Fay hattı üzerine kurulu Kahramanmaraş’taki Kuyumcular Köyü neredeyse yok oldu. Var olan 55 evden yalnızca 3’ünün ağır hasarlı olarak kaldığı köyde yaşayan Aytaç Nergis, “Küçük kıyamet diyorlarsa, o buradaydı. Son bir buçuk iki yıldan beri ufak tefek depremler oluyordu ama böyle bir şeyi biz beklemiyorduk “dedi.
Kahramanmaraş Türkoğlu’ndaki Kuyumcular Köyü, yaraların sarılmaya çalışılıp, yaşam mücadelesinin devam ettiği yerlerden biri. Fay hattı üzerinde kurulu bu köyden geriye yalnızca enkaz kaldı. 55 evden yalnızca 3 tanesinin ayakta kaldığı, onların da ağır hasarlı olduğu köyde can kaybı 5. Depremin şiddetiyle, evlerin birçoğu yaklaşık 10 metre aşağı kaymış durumda. Köyde yaşanan en büyük sıkıntı ise şebeke suyunun akmaması. Deprem günü yaşananları anlatan köy sakinlerinden 50 yaşındaki Aytaç Nergis, “Küçük kıyamet diyorlarsa, o buradaydı. Fay hattında olduğumuzu büyüklerimiz söyledi bize ama ya insanoğlunun karakterinde var. Pek umursamadım. Ben umursamadım, yalan söylemeyeyim” diye konuştu.
KÜÇÜK KIYAMET BURADAYDI
Çocukluğundan beri bu köyde yaşayan Aytaç Nergis, “Küçük kıyamet diyorlarsa, o buradaydı. Hiç durmayan bir sarsıntı… Eşimi nasıl koruyacağım, çocuğumu nasıl koruyacağım. O anki tek düşüncem oydu. Evlerimizin çoğu iki katlı. Yıkılan evlerden yalnızca 1 ya da 2 tanesi tek katlıydı. Şuan zeminle aynı seviyede, sadece çatılar kaldı. Bütün evler yerin altında gibi” ifadelerini kullandı.
FAY HATTINDA OLDUĞUNU UMURSAMADIM
Nergis, “Fay hattında olduğumuzu büyüklerimiz söyledi bize ama ya insanoğlunun karakterinde var. Pek umursamadım. Ben umursamadım, yalan söylemeyeyim. Son bir buçuk iki yıldan beri ufak tefek depremler oluyordu ama böyle bir şeyi biz beklemiyorduk. Ev adedi 55’ti, 3 tanesi birazcık ayakta duruyor ama onlar da ağır hasarlı. Dıştan bir görünüş yok ama içinden çatlakları görebiliyorsunuz. Sıkıntı şu, bu köyde yaşayabilecek miyiz? Bu olaydan sonra ne yapacağız, ne edeceğiz açıkçası bizler de daha bilmiyoruz. Şu an çadırlarda kalıyoruz. Görünen o ki bir süre daha çadırlarda kalacağız. Bu işlerin yapılması, enkazların kaldırılması, yaralarımızın sarılması lazım. Sonrasında ne yapacağımıza karar vermek zorundayız” dedi.
TUVALET, BANYO, YAKACAK…
İhtiyaçlarını da anlatan Nergis, “Köy içinde vefat eden sayısı 5. Enkaz altından çıkardığımız yaralı sayısı 3. Yaralılarımızı kendi imkanlarımızla çıkardık. Vefat edenleri, çıkartamadıklarımızı AFAD gelip çıkardı. Tuvalet ve banyo sorunu giderek artmaya başladı. Yakacak sorunu var. Bir ara eksi 8’i gördüğümü hatırlıyorum” diye konuştu.
Çocuğunun korkusunu da paylaşan Nergis, “Depremden sonra burada kalacak yerimiz olmadığı için kayınbabamlara gönderdim. Biz ayrılamıyorduk çünkü hem hayvanlar vardı hem yardım etmemiz gereken insanlar vardı. 4’üncü gün sonunda annem babam beni sevmiyor mu diye sormuş. Beni bırakıp gittiler demiş. Ondan sonra yanımdan ayrılmıyor işte, şimdi geri getirdim” ifadelerini kullandı.