Diyarbakır’da, sınıf öğretmeni olan Serap Çaylı, EBA’da ve evde ders vererek öğrencileri eğitiyor.
Kayapınar ilçesindeki Millet İlkokulu’nun sınıf öğretmeni Serap Çaylı, koronavirüs tedbirleri nedeniyle öğrencilerine uzun süredir EBA üzerinden eğitim veriyor. Öğrencilerinden uzak kalamayan Çaylı, evlerine de giderek, derslerindeki eksiklerini tamamlayıp, zeka geliştirici oyunlar oynuyor.
Çaylı, “Haftada 1 gün öğrencilerimin ailelerini evlerinde ziyaret ediyorum. Evlerine giderken, maske, sosyal mesafe ve hijyen kurallarına dikkat ediyorum. Öğrencilerime kitap okumayı ve zeka geliştirici oyunları öğretiyorum. Her hafta farklı oyunlar öğretmeye çalışıyorum. Zeka oyunlarında öğrencilerimin çok başarılı olduğunu görüyorum” dedi.
‘AİLELER DE DESTEK OLUYOR’
Öğrencilerin ailelerinin de kendisine bu konuda destek olduğunu söyleyen Çaylı, “Eğer öğrenci okulda değilse öğretmeni evindedir. Öğrencilerimin aileleri de bu konuda bana çok destek oluyor. Elimizden geldiğince eğitimimizi sürdürmeye çalışıyoruz. Öğrenci ziyaretlerinde sınıf ortamındaymış gibi öğrencimle tek başına ders işliyorum.
Ziyaretlerde öğrencilerin, eğitimlerden ve benden uzak kalmamasını amaçlıyorum. Gönüllülük esasıyla öğrencilerime her zaman ulaşmayı istiyorum. Salgın sürecinde birçok meslek grupları emek veriyor. Ben de ne yapabilirim, diye düşündüm ve öğrencilerimin evlerine ulaşmayı istedim” diye konuştu.
‘ÖĞRETMENİMİN GELMESİNDEN ÇOK MUTLU OLDUM’
Kayra Kaplan (6) ise öğretmenin eve gelip, kendisiyle ilgilenmesinden duyduğu memnuniyeti dile getirerek, “Öğretmenim çok ilgili. Çok mutlu oldum. Öğretmenimle beraber ders işliyoruz. Bana oyunlar öğretiyor. Öğretmenimi çok seviyorum. Arkadaşlarımı ve öğretmenimi görebilmek için artık salgının bitmesini istiyorum. Ben okulumu özledim” dedi.
Kayra’nın annesi Başak Kaplan da salgın sürecinde canlı derslere katıldıklarını ve öğretmenin kendilerine sürekli destek olduğunu dile getirdi. Kaplan, öğretmenlerinin eksik olan noktaları kendilerine de bildirdiğini ve Serap Çaylı’yı evlerinde misafir etmekten mutlu olduklarını söyledi.
Baba Fırat Kaplan ise oğlunun kitap okumayı sevdiğini ve bu alışkanlığının, öğretmeninin kendilerine sunduğu kitap desteği sayesinde gerçekleştiğini dile getirdi.