Türkiye’de son 1 haftada 5 doktorun koronavirüsten yaşamını yitirmesi nedeniyle sağlık çalışanları tedirgin.
Sağlık Bilimleri Üniversitesi Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Cantürk Taşçı, ölüm haberlerinin tedirgin edici olduğunu; ama mücadeleyi tüm tedbirlerle sürdürmek zorunda olduklarını söyledi.
Koronavirüs ile savaşta ön cephede bulunan sağlık çalışanları, 4 ayı aşkın süredir büyük özveriyle çalışıyor. Salgının hemen her aşamasında tüm koruyucu önlemleri uygulayan sağlık çalışanları, kayıp vermeye devam ediyor. Son 1 haftada salgınla mücadelede 5 doktor yaşamını yitirdi. Doktorlar Abdurrahman Demir, Engin Ünaldı, Ahmet Aydın, Refik Ceyhan ve Turgut Erkutlu’nun ölüm haberleri, sağlık çalışanlarını da tedirgin etti.
Sağlık Bilimleri Üniversitesi Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin yoğun bakım servisinde koronavirüs hastalarını iyileştirmek için mücadele eden sağlıkçılar, ölüm haberleri gelirken, özverili çalışmalarına devam ediyor. Tulum, maske, siperlik, gözlük, eldiven gibi tüm koruyucu önlemleri alan sağlıkçılar, yoğun bakımda yaşam savaşı veren hastaları kurtarmaya çalışıyor.
‘UYARILAR DİKKATE ALINMIYOR’
Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Cantürk Taşçı, son 1 haftada 5 doktorun koronavirüsten hayatını kaybetmesinin çok üzücü olduğunu belirterek, “Sağlık çalışanları bu konuda çok fazla emek sarf ediyor. Aylardır işin içindeler, yoğun bir şekilde mesailerini burada geçiriyorlar. Gece gündüz demeden çalışıyorlar. Aylardır konuşulan konu maske, mesafe, hijyen bunlar halkımıza devamlı olarak anlatılmakta; ancak maalesef bu uyarıların dikkate alınmadığını görmekteyiz. Hastalarımız hastalandıkları zaman sağlık çalışanlarıyla temas etmekte; fakat kendi tedbirlerini alırlarsa sağlık çalışanlarını da koruyabilirler” dedi.
‘İŞİMİZİ YAPMAK ZORUNDAYIZ’
Koronavirüs nedeniyle sağlık personelindeki ölümlerin artmasının tedirgin edici olduğunu kaydeden Taşçı, “Bu mesleği yapmak zorundayız. Hastalarımıza hizmet vermek durumundayız. Bunları görmek tedirgin edici; ama işimizi yapmak zorundayız. Daha dikkatli olmak zorundayız. Şu basit maskeyi takmak zor değil.
Bu maske takılmazsa belki yoğun bakımlarda, hastanelerde bunların çok daha ağır maskeleri var. Bunları takmak zorunda kalacaklar ve onların sonu ölüm de olabilir. Bu yüzden bunları düşünmeleri gerekiyor. Geride bıraktıklarını düşünmeleri gerekiyor. Hayat kendilerinin; ama maalesef onunla beraber birçok kişiyi tehlikeye atabiliyorlar. Tüm toplumun buna dikkat etmesi gerekiyor. Hem kendilerini hem yakınlarını hem kendilerini tedavi edenleri de hasta etme ihtimalleri var. Bu yüzden uyarılara mutlaka uyulması gerekiyor” diye konuştu.
‘KOLAY DEĞİL, YOĞUN EMEK VAR’
Doç. Dr. Taşçı, sağlık çalışanlarının kişisel koruyucu ekipmanını hem hastalarla karşılaşırken hem olası diğer Covid-19 vakalarıyla temas halindeyken devamlı kullanmaları gerektiğini kaydetti.
Taşçı, sağlık personelinin yoğun bakım için farklı, serviste yatan hastalar için farklı kıyafet ve kişisel koruyucu ekipman kullandığını belirterek, “Bunları giymenin, çıkarmanın yarım saat kadar bir süreyi aldığını biliyoruz. Kolay değil, yoğun bir emek var. Bunları her gün 1 sefer, 2 sefer, bazen 3 sefere kadar giyimek, çıkarmak gerekebiliyor. Yoğun mesai sürecinde sadece kişisel koruyucu ekipmanla beraber bunların düzenini almak zaman alabiliyor” dedi.