçesiyle destek vermeyi sürdürecekse, derhal kendini feshetsin, başındaki zat da gecikmeden istifa etsin. Yeniden milli varlığımıza layık, adalet ve hukuk ölçülerimize müzahir bir yüksek mahkemeyi kurmasını Allah’ın izniyle başarırız, buna da muktediriz. Ne tuhaf bir tecellidir ki, Anayasa Mahkemesi’nin kararlarıyla küresel çevrelerin ülkemize dikte ve dayatmaları manidar düzeyde benzerdir” dedi.
‘ABD’NİN GARA VANDALLIĞINI BİLMEMESİ, PKK’NIN DEĞİRMENİNE SU TAŞIMAKTIR’
Bahçeli, ABD Dışişleri Bakanlığı’nın Gara katliamıyla ilgili yaptığı açıklamaya da tepki göstererek, şöyle konuştu:
“PKK/YPG’yle kurdukları şaibeli işbirliğini adeta tescil etmiştir. Bu açıklamada deniyor ki; ‘Eğer Türk vatandaşlarının ölümünün, terör örgütü PKK tarafından gerçekleştirildiği doğruysa, bunu olabilecek en güçlü şekilde kınıyoruz.’ Demek ki, hala inanmıyorlar; çünkü işlerine gelmiyor, haber kaynakları da PKK’dır, bölücü çevrelerdir.
Dünya üzerinde bir kuşun uçuşunu bile takip eden ABD’nin Gara vandallığını bilmemesi, ne yaşandığını öğrenmemesi aklımızla alay etmek, PKK’nın değirmenine su taşımaktır. Yine ABD’li bazı senatörlerin Başkan Joe Biden’e 9 Şubat 2021 tarihinde gönderdikleri ve Türkiye husumetiyle kaleme aldıkları karanlık mektup hakkımızı ve hukukumuzu karalama teşebbüsünden başka bir manaya gelmemektedir. ABD Senatosu’nun PKK ve FETÖ propagandasına alet ve aracı olması garabet ötesi bir şuursuzluk ve samimiyetsizlik örneğidir.
15 Temmuz’u sulandırma arayışları, terör saldırılarına gölge düşürme çabaları, Türkiye’nin bağımsız karar almasını sabote etme gayretleri iki ülke arasındaki köprüleri dinamitlemektedir. Türkiye çok cepheli bir mücadele halindeyken, yüksek mahkemenin hak ihlali kisvesiyle haksızlığa göz yumması, ülkemizin elini kolunu bağlamaya çalışması vatan ve millet sevgisiyle bağdaşmayan, adalet ve hukuk mantığıyla örtüşmeyen sorumsuzluktur. Bir kez daha diyorum ki, CHP Milletvekilinin dokunulmazlığının kaldırılmasıyla ilgili konu Karma Komisyona ve Meclis Genel Kurulu’na geldiği takdirde MHP tutarlı davranacak ve dokunulmazlığın kaldırılması yönünde oyunu kullanarak tarafını gösterecektir.”