Bakan Soylu’dan erkeklere kadına şiddet uyarısı yaparak kendinize gelin, Fiziksel olarak güçlü olabilirsiniz. Böyle bir ayıp olur mu?” dedi.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, bu yıl 20 Kasım itibariyle 234 kadının aile içi ve kadına yönelik şiddet kapsamındaki cinayetlerde hayatını kaybettiğini belirterek, “Geçen yılın ilk 10 ayındaki can kaybı 308’di, bu yıl 234. Yüzde 24 bir azalma var ama bizim için 1 sayısı da fazla. Buradan erkeklere sesleniyorum. Kendinize gelin. Fiziksel olarak güçlü olabilirsiniz. Böyle bir ayıp olur mu?” dedi.
Bakan Soylu, Polis Akademisi Anıttepe yerleşkesinde, ‘Aile İçi ve Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Değerlendirme Toplantısı’na katıldı. Burada konuşan Bakan Soylu, 2015 yılında 81 il merkezinde kurulan aile içi ve kadına yönelik şiddetle mücadele büro amirliklerini, ilçe düzeyine genişleterek, 1086’ya çıkardıklarını söyledi. İçişleri Bakanlığı’nın elektronik kelepçe uygulamasını kendi bünyesine aldığını belirten Bakan Soylu, “Güvenlik Acil Durum Merkezi’nde oluşturduğumuz yeni yerleşkemizde yaklaşık bin kapasiteli, 400’ü ocak ayında devreye girecek, bir elektronik kelepçe izleme merkezinin de bulunduğu bir süreçle takip edilecektir” dedi.
‘KADINLARIN YÜZDE 90’ININ KOLLUK BİRİMLERİNE BAŞVURUSU YOK’
Bakan Soylu, 2020 yılının ilk 6 ayında cinayete kurban giden kadınların yüzde 90’ının kolluk birimlerine herhangi bir başvurusu ve talebinin olmadığının yapılan saha araştırmalarında ortaya çıktığını bildirdi. Soylu, “Bu çalışmaları yaparken bu suçların takibinde görev alan personelimizin uzmanlaşması ve eğitimine ayrı bir önem verdik. Aile içi ve kadına yönelik şiddet tüm dünyada bir mesele olarak durmaktadır. 2018 yılından bugüne kadar polis ve jandarma olarak toplam 234 bin 815 kolluk personeline bu konuda eğitim verdik.
Bu eğitimler halen devam etmektedir. Bu kapsamda olmak üzere aile içi ve kadına karşı şiddet olaylarında vakaların risk durumunu belirleyip, vakaya özel koruyucu ve önleyici tedbirlerin alınması konusunda yol gösterici nitelikte olan ‘aile içi ve kadına karşı şiddet olayı kayıt formu’nun güncellenmesi ve yenilenmesi çalışmalarında sona gelmiş durumdayız. 2021 yılına yeni bir formla başlamış olalım. Bu forma ve etkin kullanılmasına çok önem veriyoruz” diye konuştu.
‘BİZ NİÇİN BU RAKAMLARI FARKLI ŞEKİLDE VERELİM’
Kadın cinayeti rakamları konusunda çok yanlış bilgilendirmelerle karşı karşıya kaldıklarına dikkat çeken Bakan Soylu, şöyle konuştu:
“Neredeyse 500 bine yakın kolluk görevlimiz var. Türkiye’nin her yanına uzanan bir teşkilatımız söz konusu. 6284 çerçevesine giren bu konudaki tüm olayları anı anına takip edebilme kapasitemiz ve kabiliyetimiz var. Ancak bu rakamlar konusunda bize itimat etmeyen, gazete kupürlerinden bunları toplayan bir anlayış söz konusu.
Çırpınıyoruz bir şiddet olmasın diye. Neredeyse Bakanlıklarımızın önemli bir bölümü bu konuda seferberlik ilan etmiş durumda. Hepimiz üzerine düşeni yapıyoruz. Her sabah bu konudaki rakamları alıyoruz. Azaltabiliyor muyuz, ne noktadayız, nerede eksiğimiz var. Arkadaşlarımızın ihmalinden meydana geldiğini düşündüğümüz olaylarda neredeyse kıyameti koparıyoruz. ‘Bu nasıl böyle olur’ diye. Ama maalesef bir grup siyaset ve ideoloji esirlerine yanlış rakamlar yüzünden mahkum kalıyoruz. Biz niçin bu rakamları farklı şekilde verelim.
Arttığı zaman ‘arttı’ diyoruz, rakamları veriyoruz, alarm zillerini çalıyoruz. Azalınca arkadaşlarımızı motive ediyoruz. Yürüyüş yapanlar, tüm kadın cinayetlerini hükümet kendi eliyle yapıyormuş gibi devleti suçlayanlar acaba bu konuda ne yapıyorlar. Sadece suçlamak, siyasal şiddet oluşturmanın dışında başka ne yapıyorlar. 21’inci asırda her şeyin şeffaf olduğu, her şeyin herkes tarafından takip edildiği bir asırda hala bu konuda ideolojik anlayışın esiri olanlara ve bu meseleye çelme atmak için elinden geleni yapanları üzülerek seyrediyorum.”
‘ERKEKLERE SESLENİYORUM; KENDİNİZE GELİN’
Bir aile içi şiddet meselesinin daha engellenebilmesi için Kadın Destek Uygulaması’nın (KADES) indirilmesi için yalvardıklarını ifade eden Bakan Soylu, şunları kaydetti:
“2016’da 304, 2017’de 353, 2018’de 279, 2019’da 336. Bu yıl 20 Kasım itibariyle 234 kadın aile içi ve kadına yönelik şiddet kapsamındaki cinayetlerde hayatını kaybetmiştir. Geçen yılın ilk 10 ayındaki can kaybı 308’di, bu yıl 234. Yüzde 24 bir azalma var ama bizim için 1 sayısı da fazla. Nereden çıktı bu kadın dövmek, nereden çıktı bu kadına şiddet, nereden çıktı bu kadın cinayeti? Hiçbir duygumuzla hiçbir eğitimimizle hiçbir anlayışımıza uymadığını ifade etmek istiyorum.
Buradan erkeklere sesleniyorum; kendinize gelin. Fiziksel olarak güçlü olabilirsiniz. Böyle bir ayıp olur mu? Neyi tatmin ediyorsun? Neyi ortaya koyuyorsun? Neyini sağlıyorsun? Hangi duygunu yüceltiyorsun? Ayıptır. İşin kanuni boyutu ayrıdır ama bizim toplumumuzda çocukluğumuzdan beri yanlış iş yaptığımızda analarımızın söylediği söz ‘ayıptır bir daha yapma’ Dinimiz de bize bu konuda bir görev yüklediğine göre bu işi mutlaka çözmek zorundayız. Bu konuda hiçbir mazerete hiçbir bahaneye sığınamayız. Bu meselede bizi mutlu edebilecek içimizi soğutacak tek rakam sıfır rakamıdır. Bunu da gerçekleştirecek olanlar bizleriz. Sorumluluk almaktan çekinmeyiz, sorumluluk alırız.”