10 dakikalık telefon görüşmesi ya da bilgisayar başında kişinin elini hep aynı ve sabit pozisyonda tutması sinir dolaşımını bozarak elde felce yol açabilir.
Pandemi nedeniyle çok sayıda kişinin evden çalışmak durumunda kaldığını, bu süreçte cep telefonu ve bilgisayar kullanımının arttığını anlatan Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. Levent Küçük, “Telefonla dirseği kıvırarak yapılan 10 dakikalık bir telefon görüşmesi ya da bilgisayar başında kişinin elini hep aynı ve sabit pozisyonda tutması sinir dolaşımını bozarak elde felce yol açabilir” dedi.
Zaman zaman parmağınızı hissetmiyor, sürekli elinizi sallama ihtiyacı hissediyor, elinizdeki eşyayı düşürüyor, tırnaklarınızı keserken zorluk yaşıyorsanız uzmanlar uyarıyor. Dirseğin kıvrık pozisyonda uzun süre sabit kalmasının, omurilikten çıkan periferik sinirlerde basıya ve sonrasında hasara neden olduğunu, tahribatın artması durumunda eldeki bazı kasların felç olabileceğine dikkat çeken Medicana International İzmir Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. Levent Küçük, “Telefonla dirseği kıvırarak yapılan 10 dakikalık bir telefon konuşmasının ardından sinir dolaşımı bozulmaya başlar. Bu rahatsızlığı daha çok orta yaş grubunda görüyorduk ancak telefon ve bilgisayar başında saatler geçiren gençlerde de benzer şikayetler arttı. Önemli olan elde kabiliyetsizlik ve kuvvet kaybı başlamadan tedavi için adım atmaktır” diye konuştu.
Beyinden çıkan ele uzanan periferik kasların anatomik bölgelerde bası altında kaldığında hasar görmeye başladığını ifade eden Doç. Dr. Levent Küçük, “Eldeki uyuşma, karıncalanma ve kuvvet kaybı, ele giden sinirlerde yaşanan tahribatın en büyük göstergesi” dedi.
“İŞARETLERİ İYİ OKUMAK GEREK”
Sinirlerde yaşanan tahribatla ilgili işaretleri iyi okumak gerektiğini belirten Doç. Dr. Levent Küçük, “Örneğin kişi gece, ‘parmağımı hissetmiyorum’ hissiyle uyanır, elini sallama ihtiyacı duyar. Ya da elinde gün boyu süren uyuşukluk şikayeti olur. Bir süre sonra elde beceriksizlik başlar ve elindeki eşyayı düşürür. Kişi, ‘tırnağımı kesemiyorum’ dediğinde ise artık son evredir. Önemli olan bu son evreye gelmeden, elde kabiliyetsizlik, kuvvet kaybı başlamadan bu hastaları yakalamak lazım ki son evreye gelirse geri dönüşümsüz problemler ortaya çıkabilir” değerlendirmesinde bulundu.
“10 DAKİKADA SİNİRLER HASAR GÖRMEYE BAŞLIYOR”
Doç. Dr. Levent Küçük, telefonla dirseği kıvırarak yapılan 10 dakikalık bir telefon görüşmesinin, ya da bilgisayar başında kişinin elini hep aynı ve sabit pozisyonda tutmasının, sinir dolaşımını bozmaya başladığını, sinirin kendini beslemeye ve hayatta kalmaya çalıştığını ancak bu bası süreklilik arz ederse sinirde hasar meydana gelebileceğine dikkat çekti. Doç. Dr. Küçük, “Bu gibi durumlarda elde felç meydana gelebilir. Eldeki kas gruplarında sinirlerin belli bir kısmının, kavramada çok önemli bir yeri vardır. Eğer o sinirleri kaybedersem, kavramanın gücü düşer ve bu de elin fonksiyonel kullanımını etkiler. Bu da felç dediğimiz, incelik, kıvraklık gerektiren bazı işlerin yapılamaması anlamına gelir. Örneğin kişi yerdeki bir iğneyi kavrayıp alamaz, ya da elindeki bardağı hiçbir sebep yokken düşürmeye başlar” ifadelerini kullandı.
“SİNİR DOKUSU GÜNDE 1 MM İYİLEŞİR”
Klinik muayenede eldeki kaslardaki etkilenim azsa ameliyatsız yöntemlerle, eldeki kaslarda etkilenme başladıysa cerrahi yöntemlerle tedavinin yapıldığını anlatan Doç. Dr. Levent Küçük, şunları söyledi:
“Sinir dokusu günde 1 mm iyileşir. Örneğin sinirdeki baskı dirsekte başladı. Elin içine ulaşana kadar yaklaşık 35 cm. mesafe var. Bu da yaklaşık 1 yılda sinirlerin iyileşmesi anlamına geliyor. Elbette ki sinirdeki travmanın sıklığı ve ne kadar olduğu önemlidir. Tekrarlayan travma ile vücudun kendini iyileştirme potansiyelini azaltırız. Aşırı kullanım rahatsızlığı diyoruz buna. Cerrahin gecikmesi durumunda ise kişide kalıcı sakatlığa yol açabilir, o nedenle erken dönemde tedaviye başlamak gerekir.”