Van’ın Edremit ilçesinde Aslı İmre (60) 10 çocuğunu da okuttu. Büyük zorluklarla okuttuğu çocuklarının hepsi öğretmen, mühendis, doktor, hemşire oldu.
Okumaları için büyük fedakarlıklara katlanan anne Aslı İmre’nin, çocuklarından 3’ü doktor, 4’ü öğretmen, 1’i mühendis, 1’i hemşire olurken, biri de lisede öğrenimini sürdürüyor. Hiç Türkçe bilmeyen Aslı İmre, torunu ilkokul 4’üncü sınıf öğrencisi Zeynep İmre’nin yardımıyla okuma- yazma öğrendi.
İmre, bu fedakarlığı ile ilgili haber birçok gazete ve televizyon kanalında çıktı. Anne İmre’nin 10 çocuğundan biri olan Van Bölge Eğitim Araştırma Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Dr. Gürkan İmre‘nin ise ilham verici bir başarı hikayesi bulunuyor.
İNŞAAT İŞÇİLİĞİNDEN DOKTORLUĞA
Kardiyoloji Uzmanı Doktor Gürkan İmre, lise döneminde yaz tatillerinde bir yandan inşaatlarda çalışıp kendi harçlığını çıkarıyor bir yandan da kış aylarında okula gidiyordu. 20 yıl önce Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’ni kazanan İmre, bu süreçte de yine harçlığını çıkarabilmek için inşaatlarda çalışmayı sürdürdü.
2008 yılında Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nden mezun olan İmre, uzmanlığını ise Kardiyoloji üzerine İstanbul Üniversitesi’nde 2014 yılında başarıyla tamamladı. Van Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesinde Kardiyoloji Uzmanı olarak görev yapan İmre, öğrencilik yıllarında inşaatlarda çalışırken çekilmiş fotoğraflarına bakarken duygulandı.
‘KIŞIN OKULA GİDER, YAZIN İNŞAATLARDA ÇALIŞIRDIK’
Dr. İmre, kışın okula gittiklerini, yazın ise okulda harçlık olması için inşaatlardan çalıştıklarını anlattı. Ailesinin sürekli “Siz bizim gibi olmayın, inşaatlarda çalışmayın” diye kendisine ve kardeşlerine tembih ettiğini dile getiren İmre, hayat hikayesini şöyle anlattı:
“Yaşadığımız mahallenin temel geçim kaynağı tarım, hayvancılık ve inşaat işçiliği. Benim babam inşaat ustası, annem de ev kadını. Biz 10 kardeşiz. Geçmişte yaz tatillerinde babamızla beraber inşatta çalışıyorduk. Annem de hayvanlarla uğraşıyordu. Biz inşaatta çalışırken, kazandığımız parayla da sonbahar ve kışın okula gidiyorduk.
Bu parayı okulda harçlık olarak kullanıyorduk. Her yaz tatili bu şekilde geçiyordu. Bir yandan da ders çalışıyorduk. Annem ve babam zamanında okumak istemişler ama okuyamamışlar. O yüzden annem ve babam bize okumayı tembih ediyordu. ‘Siz bizim gibi olmayın, inşaatlarda çalışmayın’ diye. Biz de kardeşlerimizle beraber ders çalışıyorduk. Ben günde 7,5 saat ders çalışıyordum, 350 ile 500 arası da soru çözüyordum.
Ben düz lise mezunuyum. Dolayısıyla bizim bazı derslerimiz boş geçiyordu, öğretmenlerimiz yoktu. O yönden biraz geri durumdaydık. O yüzden biz günde 2 saat çalışacağımıza, 7 saat çalışıyorduk ve Cenab-ı Allah nasip etti. Tıp Fakültesini kazandık. Tıp Fakültesini kazandıktan sonra da yine maddi imkansızlıklardan dolayı bir süre inşaatlarda çalıştım.”
‘ÇOK ÇALIŞSINLAR, HAYALLERİNİN PEŞİNDEN KOŞSUNLAR’
Gençlere seslenen Dr. İmre, “Onların durumu da bizim durumumuz gibi. Çoban da olsalar, sokakta mendil bile satsalar okuma azmi varsa, okumanın peşinden gitsinler. Günde bir saat yerine 5 saat çalışsınlar. Ama bir hayalleri varsa, o hayallerin peşinde koşsunlar. Buradan onlara tavsiyem budur. Ben ilkokulda okurken hedefim doktor olmaktı.
Bizim yörenin çocuklarında hepsinde doktor ya da öğretmen olmak var. Ben liseden sonra fizik öğretmenliği kazandım. Ama hayalimde doktor olmak vardı. O yüzden 3’üncü sınıfta bıraktım. Sonra doktorluğu kazandım. Çok mutluyum” diye konuştu.