Tuzla’da Fenerbahçe taraftarı Mustafa Gürsel’in evi 20 yıldır sarı laciverde boyanmış halde.
2000-2001 sezonunda Fenerbahçe şampiyon olunca şampiyonluk sevincini evinin iki odasıyla, dış cephesini sarı laciverde boyayan Gürsel, boya soldukça yeniliyor. Sokağa renk katan evi görenler fotoğraf çektiriyor.
Tuzla’da Fenerbahçe taraftarı Mustafa Gürsel’in tuttuğu takım şampiyon olduğunda sarı laciverde boyadığı evi, bulunduğu Eski Cami Sokak’ta renkli görüntü oluşturuyor. Dış cephesi ve iki odası sarı laciverde boyalı evin sahibi, Fenerbahçeli Mustafa Gürsel (42), 2000-2001 sezonunda tuttuğu takım şampiyon olunca şampiyonluk sevincini farklı yaşamak istedi. Gürsel şampiyonluk kutlamalarının ardından sabah saatlerinde evine gelerek evi baştan aşağıya ilk defa o gün sarı lacivert renklerine boyadı. Kaldırım taşlarını dahi boyayan Gürsel, ailesinin evi bu şekilde gördüğünde beğendiklerini söyledi. Yarısı taş örme, diğer yarısı da kerpiçten olan evi Mustafa Gürsel, boyalar solmaya başladıkça tekrar boyadığını belirtti.
“SABAH SAAT 06.00 SIRALARINDA BOYAMIŞTIK”
İlk boyadığı zaman yaklaşık 3 saatte evi boyadıklarını belirten Mustafa Gürsel, “2000 yılında şampiyonluk sonrası Tuzla’yı boyamıştık. Artan boyalarla sabah saat 06.00 sıralarında boyamıştık. 1994 yılından sonra Fenerbahçe tutkusu biraz daha fazla oldu. 1994 yılından beri imkanım oldukça bütün maçlara gittim. Voleybol, basketbol, ve futbol maçlarına elimden geldiğince hepsine gittim. Evi en son kendim boyadım. Bundan önceki boyamada oğlum, kızım, etrafımdaki sevdiğim kardeşlerim de yardım etmişti. 7 sene sonra evi ilk defa kendim boyadım” dedi.
“FENERBAHÇE BENİM İÇİN BAŞKA BİR ŞEY”
Evin yan cephesinde bulunan aile tablosu hakkında Gürsel, “Fenerbahçe başka bir şey. Oğlum 7 aylıkken, kızım 1 yaşındayken maçlara gitmeye başladım. Rahmetli eşim ikinci oğluma 8 aylık hamileyken maça gelmişti. Ondan sonra mümkün olduğunca geldi. Bu resmi kimisi üzerine kendi ailesinin ismini koyup paylaşanlar da oldu. Bu resmi kızımın doğum gününde bize getirdiler. Resmin anlamı bende çok önemlidir. Çünkü kızım üniversiteyi kazandıktan sonra doğum günü hediyesi olarak getirdiler. Evin önünde fotoğraf çektirenler oluyor. Geçenlerde Almanya’dan bir arkadaşım geldi. Evin önünde hatıra fotoğrafı çektirmek istedi” diye konuştu.
“OĞLANIN İSMİNİ KİM İLK GOLÜ ATARSA ONUN İSMİNİ KOYMA KARARI ALDIK”
Evi görenlerin verdiği tepkilerden memnun kaldığını dile getiren Mustafa Gürsel, “Şu evi ilk boyadığımda bu kadar güzel tepki verileceği hiçbir zaman aklımın ucundan geçmediydi. Beni tanıyan herkes şunu söyler, ‘Üstünde takım elbise göremedim’ der. Görmemesi normaldir. Eşim rahmetli olduktan sonra kendi kendime üzerimden forma çıkmayacak diye söz verdim. Kızımın ismini amcası koydu. Oğlumun ismini de 1995-1996’da Trabzon’a maça gittiğimizde şampiyon olduğumuz zaman kim ilk golü atarsa onun ismini koyma kararı aldık. O zaman Okocha, Sabin İlie vardı. Golü Okocha attı. İsmi koymaya gittiğimizde nüfus müdürlüğü izin vermedi. O sene en verimli oyuncu Tayfun Korkut’tu. Biz de onun ismini koyduk” şeklinde konuştu.
GİYDİKLERİ FORMALAR TERLİDİR, ÜSTÜMDE GURURLA TAŞIRIM…
Fenerbahçe forması dışında kıyafet gitmediğini söyleyen Gürsel, “Bendeki formalar satılmaz. Bendeki formaların hepsinin bir alın teri vardır. Anısı vardır. Giydikleri formalar terlidir. Üstümde zevkle, gururla taşırım. Onun anlamı bende çok büyüktür çünkü Fenerbahçe. Bütün olay buradan kaynaklanıyor. Bu formayı giyen kimse benim için baş tacıdır” dedi.